Evren Şar İşbilen – Zeus’un Kadınları (2021)

Zeus, kadın düşmanlığının feriştahıydı.

Evren Şar İşbilen de bu özenli çalışmasında, binlerce yıllık ana tanrıça kültünün toplumda nasıl sistematik olarak değersizleştirildiğini ve eril erkin toplumu şekillendirmede mitlerden nasıl faydalandığını ortaya sererek Zeus ve birlikte olduğu kadınların hikâyelerini feminist bir çerçeveden okuyor.

Mitolojik öyküler, içinde yeşerdikleri toplumun görüş, düşünüş ve duyuş şekillerini, toplumun siyasi ve sosyal yapılanmasını dışa vuran hatta yorumlanma biçimleri üzerinden düşünce tarihinin izdüşümlerini yansıtan karmaşık yapılardır.

Böylece bu hikâyelerin ardındaki toplumsal dinamiklerin ortaya çıkarılmasında kalıplaşmış yorumların ötesine geçilebilmesi için tarih, sosyoloji ve antropoloji bilimleri adeta birbirine muhtaçtır.

Tüm bunların paralelinde eldeki çalışma, alışılagelen klasik alegorik değerlendirmelerin dışına çıkarak ilk kez, Zeus’un hayatına giren kadınları Zeus’un varlığı ile birlikte bir bütün olarak değerlendirmiş ve gerek mitoloji gerekse Yunan kültür tarihi açısından önemli bir boşluğu dolduruyor.

Kitap bu yönüyle Zeus ile kadınlarını, eğlenceli birer anekdot olmanın ötesine taşıyor ve Yunan dünyasında tohumları atılarak günümüze kadar ulaşan cinsiyet ayrımcılığının, Yunan dini yapısındaki köklerine ışık tutuyor.

  • Künye: Evren Şar İşbilen – Zeus’un Kadınları: Antik Yunan Toplumunda Kadın Konumlanmasına Zeus Merkezli Bir Bakış, Arkeoloji ve Sanat Yayınları, tarih, 112 sayfa, 2021

Jeanette Winterson – Atlas’ın Yükü (2018)

Aynı zamanda Prometheus’un da kardeşi olan Atlas, Titanların Olymposlu Tanrılara karşı açtıkları savaşta başı çekenlerdendi.

Bilindiği gibi bu savaştan zaferle çıkan Tanrı Zeus, Titanlara ceza yağdırmıştı.

Homeros’un ‘Odysseia’sında, Tanrılar tarafından Atlas’a uygun görülen cezanın gök kubbeyi omuzlarında taşımak olduğunu okuruz.

İşte Jeanette Winterson da bu romanında, Atlas’ın bu trajik öyküsünü yeniden ele alıyor ve bunu modern bir mit olarak kurguluyor.

Yazarın, Atlas’ın trajik cezasını özgün bir metafor olarak yaşadığımız çağ üzerinden yeniden hikâye eden romanı, zamanın ağırlığı altında ezilen bireyin trajedisini, insanın kendi sınırlarıyla yüzleşmesini, fakat bütün bunlara rağmen sınırları zorlama hevesinden ve arayışından inatla taviz vermeyişini anlatıyor.

  • Künye: Jeanette Winterson – Atlas’ın Yükü, çeviren: Dilek Şendil, Sel Yayıncılık, roman, 134 sayfa, 2018