Simon Kuper – Futbol Asla Sadece Futbol Değildir (2022)

Futbol devrimleri başlattığı gibi diktatörleri de iktidarda tutabilir.

Simon Kuper’ın neredeyse bir dünya turu yaparak futbolun politika ve çeşitli kültürlerle ilişkisini araştırdığı ödüllü kitabı ‘Futbol Asla Sadece Futbol Değildir’, bir kısmın “güzel oyun” dediği, geri kalanların ise şöhretine anlam veremediği futbol tutkusuna olan bakışı değiştirdi ve tüm dünyada en çok okunan futbol kitaplarından biri oldu.

Güney Afrika’dan İtalya’ya, Rusya’dan Almanya’ya yirmi iki ülkeyi gezerek dünyanın en popüler sporunun bu ülkelerdeki kültürel ve politik etkisini inceleyen Kuper’ın birçok futbolcuyla, siyasetçiyle ve tabii ki taraftar grubuyla görüşerek kaleme aldığı ‘Futbol Asla Sadece Futbol Değildir’, ilginç detayları, perde arkasından bilgileriyle, bir futbol kitabından daha fazlası.

  • Künye: Simon Kuper – Futbol Asla Sadece Futbol Değildir, çeviren: Sinan Gürtunca, İthaki Yayınları, futbol, 2022

Jimmy Burns – Kızıllar (2021)

Yaklaşık 150 yıllık İspanyol futbolunun tarihi ve kökleri üzerine kaçırılmaması gereken bir çalışma.

Tüm hayatını İspanyol tarihi ve futboluna adamış Jimmy Burns, futbolun bütün İspanyol halkını nasıl bir araya getirdiğini anlatıyor.

İspanya… Futbol kültüründen daha fazlası…

İspanyol futbolu her zaman saygıdeğer bir kültüre sahipti.

Ama milenyum sonrasında hem başta Barcelona, Real Madrid, Atletico Madrid ve Sevilla olmak üzere kulüplerin hem de milli takımın geldiği nokta, onları bir süreliğine sahanın tek hâkimi yaptı.

Spor gazetecisi Burns ‘Kızıllar’la futbolun İspanya’yı nasıl bir araya getirdiğini ve İspanyol oyun tarzının dünyanın dört bir yanındaki taraftarların kalbini nasıl kazandığını göstermek için futbol tarihini araştırıyor.

Kitap boyunca Franco yıllarından günümüze kadar ilginç anekdotlar; Cruyff, Guardiola, Aragonés, del Bosque, Messi gibi figürler; Barcelona ve Real Madrid arasındaki destansı mücadelenin ülke futbolunu ve günlük hayatı nasıl etkilediğine dair detaylar titizlikle inceleniyor.

Yaklaşık 150 yıllık İspanyol futbolunun tarihini, köklerini, siyasetini, boğa güreşiyle bağlantılarını ve hatta ‘Don Quijote’yle ortak kültürel mirasını eşsizce bir araya getiren Burns, konu üzerine şimdiye dek yazılmış en kapsamlı kitaba imza atıyor.

  • Künye: Jimmy Burns – Kızıllar: İspanyol Futbolunun Dünyayı Fethi, çeviren: Bora İşyar, İthaki Yayınları, futbol, 328 sayfa, 2021

Andrew Downie – Doktor Sócrates (2021)

Sócrates, ya da tam adıyla Sócrates Brasileiro Sampaio de Souza Vieira de Oliveira, yalnızca futbol tarihinin en iyi orta saha oyuncularından biri değildi.

Aynı zamanda efsanevi Corinthians takımında oynadığı futbolu ülkesi Brezilya’daki mevcut askeri diktatörlüğe meydan okumak için ustaca kullanmış bir dehaydı.

Brezilya milli takımında oynamış ve takımın kaptanlığını da yapmış Sócrates, ortalamanın çok üzerinde, nadir görülen bir zekâya sahipti.

Bu özelliğiyle hem oldukça özveri gerektiren bir bölümde okudu ve doktor olarak çalıştı hem de futbolun en önemli isimlerinden biri oldu.

Siyaset ve toplumsal davalarda tarihte Sócrates kadar öne çıkan bir futbolcu hiç olmadı.

“Corinthians Demokrasisi” adını verdiği projesiyle malzemecisinden başkanına herkesin eşit söz sahibi olduğu bir yönetim biçimi sunmuştu kulübüne.

Bu nedenle de, Brezilya o dönemde diktayla yönetilirken Sócrates’in attığı her adım tam manasıyla devrimciydi.

Sócrates’in yayımlanmamış günlüğü ve yeni keşfedilen röportajlar sayesinde Andrew Downie, bu ikonik figür hakkında şimdiye dek yazılmış en kapsamlı ve detaylı kitabı kaleme aldı.

Sócrates’in ailesi, yakın çevresi ve eski takım arkadaşlarıyla yapılan röportajlardan oluşan ‘Doktor Sócrates’, bedeli ne olursa olsun her zaman inandıklarının arkasında duran bu efsanenin eşsiz biyografisi olarak okunabilir.

