Maxim Februari – İnşa Halindeki Erkek (2016)

Maxim Februari, hayatına bir erkek olarak devam etme kararı alarak, 2012’de cinsiyetini değiştirdi.

Transseksüellikle ilgili ayrıntılar barındıran bu kitap, hem yazarın bu süreçte edindiği deneyimlerin hem de kendisinin cinsiyet, toplumsal cinsiyet, beden ve ilişkiler üzerine düşüncelerinin bir bireşimi.

  • Künye: Maxim Februari – İnşa Halindeki Erkek, çeviren: Ayşe Düzkan ve Gül Özlen, Güldünya Yayınları

Ayşe Düzkan – 05 17 (2018)

1980’li yıllardan itibaren Türkiye’deki feminist hareketin içinde yer almış ve bu alanda önemli çalışmalara imza atmış Ayşe Düzkan’ın, bir anlamda ülkedeki feminist hareketin dönüm noktalarını ve güncel sorunlarını saptayan yazıları, bu kitapta.

Feminist ve Kadınlara Mahsus Gazete Pazartesi gibi feminist fikriyat ve eylemi Türkiye’de görünür kılan yayınların da kurucularından olan Düzkan’ın daha önce yayınlanmamış kimi yazılarını da barındıran ‘05 17’de, şiddet ve tacizle mücadeleden kadın cinayetlerine, Kürt sorunundan eğitim meselesine, Aydın Doğan’ın medyadan çekilmesinin sonuçlarından Türkiye feminizminin güncel sorunlarına pek çok konu tartışılıyor.

Kitabın başlığı olan ‘05 07’ ise, yirminci yüzyıl tarihinde çok önemli iki gelişmeye, yani 1905 Nisan Devrimi ile 1917 Ekim Devrimine işaret ediyor.

Düzkan, feminizm konusunda kendisini yazmaya sevk eden nedenler hakkında şöyle diyor:

“Bu hareket, bu hareketin ilham ettiği fikir ve bakış açısı olmasaydı bu kadar yazma ihtiyacı duymazdım. O yılların, o yıllarda yasladığımız dışlanmanın birçok açıdan kişiliğimi de şekillendirdiğini, bana ve yol arkadaşlarıma tarifsiz bir güç katığını düşünüyorum. Bugün ne yazarsam yazayım, feminist metodolojiye, insiyaki bir biçimde başvurduğumu görüyorum.”

  • Künye: Ayşe Düzkan – 05 17, Güldünya Yayınları, feminizm, 279 sayfa, 2018

Ayşe Düzkan – Erkekliğin Kitabında Yazmaz Bu (2006)

  • ERKEKLİĞİN KİTABINDA YAZMAZ BU, Ayşe Düzkan, Versus Kitap, anlatı, 161 sayfa

‘Erkekliğin Kitabında Yazmaz Bu’, Ayşe Düzkan’ın, belli bir üne sahip erkekler ile genel olarak “erkeklik kültürü” üzerine kaleme aldığı yazılarından oluşuyor. Kenan Evren’in meslektaşlarına göre neden şanslı olduğu; Ahmet Kaya ve Attila İlhan’ın şimdi ne üzerine sohbet ettikleri; eski solculuğun kimlerin cv’sinde parlak bir yere sahip olduğu; İbrahim Tatlıses’in İstanbul’a neden Diyarbakır’dan daha fazla ihtiyacı olduğu ve Orhan Pamuk’un hangi romanına vefasızlık ettiği, Düzkan’ın yazılarında karşımıza çıkan konulardan birkaçı. Yine kitapta, sünnet düğünleri, asker eğlenceleri ve halı saha maçları gibi, erkeklikle ilgili çok sayıda konu da irdeleniyor.