Sennur Sezer – Ufacık Vidacık (2014)

Hiçbir iş önemsiz değildir.

Ufacık bir vida iyi sıkıştırılmadığı zaman, koca bir geminin batmasına neden olur.

Küçük kahramanımız Aslı da, annesinin yaptığı işten utanıyor.

Zira annesi, hastanede temizlik görevlisi olarak çalışmaktadır.

Fakat güzel bir tesadüf, Aslı’nın bu sefer annesinin işinden gurur duymasına vesile olur.

  • Künye: Sennur Sezer – Ufacık Vidacık, resimleyen: Esin Erden, Evrensel Yayınları

Semih Erelvanlı – İki Bacaklı At ya da Dört Bacaklı İnsan (2014)

Dünya çapında yankı uyandıran İran yeni sineması üzerine denemeler.

Semih Erelvanlı, özellikle 1980’lerin ikinci yarısıyla birlikte atılıma geçen İran yeni dalga sinemasının dilini, biçimsel özelliklerini ve temalarını; İtalyan Yeni Gerçekçiliği’nin bu sinema üzerindeki etkilerini ve burada öne çıkan yönetmenleri inceliyor.

  • Künye: Semih Erelvanlı – İki Bacaklı At ya da Dört Bacaklı İnsan, Evrensel Yayınları

Rahşan İnal – Küreselleşme ve Spor (2008)

Rahşan İnal ‘Küreselleşme ve Spor’da, küreselleşmenin sporun farklı dallarına olan ekonomik, siyasal ve kültürel etkilerine odaklanıyor.

Sporun kırılgan, romantik, sevdalı izleyicileri taraftarlar; onları müşteriye dönüştürenler; yeni dünya düzeninin spor imparatorluğu labirentinin nasıl kurulduğu ve bu imparatorluğun küresel bağımlılık gösteren yapısı, İnal’ın bu çalışmasının asıl çerçevesini oluşturuyor.

Konuya dair çalışmaların azlığı düşünüldüğünde, kitabın, günümüzde egemen sınıfın ideolojik ve kültürel araçlarından biri haline gelen sporun, gün geçtikçe insani ve paylaşıma dönük özelliklerini nasıl yitirdiğini gösterdiğini ve böylece önemli bir boşluğu doldurduğunu söyleyebiliriz.

  • Künye: Rahşan İnal – Küreselleşme ve Spor, Evrensel Yayınları, spor, 184 sayfa

Güney Özkılınç (haz.) – Sinemanın Güney’i (2014)

Yılmaz Güney sinemasının gelişip serpildiği Yeşilçam, Adana ve Çukurova’dan, yolu Güney’le kesişmiş pek çok ismin anı ve tanıklıkları, bu önemli kitapta…

Güney Özkılınç’ın, Çukurova ve Adana’da, Güney’in bölge insanı üzerinde bıraktığı izleri sürmesiyle de ilgi çeken kitabında, ünlü yönetmenin kimi fotoğraf ve mektupları da ilk kez yayınlanıyor.

  • Künye: Kolektif – Sinemanın Güney’i, hazırlayan: Güney Özkılınç, Evrensel Yayınları

Esra Ercan Bilgiç – Vatan, Millet, Reyting (2008)

Esra Ercan Bilgiç ‘Vatan, Millet, Reyting’te, televizyon haberlerindeki milliyetçiliği inceliyor.

Hollandalı dilbilimci Teun A. Van Dijk’ın haber söylemi kuramından yola çıkan Bilgiç, Abdullah Öcalan’ın Kenya’da yakalanışından İmralı’ya getirilişne uzanan süreçte, çok izlenen kanalların ana haber bültenlerini inceliyor.

Kitabın ilgi çeken noktası, Bilgiç’in, Öcalan’ın yakalanması sürecinde, haber bültenleri kullanılan “biz” ve “öteki” arasındaki ayrımın nasıl derinleştirildiğini; üyesi olunmaya çalışılan Avrupalılığın haberlerde nasıl genelleştirilmiş bir “kötülük”, “terörist yakınlığı” ve “Türk düşmanlığı” söylemiyle sunulduğunu gözler önüne sermesi.

  • Künye: Esra Ercan Bilgiç – Vatan, Millet, Reyting, Evrensel Yayınları, medya çalışmaları, 103 sayfa

Ahmet Say – Müzik Nedir, Nasıl Bir Sanattır? (2008)

Ahmet Say kapsamlı çalışması ‘Müzik Nedir, Nasıl Bir Sanattır?’da, müzik sanatının temel bilgilerini rahat okunan bir dille anlatıyor.

