Ryszard Kapuściński – Futbol Savaşı (2021)

1960’lı yılların dünya düzeni ve toplumsal değişimine sömürgeci olmayan Batılı bir yazarın gözünden bakan çok önemli bir kitap.

Polonyalı gazeteci Ryszard Kapuściński, üçüncü dünya ülkelerinin sosyo-politik dinamikleri üzerine özgün yorumlar sunuyor.

Yirminci yüzyıl sonunda yaşanan savaşların ve zulmün gayriresmî bir kronolojisini sunan kitap Kapuściński’nin, henüz genç bir gazeteciyken ayak bastığı topraklarda karşılaştığı tuhaf, alışılmışın dışında ve hatta yer yer absürt sayılabilecek olayları klasik haber dilinin dışına çıkarak hikâyeleştirdiği tanıklıklarından oluşan bir belgesel çalışma.

Yaklaşık yirmi yıllık bir savaş, darbe ve devrim dönemine ayna tutan ‘Futbol Savaşı’, deneyimli gazetecinin, üçüncü dünya ülkelerini duyarlıkla gözlemleyip evrensel çıkarımlarda bulunduğu yazılarını bir araya getiriyor.

Kitaba da adını veren Futbol Savaşı, Honduras ile El Salvador millî takımlarının Dünya Kupası elemelerindeki karşılaşmalarının ardından patlak veren savaşa odaklanıyor; kitaptaki diğer yazılar Latin Amerika, Orta Doğu ülkeleri ve hatta Kıbrıs’a eğiliyor; Kongo, Kenya, Nijerya gibi çatışmaların, darbe ve devrimlerin hiç eksik olmadığı Afrika ülkelerini kalemine doluyor.

Kapuściński gözlemlerini, yaşananların arka planındaki hikâyeleri, savaşın gölgesindeki yaşamın korkutucu, tuhaf ve gülünç derecede saçma yönlerini kendine özgü diliyle anlatıyor.

Kapuściński şöyle diyor:

”Üçüncü dünya ülkeleri, dördüncü dünya ülkeleri ve dünyadaki diğer tüm fakir ülkeler sadece kan dökmeye karar verdiklerinde ilgi uyandırmaya başlıyor. Ne kadar acı olsa da, gerçek bu.”

  • Künye: Ryszard Kapuściński – Futbol Savaşı: Üçüncü Dünyadan Haberler, çeviren: Berk Cankurt, Deli Dolu Yayınları, siyaset, 272 sayfa, 2021

Ryszard Kapuściński – Bu İş Siniklere Göre Değil (2019)

Gazetecilik mesleğinin ilkeleri, yöntemleri, zorlukları, entelektüel ve ahlaki sorumlulukları üstüne harika bir kitap.

Dünyanın zorlu bölgelerinde görev yapmış Polonyalı ünlü gazeteci Ryszard Kapuściński, deneyim ve gözlemlerini samimiyetle paylaşıyor.

Kitap, sadece başlığıyla bile içeriğinin hakkını veriyor.

Çünkü gazetecilik, gerçekten de ‘Bu İş Siniklere Göre Değil’, diyebileceğimiz bir dirayet ister.

Çalışma, okuru Kapuściński’nin eşine az rastlanır deneyimlerinden yararlanma fırsatı sunarken yalnızca gazeteciler ve gazeteci adayları için değil, her dakika, dört bir yandan haberle kuşatılan okurlar için de günümüzde eksikliği hissedilen “dürüst” gazetecilik anlayışının çarpıcı bir özetini sunuyor.

Son olarak belirtelim:

Kitapta, Kapuściński’nin John Berger’la daha önce yayımlanmamış diyalogları da yer alıyor.

Kitaptan bir alıntı:

“Her şeyden önce, gazetecilik yapabilmek için iyi bir insan olmak gerektiğine inanıyorum. Kötü insanlar iyi gazeteci olamazlar. Bu meslekte iyi bir insan demek, başkalarını anlamak; onların niyetlerini, inançlarını, ilgi alanlarını, sıkıntılarını ve acılarını anlamak demektir. Ve ilk andan itibaren onların kaderlerine ortak olmak demektir.”

