Jonathan Coe – Bir Aile Kroniği ya da Küresel Yırtıcının Doymak Bilmez İştahı (2017)

İngiltere’de Thatcherizmin egemenliğini sürdürdüğü, ülkenin Amerika’yla birlikte sömürge kurmak için yürüttüğü yıkıcı siyaseti bir aile hikâyesiyle harmanlayarak anlatan şahane bir roman.

Roman, Winshaw ailesinin 1990’larla, iç ve dış siyasetle ve uluslararası gündemlerle iç içe geçen hayatından enstantaneler sunuyor.

Saddam Hüseyin’in Kuveyt’e girmiş olduğu bu dönemde, aile fertlerine teker teker odaklanan, onların karakterlerini adeta didik didik eden Jonathan Coe, ailenin serencamı üzerinden ülke içinde medya, siyaset, sağlık sisteminin özelleştirilmesi, finans ve gıda alanında yaşanan dönüşümleri ve genel olarak uluslararası gündemi belirleyen olayları kayıt altına alıyor.

Bir döneme, bir aileye ve doymak bilmez, pervasız emperyalist güçlere dair bir hikâye.

  • Künye: Jonathan Coe – Bir Aile Kroniği ya da Küresel Yırtıcının Doymak Bilmez İştahı, çeviren: Gül Çağalı Güven, Habitus Kitap, roman, 512 sayfa

David Frisby ve Derek Sayer – Toplum (2017)

David Frisby, daha önce Türkçede yayımlanan ‘Modernlik Fragmanları’yla hatırlanacaktır.

Frisby o kitabında, Georg Simmel, Siegfried Kracauer ve Walter Benjamin’in düşüncelerinin izinde, modernliğin gündelik hayattaki deneyimlenişini irdelemişti.

Derek Sayer’i ise, ‘Soyutlamanın Şiddeti’yle biliyoruz.

Yazar söz konusu kitabında, Marx’ın toplumsal kuramının eleştirel bir okuması ekseninde tarihsel maddeciliğin analitik temellerini incelemişti.

İki yazar şimdi de, bir zamanlar çağdaş sosyolojide önemli yer tutan “toplum” kavramını ve kavramın geçen zaman içindeki dönüşümünü inceliyor.

Yazarların burada en dikkat çeken tezi, “toplum” kavramının konumu ve içeriği konusunda çağdaş sosyolojide bir fikir birliği mevcut değildir, şeklinde özetlenebilir.

Günümüzde toplum kavramının başat konumunu kaybettiğini belirten yazarlar,  bunun temel nedenlerini irdeledikleri gibi, kavramın tekrar toplum bilimleri alanına dâhil edilmesinin neden önemli olduğunu da tartışıyor.

  • Künye: David Frisby ve Derek Sayer – Toplum, çeviren: Batuhan Bekmen, Habitus Kitap, sosyoloji, 160 sayfa

Marilen Stengel – Yeni Başlayanlar İçin Dünya Edebiyat Tarihi, Cilt 1 (2017)

Dünya edebiyatını M. Ö. 800 yılından 19. yüzyıla değin izleyen keyifli bir çizgili edebiyat tarihi.

Bir dönem edebiyat öğretmenliği de yapmış Marilen Stengel, insanın neden yaşadıklarını anlatma ihtiyacı duyduğunu sorgulayarak kitabına başlıyor ve devamında da,

  • Şarkıların ve ilk yazılı metinlerin ortaya çıkışı,
  • İlk edebi türlerden olan destanların gelişimi,
  • Kâğıdın ve matbaanın icadının edebiyata etkileri,
  • Roman, hikâye ve şiir türlerinin gelişimi ve bu türlerin öncüleri,
  • Edebiyatta belli başlı akımlar,
  • Ve bunun gibi pek çok konuyu ele alıyor.

Yazarların biyografileri ve kimi ilginç, kimi tuhaf hikâyeleriyle de ilgi çeken kitap, Diego Rey’in özgün çizimleriyle zenginleşmiş.

Her edebiyat tutkununun severek okuyacağı bir çizgili kitap.

  • Künye: Marilen Stengel – Yeni Başlayanlar İçin Dünya Edebiyat Tarihi, Cilt 1, çizimler: Diego Rey, çeviren: Burcu Genç, Habitus Kitap, edebiyat inceleme, 176 sayfa

Julia Romp ve Megan Lloyd Davies – Dört Ayaklı Mucize (2014)

‘Dört Ayaklı Mucize’, otizmli bir çocuk ile bir sokak kedisi arasındaki mucizevi dostluğu hikâye ediyor.

Dokuz yaşındaki Georg otizmlidir ve şimdiye kadar hiçbir tedaviye yanıt verememiştir.

Günün birinde Georg’un annesi, açlıktan bitap düşmüş bir sokak kedisini eve getirir.

Kısa bir süre sonra Ben adını koydukları yeni misafir ile Georg arasında sarsılmaz bir bağ kurulur.

Kedi, Georg’un kendiliğinden iletişim kurduğu tek varlık olacak ve ailenin hayatını tümüyle değiştirecektir.

  • Künye: Julia Romp ve Megan Lloyd Davies – Dört Ayaklı Mucize, çeviren: Ayşegül Şah Bozdoğan, Habitus Kitap, roman, 345 sayfa

 

Kerem Karaboğa – Oyunculuk Sanatında Yöntem ve Paradoks (2011)

  • OYUNCULUK SANATINDA YÖNTEM VE PARADOKS, Kerem Karaboğa, Habitus Kitap, tiyatro, 270 sayfa

Kerem Karaboğa, ‘Oyunculuk Sanatında Yöntem ve Paradoks’ta, oyunculuk sanatını etkileyen paradoksal unsurları ve geçtiğimiz yüzyılda tiyatrocuları ve eğitmenleri etkilemiş yöntemler ortaya koyan isimleri inceliyor. Çalışmasına, oyunculuğu kendi başına bir sanatsal disiplin olarak nitelendiren ilk düşünür olan Diderot’nun görüşlerini ele alarak başlayan Karaboğa, buradan, Konstantin Stanislavski, Vsevolod Meyerhold, Bertolt Brecht ve Jerzy Grotowski’den oluşan dört önemli tiyatro adamının oyunculuğa yaklaşımlarına uzanıyor. Kitap bu yolla, oyunculuk yöntemini belirleyen unsurların neler olması gerektiğini ortaya koymayı amaçlıyor.

Michael Thoss ve Patrick Boussignac – Yeni Başlayanlar İçin Brecht (2011)

  • YENİ BAŞLAYANLAR İÇİN BRECHT, Michael Thoss ve Patrick Boussignac, çeviren: Tuvana Gülcan, Habitus Kitap, tiyatro, 188 sayfa

Michael Thoss ve Patrick Boussignac imzalı ‘Yeni Başlayanlar İçin Brecht’, Alman şair, oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni Bertolt Brecht’in hayatını ve tiyatrosunu çizimler, karikatürler, fotoğraflar ve kolajlar aracılığıyla ele alıyor. Thoss ve Boussignac, hem bir biyografi hem de bir sanat incelemesi olarak tanımlanabilecek kitaplarında, Brecht’in kişisel hikâyesini, yaşadığı çevrenin üzerinde bıraktığı etkileri ve sanatının ortaya çıktığı toplumsal ve siyasî atmosferi kaleme getiriyor. Eğlenceli çizimleri ve keyifli üslubuyla da dikkat çeken çalışma, Brecht’e yeni başlayanların yanı sıra, O’nu bilenlere de hitap edecek nitelikte.