Imre Kertész – Dosya K. (2010)

Macar yazar Imre Kertész’le yapılmış söyleşilerden oluşan ‘Dosya K.’, yazarın derli toplu bir biyografisi olarak da düşünülebilir.

2002 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Kertész’i, bilhassa başyapıtı sayılan ‘Kadersizlik’ ile biliriz.

Bu romanını on yılda yazmış olan yazarın diğer ünlü yapıtları da, ağırlıklı olarak Yahudi soykırımını konu edinir.

Kertész’in dostu ve editörü Zoltan Hafner’la 2003-2004 yılları arasında yaptığı konuşmalardan oluşan elimizdeki kitap, yazarın çocukluğu ve gençliğine dair anekdotları, Yahudi kimliği yüzünden çektiği acıları, toplama kampı deneyimlerini ve yazarlık yaklaşımını okurlara sunmasıyla dikkat çekiyor.

  • Künye: Imre Kertész – Dosya K., çeviren: Gün Benderli, Can Yayınları, söyleşi, 183 sayfa

György Dragoman – Beyaz Şah (2010)

György Dragoman ‘Beyaz Şah’ta, 1980’lerin Romanyası’nda geçen trajik bir çocukluğun hikâyesini anlatıyor.

Romanın başkahramanı on bir yaşındaki Cata’nın hayatının en zor yılı, babasının Tuna Kanalı’na çalışma kampına götürüldüğü gün ile onu tekrar görebildiği güne kadarki zaman aralığını kapsıyor.

Yazar, 80’li yıllarda Transilvanya ve Romanya’da yaşananlara, Cata’nın gözünden yansıyan kimi eğlenceli kimi hüzünlü hikâyeler aracılığıyla bakıyor.

Bu durum, kurgunun absürd, aynı zamanda akıcı olmasını sağlayan başlıca hususlardan.

Babası kendisinden alınan Cata, aile üyelerinin babanın eksikliği konusunda söylediği yalanları da birer birer ortaya çıkaracaktır.

Bu olaydan sonra birdenbire yetişkin olmaya başladığını fark eden ama inatla yetişkin dünyasının umutsuzluğuna kapılmayan Cata, her şeye rağmen, çocukluğun saf iyimserliğini de korumaya çalışacaktır.

  • Künye: György Dragoman – Beyaz Şah, çeviren: Gün Benderli, Yapı Kredi Yayınları, roman, 198 sayfa

László Krasznahorkai – Savaş ve Savaş (2014)

  • SAVAŞ VE SAVAŞ, László Krasznahorkai, çeviren: Gün Benderli, Can Yayınları, roman, 317 sayfa

László Krasznahorkai ‘Savaş ve Savaş’ta, rutin arşivcilik işleriyle uğraşan Korin’in gizemli bir belgeye ulaştıktan sonra koyulduğu uzun ve heyecan dolu yolculuğunu anlatıyor. Küçük bir kasabada arşivcilik yapan Korin, sıradan bir hayat sürmektedir. Günün birinde arşivde, korkunç bir savaştan kurtulmaya çalışırken daha feci bir savaşla karşı karşıya gelen dört arkadaşa dair bir elyazmasına ulaşır. Korin bu hikâyeyi internete yükleyerek tüm dünyaya yaymak ister ve bunun için de New York’a gitmeye karar verir. Fakat bu yolculuk, zorlukları ve tehlikeleriyle Korin’in asla tahmin edemeyeceği maceraları da beraberinde getirecektir.