Ahmet Refik – Osmanlı Devrinde Zorbalar (2019)

“Halkın arzusu hak, adalet ve sükûnla istirahatken, kadısından şeyhülislamına bütün devlet ricali kendi menfaatleri peşinde devlet işlerini boşlamış ve meydan zorbalara kalmıştır. Böylece Kara Yazıcı’dan Dağlar Delisi’ne, Rum Mehmet’ten Katırcı Oğlu’na, Deli Birader’den Şaban Ağa’ya, Cellat Kara Ali’den Deli İlâhi’ye pek çok zorba kendi hâkimiyetini kurmuş ve zalim kurallarını koymuştur.”

Ahmet Refik’in ‘Osmanlı Devrinde Zorbalar’ı, bundan yıllarca önce, ilk olarak 1933’te yayımlanmıştı.

Neredeyse hiçbir yerde temin edilemeyen bu kısa ama etkileyici kitap, şimdi yeni bir baskıyla raflardaki yerini aldı.

Ahmet Refik burada, Osmanlı’da oluşan yönetim boşluğunun zorba karakterlerin ortaya çıkışına nasıl imkân sağladığını, zorbaların toplumsal ve siyasal alanda kendilerini nasıl meşrulaştırdıklarını ve zorbaların güç ve nüfuz edinme yöntemlerini ayrıntılı bir bakışla inceliyor.

Ahmet Refik’in sözünü sakınmayan yaklaşımıyla, Osmanlı devlet elitine objektif eleştiriler getirdiği kitabı, bir alternatif tarih çalışması olarak okunabilir.

Yazara kulak veriyoruz:

“Cahilliğin nüfuz sayesinde hâkim olması büyük bir felâkettir. İlmi, marifeti, irfanı, hatta haysiyet ve onuru mahveden en öldürücü hastalık, ilimden ziyade bağlılıkla ortaya çıkan cahillere karşı gösterilen saygı ve itibardır.”

“Halk mesut olmadıkça, İstanbul’da, kubbe altında oturmayı milleti soymak için dayanak olarak düşünen dimağlar yaşadıkça, padişah saltanatını muhafaza eylemeyi milletin refahına tercih ederek devletin idaresini muhterislere ve ehil olmayanlara bıraktıkça, memlekette pek çok Dağlar Delisi’nin zuhur edeceği aşikârdı.”

  • Künye: Ahmet Refik – Osmanlı Devrinde Zorbalar, Gram Yayınları, tarih, 64 sayfa, 2019

Mustafa Kılıçer – PIH: Bir Eylem (2014)

Kuşatıcı bir karanlık; bu karanlığın içinde asıl anlamlarına, yani henüz isimlendirilmemiş ilk hallerine ulaşmayı amaç edinen kelimeler, nesneler ve görüntüler.

Hayatını adeta bu amaç için yaşadığı izlenimi veren Bay T., hem kendisinin hem de çevresindekilerin eylemlerini varoluşun ve dilin penceresinden izliyor.

Tefekküre dalmış bir zihinle…

  • Künye: Mustafa Kılıçer – PIH: Bir Eylem, Gram Yayınları, roman, 144 sayfa

Abdullah Akan – Birkaç Davut (2014)

İnanan, güvenen, aldanan, yanılan Davutlardan bir demet.

Her biri birbirinden ilginç Davutlardan kimi başkalarının karşısında yemek yemekten nefret eder, kimi sabah sabah bir tavukla ilginç karşılaşmalar yaşar, kimi de caz müziği ve bisiklet yarışına tutkuyla bağlıdır.

Sıradan hayatlar yaşayanların, absürd olanla beklenmedik karşılaşması.

  • Künye: Abdullah Akan – Birkaç Davut, Gram Yayınları, roman, 124 sayfa

İlyaz Bingül – Orhan Kemal Edebiyatında İşçi-Oluş Ve Ücretli Hayat (2014)

İlyaz Bingül, Osmanlı’nın son on yılından Cumhuriyet’e geçiş sürecinde burjuvazinin ihtiyaç duyduğu işçileştirme sürecini ve bunun Orhan Kemal’in yapıtlarına yansımalarını inceliyor.

Bingül, Orhan Kemal edebiyatının omurgasını oluşturan iki olgu olduğunu belirtiyor.

Bunlardan ilki, İstanbul ve Selanik dışında ücretli çalışmanın yaygınlaştığı ilk bölge olan ve yazarın otuz beş yaşına kadar yaşadığı Çukurova, ikincisi de, İstanbul’a geldikten sonra ilişkide bulunduğu işçiler.

Bingül’ün çalışması, büyük şehirlere göçün arttığı 1950’lerin, Orhan Kemal edebiyatına yaptığı olağanüstü etkileri gözler önüne sermesiyle dikkat çekiyor.

  • Künye: İlyaz Bingül – Orhan Kemal Edebiyatında İşçi-Oluş Ve Ücretli Hayat, Gram Yayınları, inceleme, 360 sayfa

İlyaz Bingül – Osmanlı’da Kahvehane ve Toplumsal Hayat Mekânları (2013)

  • OSMANLI’DA KAHVEHANE VE TOPLUMSAL HAYAT MEKÂNLARI, İlyaz Bingül, Gram Yayınları, tarih, 295 sayfa

OSMANLIDA KAHVEHANE

İlyaz Bingül ‘Osmanlı’da Kahvehane ve Toplumsal Hayat Mekânları’nda, Osmanlı’nın sosyal, kültürel dünyasının renkli bir alanından detaylar sunuyor. Kitapta, İstanbul’da ilk kahvehaneler, kahvenin Osmanlı dünyasındaki anlamı, kahve tüketim ritüelleri, kahve ticareti rotaları, bir cinsellik mekanı olarak kahvehaneler, kahvehanelerde sunulan içecekler, kahvehanelerde Karagöz ve Meddah oyunları gibi kimi eğlence unsurları, bir kadınlar kahvehanesi olarak hamamın sosyal ve toplumsal işlevleri gibi pek çok ilgi çekici ayrıntı ele alınıyor. Kitap, hem akademik derinliği hem de rahat okunabilir üslubuyla öne çıkıyor diyebiliriz.