Ludovic Slimak – Çıplak Neandertal (2025)

Ludovic Slimak’ın bu çalışması, Neandertalleri modern zihnin hazır kalıplarından arındırarak yeniden düşünmeye çağıran radikal bir çalışma sunuyor. Slimak’a göre elimizde Neandertallere dair resimler, süs eşyaları, tören kalıntıları ya da sembolik anlatımlar yok; yalnızca kemikler, taşlar ve belirsiz ipuçları var. Bu eksiklik yüzünden Neandertali anlamak yerine ona kendi bakış açılarımızı giydiriyor, onu “insan” ile “yaratık” arasında sıkışmış bir karikatüre dönüştürüyoruz. Oysa sorun materyal eksikliğinden çok, kendi önyargılarımızdan sıyrılmayı beceremeyişimiz.

Slimak, Neandertallerin bizden başka türlü düşünen, üreten ve yaşayan bir insanlık olabileceği ihtimalinin modern zihin için rahatsız edici olduğuna dikkat çekiyor. Dahası, bu başka insanlığın ortadan kaybolmasında Homo sapiens’in doğrudan veya dolaylı payı olabileceğini kabul etmek de kolay değil. ‘Çıplak Neandertal: İnsan Denen Yaratığı Anlamak’ (‘Neanderthal nu: Comprendre la créature humaine’), bu nedenle Neandertali “medenileştirmeye” ya da bize benzetmeye çalışan yaklaşımları sorguluyor; onları şapkalardan, elbiselerden, insan-merkezci hikâyelerden sıyırarak kendi varoluş koşulları içinde anlama çabasına giriyor.

Otuz yılı aşan saha deneyimine sahip bir arkeolog ve kültürel antropolog olan Slimak, kitabında Türkiye’den Etiyopya’ya, Cibuti’den Rusya’nın kutup bölgelerine ve Akdeniz coğrafyasına uzanan 54 arkeolojik kazıdan elde ettiği bulguları harmanlıyor. Neandertallerle erken Homo sapiens toplulukları arasındaki teması, çatışmayı ve ayrışmayı yeni bir perspektifle okuyor.

Neandertalleri romantikleştirmeden ya da şeyleştirmeden, onu kendi sessiz tarihinin içinden görmeyi hedefleyen bir çalışma. Bu yönüyle hem insanlığın evrimine dair yerleşik kabulleri sarsıyor hem de bizi kendi türümüzün nasıl bir varlık olduğunu yeniden düşünmeye davet ediyor.

  • Künye: Ludovic Slimak – Çıplak Neandertal: İnsan Denen Yaratığı Anlamak, çeviren: Sarp Kaya, Monografi Yayınları, arkeoloji, 160 sayfa, 2025

Stephen Greenblatt, Adam Phillips – İkinci Şanslar (2025)

Stephen Greenblatt ve Adam Phillips’in ‘İkinci Şanslar: Shakespeare & Freud’ (‘Second Chances: Shakespeare and Freud’) adlı kitabı, William Shakespeare ve Sigmund Freud’un eserleri aracılığıyla “ikinci şanslar” temasını keşfediyor. Kitap, bu iki önemli düşünürün insan doğası, pişmanlık, yeniden başlama arzusu ve geçmişin geleceği nasıl şekillendirdiği üzerine olan derinlemesine incelemelerini karşılaştırıyor ve bir araya getiriyor.

Greenblatt, Shakespeare’in oyunlarındaki karakterlerin hatalarıyla yüzleşmelerini, affedilme arayışlarını ve yeni bir başlangıç yapma olasılıklarını edebi analizlerle ortaya koyuyor. Örneğin, Kral Lear’ın pişmanlığı, Hamlet’in intikam arayışı ve Prospero’nun bağışlayıcılığı gibi temalar üzerinden ikinci şansların karmaşık doğasını irdeliyor.

Phillips ise Freud’un psikanalitik teorilerini kullanarak, bireylerin travmalarıyla başa çıkma, geçmişin etkisinden kurtulma ve yeni bir benlik inşa etme çabalarını psikolojik bir bakış açısıyla ele alıyor. Tekrarlama zorlantısı, nevroz ve iyileşme süreçleri gibi kavramlar üzerinden ikinci şansların psikodinamiklerini inceliyor.

Kitap, Shakespeare’in edebi dünyası ile Freud’un psikanalitik düşüncesi arasındaki beklenmedik paralellikleri ve kesişimleri ortaya koyarak, “ikinci şans” kavramının insan deneyimindeki merkezi rolünü vurguluyor. Hem edebi hem de psikolojik analizlerin iç içe geçtiği bu çalışma, okuyucuyu insan doğasının derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkarıyor ve hatalarımızla yüzleşme, affetme ve yeniden başlama potansiyelimiz üzerine düşünmeye davet ediyor.

Greenblatt ve Phillips, bu iki büyük düşünürün eserleri aracılığıyla, ikinci şansların ne kadar zorlu, karmaşık ve aynı zamanda insan olmanın kaçınılmaz bir parçası olduğunu gösteriyorlar.

  • Künye: Stephen Greenblatt, Adam Phillips – İkinci Şanslar: Shakespeare & Freud, çeviren: Sarp Kaya, Livera Yayınevi, inceleme, 256 sayfa, 2025