  • Künye: Ryszard Kapuściński – Bu İş Siniklere Göre Değil: İyi Gazetecilik Üzerine Konuşmalar, çeviren: Berk Cankurt, Deli Dolu Yayınları, inceleme, 108 sayfa, 2019

Ricardo Piglia – Kurmaca ve Eleştiri (2021)

Her yazar adayının muhakkak okuması gereken bir kitap.

Arjantinli büyük yazar ve düşünür Ricardo Piglia, yazarlığın, herkesin gördüğü şeyi başka biçimde görme mesleği, gerçekliğin ise her şeyden önce bir görme biçimi olduğunu belirtiyor.

‘Kurmaca ve Eleştiri’, gerçekle kurgunun kesiştiği bulanık alana odaklanarak, her şeyin yazılabileceğinden ve yaşanan tüm gerçekliklerin romana dönüştürülebileceğinden hareket ediyor ve bu bağlamda kalemi kuvvetli bir yazar olmanın koşulları nedir, bir yazar okurlarıyla nasıl iletişim kurmalıdır gibi, yazma sanatı ve geleneği üzerine önemli tespitlerde bulunuyor.

Piglia bunu yaparken de, Faulkner, Hemingway, Fitzgerald, Poe, Borges, Cortàzar gibi dünya edebiyatının dev isimlerinin yapıtlarını derinlemesine irdeliyor.

  • Künye: Ricardo Piglia – Kurmaca ve Eleştiri, çeviren: Pınar Savaş, Deli Dolu Yayınları, edebiyat kuramı, 168 sayfa, 2021

Andy Merrifield – Amatör (2021)

Amatör ruhun üretken tutkusuna, devrimci potansiyeline ve sınır tanımaz yaratıcılığına methiye niteliğinde bir kitap.

Bugün herkes, kariyerini bütün benliğini uyumlu bir profesyonel olarak “markalaştırma”, kariyer basamaklarını tırmanma derdinde.

Andy Merrifield ise, bu hiyerarşiye meydan okuyarak profesyonelin karşısına farklı duyarlılıkları olan, uzmanlık aldatmacasına yenik düşmeyen, kendilerini en yüksek fiyatı verene satma gereği duymayan amatörü koyuyor.

Bunu yaparken Dostoyevski, Arendt, Baudelaire, Walter Benjamin, Marshall Berman, Guy Debord, Ivan Illich, Kafka, Jane Jacobs, Karl Marx ve Edward Said gibi, amatör dediği düşünür, yazar ve şairlerden örnekler sunan Merrifield, profesyonelliği eleştiriyor, amatörlerle profesyoneller arasında fay hatlarını belirliyor.

Kitabı çarpıcı kılan asıl yön ise, yalnızca profesyonelliğin karşısına amatörlüğü koyması değil, bunu yaparken bizi kişisel kimlik ile iş ilişkileri, bilgi üretimi ile siyasi güç, teknokratik temsil ile yaygın katılım, şehir çalışmaları ile militan aktivizm üzerine derinlemesine düşünmeye davet etmesi.

  • Künye: Andy Merrifield – Amatör: Sevdiğiniz Şeyleri Yapmanın Hazzı, çeviren: Kadir Yiğit Us, Deli Dolu Yayınları, anlatı, 284 sayfa, 2019

Peter Ginna – Editör Ne İş Yapar? (2020)

Editörlük nedir, editör ne işe yarar?

Editörlük hakkıyla yapıldığında, ciddi bir meslek, hatta kimi zaman sanattır.

Otuz yılı aşkın süredir editörlük yapan Peter Ginna da, editörlük mesleği hakkında kafamıza takılan pek çok soruyu yanıtlıyor.

Ginna, yazar editör ilişkisinden kitabın seçilmesine ve matbaaya gönderilmesine uzanan serüvenine, editörlüğü tüm yönleriyle anlatıyor.

