Kolektif – Fotoğrafla Diyalog (2021)

Her fotoğrafçının, fotoğrafçı adayının, daha da ötesi fotoğrafla ilgilenen her okurun muhakkak edinmesi gereken bir çalışma.

Bir başucu kitabı işlevi görecek ‘Fotoğrafla Diyalog’, 20, yüzyılda fotoğraf alanına yön vermiş pek çok isimle yapılan söyleşilere yer veriyor.

Robert Capa’dan André Kertész’e, Henri Cartier-Bresson’dan Man Ray’e, fotoğrafçılığın dönüm noktası diyebileceğimiz yirmi isim hem fotoğrafçılık konusundaki görüşlerini hem bu işi veya sanatı icra ederken karşılaştıkları zorlukları anlatıyor hem de fotoğraf çekmek isteyenlere önerilerde bulunuyor.

Kitap bu yönüyle kapsamlı bir kaynak olduğu kadar, buradaki tarihi figürlerin deneyimlerini ilk ağızdan aktarmasıyla aynı zamanda kişisel bir anlatı.

Kitaba söyleşileriyle katılmış diğer isimler ise şöyle: Paul Strand, Eliot Porter, Cecil Beaton, Brassaï, Jacques Henri-Lartigue, George Rodger, Robert Doisneau, Herbert Bayer, Henry Holmes Smith, Helmut Gernsheim, Brett Weston, Manuel Alvarez Bravo, W. Eugene Smith, Laura Gilpin, Wynn Bullock, Minor White, Beaumont Newhall ve Ansel Adams.

  • Künye: Kolektif – Fotoğrafla Diyalog, çeviren: Ayça Göçmen, Espas Yayınları, fotoğraf, 448 sayfa, 2021

Pierre Assouline – Henri Cartier-Bresson (2019)

Pierrre Assouline’in bu şahane eseri, 20. yüzyıl fotoğrafçılığına yön vermiş Henri Cartier-Bresson’un kapsamlı bir biyografisi.

Kitap, Cartier-Bresson’un hayatının dönüm noktalarını kayıt altına alıyor:

  • Fransa’nın zengin ailelerinden birinin çocuğu olarak dünyaya gelişi,
  • Ustası Andre Lhote’den aldığı resim dersleri,
  • Paris’in sürrealist ortamlarındaki günleri,
  • Afrika’nın derinliklerinden Meksika’ya ve Amerika’ya uzanan günleri,
  • Ünlü yönetmen Jean Renoir’a asistanlık yapması,
  • İspanya İç Savaşında film çekmesi,
  • Dünya Savaşı’nda Fransız Ordusunda görev yapışı,
  • Dünya Savaşı’nda esir düşüp üç defa Nazi kamplarından kaçmayı deneyip sonuncusunda başarması,
  • 1947’de efsanevi MAGNUM ajansının kuruluş sürecine katılması,
  • 1952 yılında ünlü “Karar Anı” makalesini yazması,
  • Foto muhabiri olarak tanıklık ettiği toplumsal olaylar ve savaşlar,
  • Ve bunun gibi çarpıcı ayrıntılar yer alıyor.

Görüldüğü gibi Cartier-Bresson, tanık oldukları ve yapıp ettikleriyle, daha da önemlisi anti-faşist ve anarşist kimliğiyle de dolu dolu yaşamasıyla “Yüzyılın gözü” tabirini fazlasıyla hak eden bir isim.

Assouline de, bu büyük ismin fırtınalı ve çelişkilerle örülü hayatını bir baştan diğer başa kat ediyor.

Cartier-Bresson’a kulak veriyoruz:

“Fotoğraf, benim için bir anı ve o anın sonsuzluğunu yakalayan sürekli bir görsel ilginin anlık dürtüsüdür. Bununla birlikte çizim ise grafolojisiyle o andan itibaren bilincimizin yakaladığı şeyi işler. Fotoğraf, ani bir harekettir; çizim ise meditasyondur.”

“Şu dünyada bir karar anı olmayan hiçbir şey yoktur ve iyi kotarılmış bir başyapıt, böyle bir anın ayırdına varabilmek ve onu ele geçirmek demektir. Eğer durumların devinimi içinde o anı kaçırırsanız, onu yeniden bulabilmek veya farkına varabilmek için şansınız olmayabilir.”

“Röportaj bir sorunu anlatmak, bir olayı veya izlenimleri saptamak üzere sırasıyla kafanın, gözün ve kalbin işlemesidir”

“Fotoğraf çekmek —eş zamanlı olarak ve saniyenin bir kesri içinde— hem olayın hem de ona anlam veren görsel biçimlerin farkına varmaktır”

“Amaç olayları biriktirmek değildir, olayların tek başlarına hiçbir önemi yoktur. Önemli olan onların içinden seçim yapabilmek, derinlerde gerçekle bağlantılı olduğu doğru olayı yakalayabilmektir. En küçük şey fotoğrafta büyük bir konu olabilir, en ufak insani ayrıntı ana fikre dönüşebilir.”

Künye: Pierre Assouline – Henri Cartier-Bresson, çeviren: Aylin Ünal, Espas Yayınları, biyografi, 414 sayfa, 2019