Sürgün edebiyatı denince ilk akla gelen yazarlardan olan Abdulrazak Gurnah, bu etkileyici romanında, iki toplum arasında sıkışıp kalmış isimsiz bir anlatıcının hayatına iniyor.
Hikâyenin kahramanı, yıllar önce ülkesi Zanzibar’dan İngiltere’ye göç etmiştir.
Aradan geçen zaman diliminde, hayalini kurduğu akademisyenlik mesleğini icra etmekte olan kahramanımız, İngiliz sevgilisiyle dışarıdan bakıldığında mutlu mesut bir hayat yaşamaktadır.
Fakat işler göründüğü gibi değildir.
Gerçekte kahramanımız, şimdi yaşadığı İngiltere’ye hiçbir zaman kendini tam anlamıyla ait hissedememiş, öte yandan İngiliz toplumunun gözünde nihayetinde bir göçmen olarak kalmıştır.
Kahramanımız, bu arada kalma duygusunu atlatabilmek için doğup büyüdüğü topraklara, Zanzibar’a dönmeye karar verir.
Ama bu yolculuk, kahramanımızın açısından hesapta olmayan krizlere sebep olacaktır.
Zira anavatanındaki ruhsal ve manevi engeller, bütün acımasızlıklarıyla onun karşısına dikilecektir.
Gurnah, etnisite, ırk, cinsiyet, ulus, kimlik ve aidiyet temalarını ustaca işleyen ve bunu yaparken de sınırları ve milliyetleri kat eden sağlam bir hikâye sunuyor.
- Künye: Abdulrazak Gurnah – Sessizliğe Hayranlık, çeviren: Müge Günay, İletişim Yayınları, roman, 249 sayfa, 2018