Bizzat yayıncılık sektörünün içinden çıkmış Ginna’nın dürüst ve cesur anlatımıyla da dikkat çeken kitap, editörlüğünün temel aşamaları, incelikleri, sorumlulukları ve zorluklarının neler olduğunu açıklıyor ve böylece biz okurlara da, okudukları kitabı farklı bir gözle yeniden değerlendirme imkânı sunuyor.

Kitabın sonunda yer alan sözlük sayesinde de, yayıncılık alanında geçerli olan terimlerle tanışma fırsatı yakalıyoruz.

  • Künye: Peter Ginna – Editör Ne İş Yapar?: Sanat, Zanaat ve Ticaret Üçgeninde Kitap Editörlüğü, çeviren: Berna Akkıyal, Deli Dolu Yayınları, inceleme, 328 sayfa, 2020

Julio Cortázar – Takipçi (2016)

Bilen bilir: usta yazar Julio Cortázar, ünlü caz müzisyeni Charlie Parker’a büyük bir hayranlık duyuyordu.

Bu hayranlığın bir ürünü olarak ortaya çıkan ve bu caz dehasının son günlerinde geçen ‘Takipçi’ de, müzik ile edebiyatı buluşturan bir şaheser niyetine okunabilir.

José Muñoz’un resimleri ise, hikâyeye bambaşka bir lezzet katıyor.

  • Künye: Julio Cortázar – Takipçi, çeviren: Pınar Savaş, Deli Dolu Yayınları

Julio Cortázar – Buluşma (2016)

Che Guevara ve Fidel Castro’nun Küba Devrimi’yle taçlanan buluşmasının çizgili hikâyesi.

Kitap, Che ve devrimci arkadaşlarının Sierra Maestra dağlarında devrimin efsanevi komutanlarıyla buluşmak için çıktıkları zorlu yolculuğu anlatıyor.

Cortazar’ın harikulade anlatımı ve Enrique Breccia’nın görkemli resimleri eşliğinde.

  • Künye: Julio Cortázar – Buluşma, resimleyen: Enrique Breccia, çeviren: Altuğ Akın, Deli Dolu Yayınları

Terry Pratchett – Mort (2015)

Terry Pratchett’ın milyonlarca satan, kültleşmiş Diskdünya serisi, Mort ile devam ediyor.

Hikâyemizin kahramanı Mort, günün birinde ölümden bir iş teklifi almış, şimdi de ölümün çıraklığını yapmaktadır.

Fakat günün birinde âşık olması, onun çelişkilerini hepten derinleştirir.

Çünkü ölümün olduğu yerde, aşka yer yoktur.

  • Künye: Terry Pratchett – Mort, çeviren: Niran Elçi, Deli Dolu Yayınları

Mehmet Atilla – İskandil (2015)

İkinci Dünya Savaşı’ndan bugüne uzanan trajik aşk hikâyeleri, bu romanın konusu.

‘İskandil’, Yunanistan’ın İstanköy adası ile Bodrum’un Akyarlar köyünde yaşanan iki aşkın izini sürerek, İkinci Dünya Savaşı’nın Ege kıyılarındaki izlerini, parçalanan aileleri ve bu acıların tam ortasında kalıp umutsuzca yönlerini bulmaya çalışan âşıkların yaşadığı büyük yıkımı resmediyor.

  • Künye: Mehmet Atilla – İskandil, Deli Dolu Yayınları

George Saunders – Phil’in Dehşet Verici Kısa Saltanatı (2015)

‘Hayvanlar Çiftliği’ne göndermelerle dolu, güç savaşlarının hüküm sürdüğü İç Horner ülkesinin dehşetli zamanlarının hikâyesi.

Tuhaf yaratıkların yaşadığı ülke, acımasız tiran Phil tarafından yönetilmektedir.

Phil’in savaş çığırtkanlığı, ülkeye beklenmedik belalar getirecektir.

  • Künye: George Saunders – Phil’in Dehşet Verici Kısa Saltanatı, çeviren: Niran Elçi, Deli Dolu Yayınları