Ahmet Denker – Klasik Çağın Kaybolan Harikası: Artemis Tapınağı (2024)

Gizemi ve erişilmezlikle örtülmüş cazibesiyle dünya genelinde çok az tapınak insanlığı Efes’teki Artemis Tapınağı (Efes Artemisionu) kadar derinden etkilemiş ve meşgul etmiştir.

Öyle ki, Klasik Çağ’ın yazarları onu “Dünyanın Yedi Harikası”ndan biri olarak seçmişlerdi.

Hatta tapınak, onları görenlere göre yedi harikanın en muhteşemiydi.

Artemision yedi kez yıkıma uğramasına rağmen Efes’in ebedi sembolü olarak kalmaya devam etmiş, her yıkılıştan sonra Efesliler onu yeniden inşa etmek gibi zorlu bir görevi tekrar üstlenmiş ve her yeniden inşa bir öncekini hem büyüklük hem de ihtişam açısından geride bırakmıştı.

Sekizinci ve son yıkılışından sonra dünyanın bu harikası, ardında hiçbir iz bırakmadan bir hayalet gibi ortadan kaybolmuştu.

Klasik Çağ’ın tüm tapınakları arasında Artemision bu şekilde yok olan tek tapınaktı; bu nedenle eğer bulunamasaydı gerçekte hiç var olmadığına, bir hayal ürünü olduğuna hükmedilecekti.

1869 yılının son gününde, yüzyıllardır aranan ama bir türlü bulunamayan, varlığı şüpheyle karşılanan ve keşif ümitleri zaman içinde tükenmiş olan kayıp tapınak bir mucize eseri bulundu.

Yıllarca limanı dolduran Küçük Menderes’in taşıdığı alüvyonların altında gömülü kalmıştı.

Üç yıl daha devam eden 10 yıllık kazı macerası, tapınağın parçalarının 1873’te Britanya Müzesi’ne nakledilmesiyle sona erdi.

Tapınak bir daha asla yerinde görülmeyecekti.

Bugün Artemision’u görmek için Efes’e gidenleri, yeşil bir su birikintisinin yanında tek başına duran bir sütun karşılamaktadır.

Günümüz ziyaretçisinin tapınağın esas ihtişamını tasavvur edebileceği hiçbir şey kalmamıştır.

Ahmet Denker, ‘Çölün Gelini Palmira’dan sonra bu kitapta da önemli bir kültürel miras sorununa cevap arıyor: Artemis Tapınağı’nı, coğrafyasında başka hiçbir yapının görkemini geçemediği en parlak döneminde olduğu gibi dijital alanda görünür kılmak.

Yazar, tapınağın şimdiye kadar keşfedilmiş neredeyse tüm önemli parçalarını içeren Britanya Müzesi’nde uzun yıllar süren çalışmalarını açık, sanal ortamların yaratılması imkânı ve zamanda geriye yolculuk olanağına yol açan teknolojilerle harmanlayarak, okuru Artemis Tapınağı’yla sanal olarak buluşturuyor.

‘Klasik Çağın Harikası: Artemis Tapınağı’, bu yapının 2. yüzyılda Efeslilerin gözünden nasıl göründüğünü canlandırıyor.

Okur, tapınağın tarihine ve onun geçmişteki görkemli haline doğru bir yolculuğa çıkarılıyor.

  • Künye: Ahmet Denker – Klasik Çağın Kaybolan Harikası: Artemis Tapınağı (Tarihçesi, Mimarisi ve Dijital Rekonstrüksiyonu), İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, arkeoloji, 242 sayfa, 2024

Minna Silver, Gabriele Fangi ve Ahmet Denker – Çölün Gelini Palmira (2020)

Görkemli Palmira harabeleri, IŞİD’in bölgeyi işgalinden sonra dünyanın gündemine oturdu.

Bu korkunç çete, antik kalıntıları ve restore edilmiş yapıları dinamitleyerek yerle bir etti, o da yetmedi heykelleri çekiçlerle parçaladı, mumyaları acımasızca imha etti.

İşte bu enfes çalışma, bu yok edilen mirası yeniden canlandırıyor.

Kitap, Palmira’nın tarihsel serüvenini kapsamlı bir şekilde izliyor ve buna ek olarak modern teknoloji ve görüntüleme yöntemlerine başvurarak Palmira kentine havadan ve uzaydan ne şekilde yaklaşabileceğimizi saptıyor.

Minna Silver, Gabriele Fangi ve Ahmet Denker’in muazzam çabasıyla ortaya çıkan kitap, eski haritalar, çizimler, tablolar, fotoğraflar ve dijital görüntülerden yararlanarak bu eşsiz kültür mirasını kayıt altına alıyor.

Suriye’nin orta yerinde, etrafı çöl kumlarıyla çevrili yeşil bir vahada yer alan antik Palmira kentinin kültür mirasını daha iyi anlamamıza yardımcı olacak ve hatıraları koruyacak pek çok görsel burada.

  • Künye: Minna Silver, Gabriele Fangi ve Ahmet Denker – Çölün Gelini Palmira: Görüntüleri, Kalıntıları ve Kültürel Hatırasıyla, çeviren: Yasemin Alptekin, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, mimari, 300 sayfa, 2020