Bin Xu, bu kitabında demokrasinin sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda toplumsal bir kültür olduğunu savunuyor. Ona göre demokrasi, hukuki kurumlarla sınırlı kalmıyor; bireylerin, toplulukların ve sivil örgütlerin gündelik pratiklerinde şekilleniyor. Xu, kavramı anlamak için kültür, değerler ve toplumsal etkileşimlerin rolünü merkeze alıyor. Böylece demokrasiyi salt kurumsal bir sistem olmaktan çıkarıp, toplumsal bir yaşam biçimi olarak konumlandırıyor.
‘Demokrasi Kültürü’ (‘The Culture of Democracy: A Sociological Approach to Civil Society’), sivil toplumun bu süreçteki önemini vurguluyor. Xu, sivil toplumun yalnızca devletle birey arasında bir tampon değil, demokratik değerlerin üretildiği ve yeniden üretildiği bir alan olduğunu öne sürüyor. Sivil toplum örgütleri, gönüllü birliktelikler ve yerel inisiyatifler aracılığıyla vatandaşlık bilinci güçleniyor. Bu pratikler, demokratik kültürün temelini oluşturuyor.
Xu, demokrasinin sadece seçimler ve yasalarla işlemediğini, insanların birbirine nasıl davrandığı, farklılıklara nasıl tepki verdiği ve kamusal tartışmalara nasıl katıldığıyla da yakından ilgili olduğunu belirtiyor. Kültürel bağlamın, demokratik değerlerin içselleştirilmesinde belirleyici bir rol oynadığını gösteriyor. Bu yaklaşım, demokrasiyi kırılgan bir yapıdan çıkarıp, kültürel ve sosyal pratiklerle güçlenen bir ekosistem olarak görmemizi sağlıyor. Kitap, demokrasiye yalnızca politik değil, sosyolojik bir pencereden bakmak isteyenler için kapsamlı ve ufuk açıcı bir çalışma sunuyor.
- Künye: Bin Xu – Demokrasi Kültürü, çeviren: Hamza Eren Sarıçam, Lejand Yayınları, siyaset, 270 sayfa, 2025

