Ana Arzoumanian – İnsan Deposu (2016)

Kitlesel şiddet, halklara ne yapar?

Felaket görmüş, dağılmış, kaybolmuş halkları anlamaya çalışan Ana Arzoumanian, soykırıma uğramış Ermeniler, Boşnaklar ve Yahudiler ile zorla yerlerinden edilmiş mültecilerin sonsuz trajedileri üzerinden kimliklerin inşasını, yıkımı ve yıkımın açtığı yaraların tedavisini tartışıyor.

Arzoumanian, Arjantin’deki Ermeni diasporasının kayıp bedenlerden yola çıkarak semantik olarak yeniden inşa edilişini temel hatları üzerinden takip ediyor.

Kitaptan bir alıntı:

“Savaş makinesinin başka bir ekonomisi, başka bir vahşeti, başka bir adaleti vardır. Bu makine sivil hayatları da ele geçirip sahiplenirken, günbegün bu makineyle yaşayan insanların elinde bir tek hatırlamak kalır, yeniden tanımlamak ve yeniden işlemek.”

  • Künye: Ana Arzoumanian – İnsan Deposu, çeviren: Bülent Kale, Aras Yayıncılık, psikanaliz, 176 sayfa, 2016

Horacio Quiroga – Aşk, Delilik ve Ölüm Öyküleri (2018)

Modern öykücülüğün Latin Amerika’daki öncülü sayılan Uruguaylı Horacio Quiroga, aynı zamanda tüm zamanların en iyi öykücülerinden biri olarak kabul ediliyor.

Julio Cortázar, Jorge Luis Borges ve Gabriel García Márquez’in yirminci yüzyıl başındaki öncülü sayılan Quiroga’nın bu muhteşem öykülerinde, doğayla ilişkili korku, hastalık, acı ve aşk egemen temalar olarak karşımıza çıkıyor.

Türkçeye ilk kez çevrilen bu öykülere, Arjantinli eleştirmen Abelardo Castillo’nun bir önsözü de eşlik ediyor.

Kitabı, özellikle yazar adayları açısından muhteşem kılan bir diğer husus da, Quiroga’nın öykü sanatı üstüne yazdığı dört denemesini barındırması.

  • Künye: Horacio Quiroga – Aşk, Delilik ve Ölüm Öyküleri, çeviren: Bülent Kale, Notos Kitap, öykü, 231 sayfa