Neel Mukherjee’nin ‘Özgür Toprakları’ hem Hindistan toplumu ve kültürünün çok iyi bir fotoğrafını çekmesi hem de edebiyata armağan ettiği özgün karakterleriyle muhakkak okunması gereken bir yapıt.
Roman, Hindistan orta-üst sınıfından bir ailenin ve onlara hizmet eden aşçı Renu ile temizlikçi Milly’nin gündelik hayatıyla açılıyor.
Ailenin Londra’da yaşayan ve yılın bir ayını ülkesinde geçirmeye gelen oğlu ise, ülkesinin adeta kılcal damarlarına sinmiş kast sistemine karşı tepkilidir.
Zira kast sisteminin beraberinde getirdiği eşitsizlikler, en çok da evdeki hizmetliler ile anne-babası arasındaki gerilimli ilişkide kendini göstermektedir.
Bu oğulun hayali, ülkesinin bütün yemek kültürlerini barındıran bir yemek kitabı hazırlamaktır, dolayısıyla özellikle de evlerinde aşçılık yapan Renu’dan bu amaçla yararlanmayı istemektedir.
Fakat kahramanımız için keyif veren, Hindistan kültürünün en zengin damarlarından biri olan yemek, aslında toplumdaki kast sisteminin de en iyi okunabildiği olgulardan biridir.
‘Özgür Topraklar’, söz konusu aileden sonra, yoksulluğun ve çaresizliğin diz boyu olduğu Hindistan’ın alt sınıflarının dünyasına inmeye başlar.
Burada, daha önce karşımıza çıkan ve pek göz önünde bulunmayan Milly, güçlü bir karakter olarak karşımıza çıkmaya başlar.
Okuma hayalleri olan, kitapları tutkuyla seven Milly, henüz küçük bir kız çocuğuyken ailesi tarafından zengin ailelere hizmet etmesi için kiralanır.
Gelecek hayalleri öldürülen, artık tek görevi ailesini geçindirmek olan bu kız çocuğu, daha sonra evlenip iki çocuk sahibi olana kadar da bu işleri yapar.
Yoksulluk ve istemediği bir hayatı yaşamak zorunda olmak, onun kaderi gibidir.
Öte yandan Milly’nin çocukluk arkadaşı Soni de, ülkesindeki adaletsizliklerle mücadele etmek için Milly’ninkine taban tabana zıt başka bir yol tercih eder.
Roman böylece, yoksul doğup bu yoksulluğa mahkûm olan insanların daha iyi bir gelecek kurmak için çıktıkları, trajik bir biçimde hepsi de aynı kapıya çıkan dokunaklı yolculuklarını anlatır.
‘Özgür Topraklar’, ismiyle müsemma olmayan bir roman.
Karamsar bir hikâye anlatmakla birlikte, insan olmaya dair evrensel temaları çok iyi işlemesiyle özgünlüğünü ortaya koyuyor.
İrem Uzunhasanoğlu’nun özenli çevirisiyle daha bir güzelleşen roman, Hindistan’ın ne denli muazzam bir kültürel zenginliğe sahip olduğunu göstermesiyle dikkat çekiyor ve bunun yanı sıra Hint mutfağı konusunda ilginç bilgiler da önemli.
- Künye: Neel Mukherjee – Özgür Topraklar, çeviren: İrem Uzunhasanoğlu, Timaş Yayınları, roman, 334 sayfa, 2019

