Karl O. Högström’un bu çalışması, Hunların İskandinavya’ya ulaşmış olabileceği yönündeki tartışmaları modern DNA verileri, arkeolojik bulgular ve tarihsel analizleri bir araya getirerek yeniden yorumluyor. Yazar, genetik örüntülerde görülen bazı hatların Orta Avrasya kökeniyle ilişkili olabileceğini öne sürüyor; ancak bu verilerin kesin bir göç kanıtı olmadığını, dikkatle değerlendirilmesi gereken istatistiksel olasılıklar sunduğunu vurguluyor. Bu yaklaşım, göç tarihini katı kimliklerin değil, temas ve etkileşimlerin şekillendirdiği uzun erimli süreçler olarak düşünmeye davet ediyor.
‘İskandinavya’daki Hunlar’ (‘The Huns in Scandinavia: A new approach centered around modern DNA’), Güney İsveç’teki mezar biçimleri, ritüel gömüler ve at koşum parçaları gibi buluntuları inceleyerek bunların bazı Orta Avrasya unsurlarıyla sınırlı benzerlikler taşıdığını gösteriyor. Högström, bu benzerliklerin doğrudan bir Hun yerleşimine değil, kültürel aktarım kanallarına işaret edebileceğini belirtiyor. Dilsel ve toponimik ayrıntılar da tartışmaya dahil ediliyor; yer adlarının tarihsel temaslara dair dolaylı işaretler sunduğu ve bazı örüntülerin göç yollarıyla örtüşebildiği anlatılıyor. Böylece farklı veri türleri bir arada değerlendirilerek daha geniş bir çerçeve kuruluyor.
Eserin temel katkısı, İskandinavya’nın geç antikçağ tarihini yalnızca yerel gelişmelerle değil, Avrasya’nın uzun süreli hareketlilikleriyle birlikte ele alan çoğulcu bir okuma sunması oluyor. Högström, Hun mirasını genetik bir zorunluluk değil, kültürel, sembolik ve olasılıksal izler üzerinden anlamayı öneriyor. Bu yaklaşım, bölgenin geçmişine dair yerleşik anlatıları sorgulayan ve yeni araştırmalara kapı açan eleştirel bir perspektif oluşturuyor.
- Künye: Karl O. Högström – İskandinavya’daki Hunlar, çeviren: Aydın Şelte, Kabalcı Yayınları, tarih, 168 sayfa, 2025

