Alek Popov – Köpekler Alçaktan Uçar (2009)

‘Köpekler Alçaktan Uçar’, Bulgaristan’dan yola çıkarak Amerika’ya giden iki kardeşin ilginç hikâyesini anlatıyor.

İki kardeşin matematik profesörü olan babaları, uzun yıllar önce ölmüştür.

Babalarından geriye, kül dolu siyah bir kutudan başka bir şey kalmamıştır.

Bulgaristan’dan Amerika’ya göç ederek burada şanslarını deneyen kardeşlerden biri başarılı bir borsacı, diğeri de köpek gezdiricisi olur.

İkisinin de hayatı, sıradan bir şekilde geçerken, günün birinde her şey altüst olur.

Zira babalarının geri dönen ruhu, hayatlarını düşünemeyecekleri bir biçimde değiştirecektir.

  • Künye: Alek Popov – Köpekler Alçaktan Uçar, çeviren: Hasine Şen, Özgür Yayınları, roman, 351 sayfa

Georgi Gospodinov – Doğal Roman (2018)

Bizde kısa süre önce ‘Hüznün Fiziği’ adlı muhteşem romanı yayınlanan Bulgar edebiyatçı Georgi Gospodinov, şimdi ilk romanı olan ‘Doğal Roman’ın yeni basımı ile yeniden karşımızda.

Gospodinov burada, kitabın adından da anlaşılabileceği gibi, “yüksek edebiyatın” “asil” ve “yüksek” konularından ziyade tuvaletlerden bitkilerin üreme biçimlerine ve oradan gündelik hayatın sıradan ayrıntılarına, tümüyle doğal olan konuların üzerinden ilerliyor.

Roman, anlatıcısı olan adamın eşinden ayrılmasıyla başlar.

Kahramanımız bu süreçte yaşadığı şoku atlatmak için hayat üzerine düşünmeye başlar.

Fakat bir süre sonra anlatı, asıl amacından sapmaya başlayarak tuvaletin tarihi, sinekler, arılar ve bir deli bahçıvanın hikâyesine doğru yol almaya başlar ve böylece çağdaş Bulgaristan’a dair keyifle okunacak bir anlatıya dönüşür.

Gospodinov’un “Sineğin bakışını anımsatan çokyönlü bir roman. Ve onun gibi, ayrıntılarla, sıradan gözün görmediği küçücük şeylerle dolu bir roman.” ve “Kendi hayatımızı anlatmanın imkânsızlığı hakkında bir kitap.” şeklinde tanımladığı bu muzip romanı, iç içe geçmiş kurmaca katmanlarıyla dikkat çekiyor.

Kitaptan iki alıntı:

“İsimler, isimlendirilmiş olanı kendileri yaratır. Sadece alegorilerle konuşmalıyız.”

“Tuvalet gözetlenmeyen tek umumi yerdir. Hükümetin mevcut olmadığı tek gerçek ütopya, herkes eşit ve içeriye girme amacını gerçekleştirme kılıfı altında istediği her şeyi yapabiliyor. Cezasız kalacağın kesin. Bu duyguyu sadece tabutta veya tuvalette hissedebilirsin.”

Künye: Georgi Gospodinov – Doğal Roman, çeviren: Hasine Şen Karadeniz, Metis Yayınları, roman, 152 sayfa, 2018

Georgi Gospodinov – Hüznün Fiziği (2017)

Bulgaristan’ın en çok yabancı dillere çevrilen yazarlarından Georgi Gospodinov’dan güçlü bir labirent roman.

“Ben geçmiş satın alan bir kişiyim. Öykü tüccarı. Başkaları çay, kişniş, çek senet, altın saat, toprak ticareti yapar. Ben geziyorum ve toptan geçmiş satın alıyorum.” diyen romanın anlatıcısı, başkalarının zihinlerine nüfuz ederek onların yaşadıklarını yaşayabilme gibi bir yeteneğe sahip.

Bu teknikle ilerleyen roman, Yunan mitolojisindeki Minotorlar efsanesini de kurguya yedirerek Bulgaristan’ın 1. Dünya Savaşı’ndan bugününe uzanıyor.

Hikâyeler arasındaki hızlı geçişler, yazarın kendine has üslubu ve Bulgaristan’ın özgün tarihinden detaylar, romanı akıcı kılan hususların başında geliyor.

Yeraltı dehlizlerinde, insan ruhunun derinliklerinde yol alan romanın, Jan Michalski Edebiyat Ödülü’nü kazandığını da belirtelim.

  • Künye: Georgi Gospodinov – Hüznün Fiziği, çeviren: Hasine Şen Karadeniz, Metis Yayınları, roman, 272 sayfa