Kitap, Zico’nun ve Alex de Souza’nın Türkçe baskıya özel sunumları ve Johan Cruyff’un önsözüyle zenginleşmiş.

  • Künye: Andrew Downie – Doktor Sócrates: Futbolcu, Filozof, Efsane, çeviren: Bora İşyar, İthaki Yayınları, biyografi, 392 sayfa, 2021

Uğur Önver – Şampiyon Ribéry (2016)

Fransa’nın Zinedine Zidane efsanesinden sonra dünya futboluna armağan ettiği en görkemli savunma oyuncularından Franck Ribéry’nin hayat hikâyesi.

Şu an yıllık 10 milyon avroluk kazanca sahip Ribéry’nin çocukluğunda geçirdiği ve kariyerinde dönüm noktası teşkil eden kazadan inşaat işçiliğine ve futbolun zirvesine uzanan hayatı, okunmayı fazlasıyla hak ediyor.

  • Künye: Uğur Önver – Şampiyon Ribéry, Kırmızı Kedi Yayınları

Philippe Auclair – Cantona: Kral Olacak Asi (2020)

Çoğu insan, yazık ki Eric Cantona’yı daha çok uçan tekmesiyle hatırlar.

Fakat Cantona, kariyerini gölgeleyen bu eylemden çok daha büyük bir isimdir.

İşte bu kitap, futbol dünyasının bu efsane isminin karmaşık dünyasını mercek altına alan usta işi bir biyografi.

Gazeteci Philippe Auclair, Cantona’nın çocukluğundan bugününe uzanarak O’nun nasıl bir çocukluk yaşadığını, ailesini, yetiştiği çevreyi, gençlik yıllarını, karmaşık futbol kariyerini ve bugününü başından sonuna izliyor.

Cantona’nın hayatında yer etmiş pek çok isimle yapılan görüşmelerle zenginleşmiş kitap, futbol tarihinin en önemli figürlerinden birinin samimi bir portresini çizmesiyle önemli.

  • Künye: Philippe Auclair – Cantona: Kral Olacak Asi, çeviren: Egemen Özkan, İthaki Yayınları, biyografi, 560 sayfa, 2020

Kolektif – Hasan Doğan: Futbolu Ağlatan Adam (2010)

Türkiye Futbol Federasyonu 37. Başkanı Hasan Doğan, erken gidenlerden.

Ortak bir çalışmanın ürünü olan elimizdeki kitap da, Hasan Doğan’ın Adana’dan İstanbul’a uzanan hayatını okurlara sunuyor.

Doğan’ın dostları, eşi ve çocuklarının anlatımlarıyla desteklenen kitap, Hasan Doğan’ın aile hayatının yanı sıra iş, siyaset ve futbol dünyasıyla ilişkisini de ele alıyor.

Kitapta Doğan’ın çocukluğu, iş dünyasındaki çalışmaları, siyasetle ilişkisi, yolunun futbolla kesişmesi ve Futbol Federasyonu Başkanı olma süreci gibi konular, ayrıntılı bir biçimde anlatılıyor.

  • Künye: Kolektif – Hasan Doğan: Futbolu Ağlatan Adam, Hayy Kitap, biyografi, 230 sayfa

Haluk Hergün – Lefter (2019)

Büyükada doğumlu Lefter Küçükandonyadis, yalnızca Fenerbahçe’nin değil, Türkiye futbolunun da efsane oyuncusudur.

Usta spor yazarımız İslam Çupi, onunla ilgili “Kadıköy vapur iskelesinden indikten sonra o tüm zamanların en büyük futbolcusu Lefter’in adadan gelişini beklemek ve onunla birlikte Kadıköy toprağında birkaç adım atma hangi futbol hazzı ile değişilebilirdi” der.

Lefter, 17 yıl taşıdığı Fenerbahçe forması altında yaptığı 615 maçla kırılması çok güç bir rekorun sahibi olurken, sarı lacivertli forma ile 423 de gol attı.

Milli takım forması ile 50 maç oynadı ve rakip fileleri 22 kez havalandırdı.

İşte, futbol otoritelerinin “Türk futbolunun gelmiş geçmiş en büyük oyuncusu” dediği Lefter Küçükandonyadis’in hayatı, Haluk Hergün’ün bu kapsamlı çalışmasının konusu.

Bilhassa arşivlerden ve pek çok tanıklıktan yararlanmasıyla büyük önem arz eden çalışma, Fenerbahçe ve Türkiye futbol tarihi açısından bir referans kaynak olma özelliğine sahip.

  • Künye: Haluk Hergün – Lefter: Futbolun Ordinaryüsü, İthaki Yayınları, biyografi, 400 sayfa, 2019

Tarkan Kaynar – Futbolun Bukalemunları (2009)

Tarkan Kaynar’ın arşivlere dayanarak kaleme aldığı ‘Futbolun Bukalemunları’, Türkiye futbolundaki sansasyonel transferleri anlatıyor.

Okuyucularını tarih içinde bir yolculuğa çıkaran Kaynar, geçmişteki dikkat çeken örnekler eşliğinde, kimi ilginç transfer öykülerini sunuyor.

