“Narsisizmin en önemli özelliklerinden biri, kendini bilmekten ne pahasına olursa olsun kaçınılması gerektiğidir.”
Narsisizm kendini sevmekten çok, insan ilişkileri dünyasından soyutlanmakla ilgilidir.
Acıya veya korkuya karşı savunmacı bir tepkidir ve muhtemelen yaşamın oldukça erken dönemlerinde başlar.
Diğer savunma biçimleriyle ortak olarak, duygusal ve ruhsal gelişim üzerinde öldürücü bir etkiye sahip olma eğilimindedir.
Duygusal büyüme ve gelişmemizin önündeki temel engel olarak gördüğü narsisizm üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan İngiliz psikanalist Neville Symington, bu kitapla narsisizmi yalnızca birkaç rahatsız kişiyi etkileyen dar bir klinik durum olarak ele almıyor.
Aksine, insanlığın kaçınılmaz bir yönü olduğunu ve bir dereceye kadar hepimizde bulunduğunu ifade ediyor.
Narsisizmin üstesinden gelmenin, yaratıcı özümüzle temasa geçmeyi içerdiğinin altını çiziyor; faydalı bir yol haritası geliştirmemize yardımcı oluyor ve işler zorlaştığında güçlü kalmamız için bize ilham veriyor.
Çağdaş psikanalizle ilgilenen herkes, Symington’ın narsisizmin doğasına ilişkin kendi kavramlarını hem teorik hem de her şeyden önce klinik olarak okumalı.
Yazar, uygulamasından birçok klinik örneğe ek olarak, tezini farklı açılardan açıklamak için Tolstoy’un ‘Anna Karenina’sından kapsamlı bir şekilde yararlanıyor.
- Künye: Neville Symington – Narsisizm, çeviren: Elif Kayurtar, Okuyanus Yayınları, psikanaliz, 152 sayfa, 2023