Yazarının “Halk kitabı” olarak tanımladığı çalışma, müzik bilgisini geliştirmek isteyen okurlar için rehber bir eser olmayı amaçlıyor.

Kitapta, müziğin ne olduğundan müziğin malzemelerine; müziğin rönesans, barok, klasik, romantik ve modern dönemlerinden Türkiye’de çoksesli müziğe; caz müziğinden halk müziğine kadar birçok konu bulunuyor.

Kitap, müzik bilgisini geliştirmek isteyenlere ziyadesiyle hitap edebilecek nitelikte.

  • Künye: Ahmet Say – Müzik Nedir, Nasıl Bir Sanattır?, Evrensel Yayınları, müzik, 264 sayfa

Kolektif – Seyfi Turan Şiiri (2014)

2009’da 23 Nisan Çocuk Bayramı’nda polis dipçiğiyle komaya giren 14 yaşındaki Seyfi Turan için 106 şiir insanının katkıda bulunduğu bir şiir.

“diyarbakır’ın kayıp çocuğuyum / her şeyin tükendiği bir yerdeyim” dizesiyle başlayan şiirin Almancadan Arapçaya, Ermeniceden Farsçaya ve Kürtçeye tam 12 dile çevirisi de bu kitapta bulunuyor.

  • Künye: Kolektif – Seyfi Turan Şiiri, hazırlayan: Fergun Özelli ve Orhan Alkaya, Evrensel Yayınları

Ataol Behramoğlu – Nâzım Hikmet: “Tabu ve Efsane” (2008)

Ataol Behramoğlu, Türkiye şiirinin devrimci siması Nâzım Hikmet’in şiirini, tiyatrosunu ve kişiliğini inceliyor.

Kitapta, Nâzım’ın şiirlerinde biçim özelliklerinden şairin modern Türkiye şiiri üzerindeki etkilerine; Nâzım Hikmet’in düşünce dünyasından dünya şiirinin önemli isimleriyle ilişkilerine ve bir tabu olmasından önüne geçilemez bir efsane haline gelişine kadar birçok konu yer alıyor.

Kitapta ayrıca, Nâzım Hikmet üzerine yazılmış şiirler ve yurt dışında kendisi hakkında kaleme alınmış yazılar da yer alıyor.

Behramoğlu böylece, başta şair Pablo Neruda’nın Nâzım Hikmet için yazdığı şiir ile Yunanistanlı şair Yannis Ritsos’un Nâzım Hikmet’i anlattığı yazıyı da barındıran kapsamlı bir çalışmaya imza atmış.

Kitap, Nâzım Hikmet’in kişiliğini anlattığı kadar, yaratıcılığındaki evrensel niteliklerin altını çizmesiyle de ilgi çekiyor.

  • Künye: Ataol Behramoğlu – Nâzım Hikmet: “Tabu ve Efsane”, Evrensel Yayınları, inceleme, 216 sayfa

Nikolay Alekseyeviç Nekrasov – Yalnız Taşlar Ağlamıyor Burda (2008)

Lirik şiirleriyle ilgi çeken Nikolay Alekseyeviç Nekrasov, 19. yüzyıl Rusya’sının önemli şairlerinden. Kitapta yer alan ‘Savaş Anneleri’nden bir alıntı:

“Baktıkça savaşın korkunçluğuna

Her yeni kurban alışında bir çarpışmanın

Ne dostlardır acıdığım, ne asker dulları,

Ne de kendisi ölen kahramanın…

Ah, kadın bulur bir avuntu gönlüne,

Ve en iyi dost unutur dostunu;

Yapayalnız bir yürek var ki bir yerde ama,

Unutmaz girinceye dek mezara!

Biz ikiyüzlülerin günlük işleri

Ve onca bayağı, sıradan şeyler arasında

Baktım göz ucuyla şu dünyada birilerinin

Yürekten süzülen kutsal gözyaşlarına

Gözyaşlarına yoksul annelerin! (…)”

  • Künye: Nikolay Alekseyeviç Nekrasov – Yalnız Taşlar Ağlamıyor Burda, çeviren: Arif Berberoğlu, Evrensel Yayınları, şiir, 96 sayfa

L. Ostrover – Fırtına Kuşları (2014)

On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında, Çarlık Rusya’sında iktidara kafa tutan işçilerin cesaret dolu mücadelesi.

Romanın dört karakterinin en önemlisi olan Pyotr Alekseyev, dünya tarihini yeni baştan şekillendirecek Ekim Devrimi’nin habercisi olarak, arkadaşlarıyla birlikte Çarlığa karşı amansız bir savaşa girişir.

  • Künye: L. Ostrover – Fırtına Kuşları, çeviren: Özgür Metin Demirel, Evrensel Yayınları