Kaynar’ın aktardığı kirli ilişkiler, Türkiye futbolunda, etik konusunda çok yönlü bir özeleştiriye gidilmesinin vaktinin geldiğini, hatta geçmekte olduğunu gösteriyor.

Türkiye futbol tarihinde 1900’lü yılların başlarına giden yazar, üç büyüklerin hepsinde forma giyen ilk futbolcu olma özelliğini taşıyan Refik Osman Top’un hikâyesiyle kitabına başlıyor.

O günden bugüne gerçekleşmiş önemli transfer öykülerini okurlarına sunan Kaynar, rekabetin en keskin dönemlerinde, Beşiktaş’tan Fenerbahçe’ye transfer olan Şenol ve Birol olayında da görüldüğü gibi, işi futbolcuyu kaçırmaya kadar vardıran skandalları anlatıyor.

  • Künye: Tarkan Kaynar – Futbolun Bukalemunları, İzgören Yayınları, futbol, 262 sayfa

İslam Çupi – Mağlubu Anlatmak (2009)

‘Mağlubu Anlatmak’, futbol yazarlığının özgün kalemlerinden İslam Çupi’nin, 1957’den 1981’e dek Milliyet gazetesinde yayımlanan yazılarından bir derleme.

Çupi, 44 yıllık gazetecilik yaşamında, başta Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Spor Yazarları Derneği olmak üzere, birçok kurumdan ödül aldı.

Özgün Türkçesi ve benzetmeleriyle Çupi, spor yazarlığını bir meslek haline getirdi ve bir ekol oluşmasını sağladı.

Yazılarını takip edenlerin, bir spor yazarı olduğu kadar bir edebiyatçı gözüyle de baktığı Çupi’yi Beşiktaşlı Baba Hakkı (Yeten) de, “sporun Balzac”ı olarak tanımlamıştı.

Derleme, Çupi’nin lezzetli yazılarını yeniden okumak için iyi bir fırsat.

  • Künye: İslam Çupi – Mağlubu Anlatmak, derleyen: Barış Karacasu ve Yavuz Yıldırım, İletişim Yayınları, futbol, 296 sayfa

Orhan Şevki – Azınlık Spor Kulüpleri ve Sporcular (2018)

Futbolun “ordinaryüs”ü Lefter’i, Lefter Küçükandonyadis’i kim unutabilir!

Peki Vahram Papazyan’ı,

Tahtaperde Aleko’yu,

Büyük Garbis’i,

Buhuri’yi,

Vartan Tetikbaş’ı,

Garo Hamamcıoğlu’nu…

İşte bu harika çalışma, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan süreçte azınlık spor kulüplerini, bu kulüplerin yetiştirdiği büyük oyuncuları ve kulüplerin Türk sporunun gelişimindeki unutulmaz katkılarını gözler önüne seriyor.

Orhan Şevki, Osmanlı’da esas olarak yabancılar aracılığıyla başlayan modern spor faaliyetlerini ve bu faaliyetlerin azınlık spor kulüpleri bağlamında geçirdiği dönüşümü kayda alıyor.

Modern sporların bizde ortaya çıkış süreci çok ilginçtir.

Bunlar daha çok yabancılar aracılığıyla icra edilmiş, fakat bu faaliyetler kimi baskılarla karşılaşmış, özellikle bu alan Türk sporculara yasaklanmıştı.

Bu öyle bir boyut almıştır ki, Türk futbolcular bu yasakları delmek adına, adlarını değiştirip futbol oynamaya çalışmışlardır.

Şevki’nin bunun gibi çok ilginç bilgilerle harmanladığı kitabından, 20. yüzyılın başlarında art arda kurulmaya başlanan Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe gibi Türk kulüplerinin gelişimine dair ayrıntıları ve azınlık spor kulüplerinin çok iyi futbolcular yetiştirerek çoğunu bu kulüplere verdiğini de öğreniyoruz.

Kitap bunun yanı sıra,

  • Türk sporuna azınlık sporcularının katkılarının neden yadsınamaz olduğunu,
  • Azınlık spor kulüplerinin sayısız milli sporcu, sayısız şampiyon çıkardığı altın çağını,
  • Siyasi olayların getirdiği baskılar sonucu nüfusları yavaş yavaş azalan gayrimüslim cemaatlerle birlikte azınlık kulüplerinin de tek tek eriyişini,
  • Bu süreçten sonra maddi olanakların tükenmesi nedeniyle kulüplerin kendi yağlarıyla kavrulmayı sürdürme çabalarını,
  • Ve bunun gibi pek çok ilgi çekici konuyu irdeliyor.

Çalışma, yukarıdaki isimlerin yanı sıra, Garbis Zakaryan, Kasapoğlu, Niko Kovi, Violet Kostanda, Rober Eryol ve Lale Kohen’i yeniden hatırlamak ve anmak için çok iyi bir fırsat.

  • Künye: Orhan Şevki – Azınlık Spor Kulüpleri ve Sporcular: Osmanlı’dan Cumhuriyet’e, İş Kültür Yayınları, spor tarihi, 192 sayfa, 2018