Ayşe Düzkan – Erkekliğin Kitabında Yazmaz Bu (2006)

  • ERKEKLİĞİN KİTABINDA YAZMAZ BU, Ayşe Düzkan, Versus Kitap, anlatı, 161 sayfa

‘Erkekliğin Kitabında Yazmaz Bu’, Ayşe Düzkan’ın, belli bir üne sahip erkekler ile genel olarak “erkeklik kültürü” üzerine kaleme aldığı yazılarından oluşuyor. Kenan Evren’in meslektaşlarına göre neden şanslı olduğu; Ahmet Kaya ve Attila İlhan’ın şimdi ne üzerine sohbet ettikleri; eski solculuğun kimlerin cv’sinde parlak bir yere sahip olduğu; İbrahim Tatlıses’in İstanbul’a neden Diyarbakır’dan daha fazla ihtiyacı olduğu ve Orhan Pamuk’un hangi romanına vefasızlık ettiği, Düzkan’ın yazılarında karşımıza çıkan konulardan birkaçı. Yine kitapta, sünnet düğünleri, asker eğlenceleri ve halı saha maçları gibi, erkeklikle ilgili çok sayıda konu da irdeleniyor.

Akın Olgun – Adları Saklıdır (2006)

  • ADLARI SAKLIDIR, Akın Olgun, Güncel Yayıncılık, anlatı, 224 sayfa

Akın Olgun ‘Adları Saklıdır’da, on yedi yaşındayken karşılaştığı cezaevlerini, çocukluk serüvenlerini, Aleviliğini ve solculuğunu anlatıyor. Bu anlatımda, ağırlıklı olarak, Olgun’un politik hayatında karşılaştığı cezaevleri ile bu cezaevlerinde yaşadığı işkenceler, katıldığı ölüm oruçları yer alıyor. Olgun 1990 gençliğine dahil olan bir kuşağı temsil ediyor. Dolayısıyla 1999 yılındaki “hayata dönüş” operasyonlarının ve F tipi cezaevlerinin de mağdurlarından biri. Olgun kitabı için “Uğruna bu kitap yazıldığı sırada yüz yedi ölüme ulaşan ve kaçımızın sakat kaldığının dahi belli olmadığı F tipi hikayemizin bir müsveddesi olmalı” diyor. ‘Adları Saklıdır’ da bu acı müsveddelerinin kaydını tutuyor.

Nezihe Meriç – Oradan da Geçti Kara Leylekler (2006)

  • ORADAN DA GEÇTİ KARA LEYLEKLER, Nezihe Meriç, İş Bankası Kültür Yayınları, anlatı, 87 sayfa

‘Oradan da Geçti Kara Leylekler’, çocuk yaşta kapıcı dairesine göçen İsmidal ve Hüseyin ile, bulundukları apartmanda yaşayanların çok yönlü değişimlerini hikâye ediyor. Burada, elindeki sepeti dışında kapıcı olduğu gibi kalırken, kapıcının karısı gittiği evlerde, tanık olduğu çok çeşitli hayatlarda değişimi bulur. Aslında anlatı, bu değişimin kendisine odaklanmayı amaçlıyor. Anlatının sinematografik özellikleriyse, Nezihe Meriç’in hikâyeyi bir sinema filmini aklında oluşturur gibi yazmasından kaynaklanıyor. Meriç kitabının sunuşunda, öykünün 1984-85 yılları arasında bir arkadaşının kendisine söylediği bir olaydan esinlenilerek yazıldığını belirtiyor.

Richard Attenborough – Gandhi (2006)

  • GANDHI, derleyen: Richard Attenborough, çeviren: Hilal S. Yılmaz, Neden Kitap, anlatı, 127 sayfa

‘Gandhi’, yönetmen Sir Richard Attenborough’un, yirminci yüzyılın önemli kişiliklerinden biri olan Gandhi’nin sözlerinden yaptığı bir derleme. Aynı zamanda ‘Gandhi’ filminin de yönetmeni olan Attenborough, mektuplardan, konuşmalardan, basılmış yazılardan yaptığı bu derlemede, Gandhi’nin gündelik yaşam, işbirliği, şiddet karşıtlığı, inanç ve barış hakkındaki düşüncelerine yer veriyor. Attenborough kitabın önsözünde, Gandhi’yi, kendisinin “İnsanlar başkalarını küçük düşürerek kendilerini nasıl olur da onurlandırılmış hissederler hiçbir zaman anlayamadım” cümlesiyle keşfettiğini ve Gandhi’ye duyduğu aşkın daha sonraki hayatını değiştirdiğini belirtiyor.