Hilmi Tezgör – Bir Plaktan İçeri (2025)

Hilmi Tezgör’ün ‘Bir Plaktan İçeri’ adlı kitabı, popüler müzik tarihinin farklı dönemlerinden seçilmiş on beş albümü merkeze alarak müzik ile kişisel ifade arasındaki bağı inceliyor. Yazar, tür ayrımı yapmadan seçtiği bu albümlerde müzisyenlerin iç dünyalarını, şarkı sözleri üzerinden yansıttıkları ruhsal süreçleri ve duygusal yoğunlukları ele alıyor. Albümler, yalnızca dönemlerinin müzikal estetiğini değil, aynı zamanda sanatçılarının yaşadığı içsel dönüşümleri de görünür kılıyor.

Kitapta incelenen albümler arasında Billie Holiday’in Lady In Satin’inden The Doors’un kendi adını taşıyan albümüne, John Lennon’un Plastic Ono Band’inden Joni Mitchell’ın Blue’suna, Nick Drake’in Pink Moon’undan Bob Marley & The Wailers’ın Exodus’una uzanan geniş bir yelpaze yer alıyor. Ayrıca Joy Division, Diamanda Galás, Hellhammer, Marillion, Patti Smith, Gil Scott-Heron, Leonard Cohen, Nick Cave ve Ozzy Osbourne gibi sanatçılar da bu seçkide yer buluyor.

Tezgör, her albümü yalnızca müzikal bir üretim olarak değil, sanatçının kendi yaşamı ve duygusal evreniyle kurduğu samimi bir ilişki olarak değerlendiriyor. Şarkı sözlerinin ne anlattığına, hangi duygularla yazıldığına ve hangi yüzleşmeleri içerdiğine odaklanıyor. Bu yaklaşımıyla ‘Bir Plaktan İçeri’, müziği bir anlatım biçimi olarak ele alan, kişisel olanın evrensel olana nasıl dönüştüğünü araştıran bir çalışma olarak öne çıkıyor.

  • Künye: Hilmi Tezgör – Bir Plaktan İçeri: Modern Müzik Tarihinden 15 “Kişisel” Albüm, Sanat Kritik Yayıncılık, müzik, 106 sayfa, 2025

Kolektif – İsyankâr Neşe (2015)

Her biri, Soysal’ın dünyasına farklı pencerelerden bakan önemli makaleler.

Kitap, Soysal’ın hayatını feminist tarih içinde konumlandıran biyografik metinlerin yanı sıra, yazarın romanlarını, hikâyelerini ve düzyazılarını konu edinen makalelere de yer veriyor.

Sevgi Soysal’da kadınlık durumu ve kadınlık bilincinden yazarlığın politik hallerine pek çok konu tartışıldığı kitap, bir nevi Sevgi Soysal okuma kılavuzu.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Seval Şahin, Funda Soysal, Ayşegül Yaraman, Veysel Öztürk, Meltem Ahıska, Reyhan Tutumlu, Tülin Ural, Çimen Günay-Erkol, Fatih Altuğ, Zeynep Uysal, Didem Ardalı Büyükarman, Devrim Dirlikyapan, Sevda Başlı, Sibel Kır, Pelin Aslan Ayar, Hülya Bulut, Birgül Oğuz, Pelin Başcı, Ayşe Sibel Erol, Arzuhan Birvar, Jale Özata Dirlikyapan, Sennur Sezer, Adnan Binyazar, Adnan Özyalçıner, Deniz Kandiyoti, Ebru Aykut, Necmiye Alpay, Hilmi Tezgör, Tamer Kütükçü ve Said Çangır.

  • Künye: Kolektif – İsyankâr Neşe, hazırlayan: Seval Şahin ve İpek Şahbenderoğlu, İletişim Yayınları

Hilmi Tezgör – “Bin Atlı Akınlarda Çocuklar” (2013)

Hilmi Tezgör elimizdeki nitelikli çalışmasında, 1929-2005 zaman aralığında ortaokul Türkçe ders kitaplarında yer almış şiirleri inceliyor.

Çalışma, söz konusu ders kitaplarında yer almış şiirleri ele aldığı gibi, Türk şiirinin geçirmiş olduğu evrelerle biçim ve içerikte ortaya çıkan yenilikleri saptamaya koyuluyor.

Türkçe eğitimin geçirdiği dönüşümlerle kitabına başlayan Tezgör, ardından Türkçe ve edebiyat öğretiminin genel amaç ve işlevlerini irdeliyor; bir edebi tür olarak şiiri, Türk şiirindeki akımları, öne çıkan şairleri ve şiirin Cumhuriyet’ten günümüze ders kitaplarında kendine nasıl yer bulduğunu araştırıyor.

Künye: Hilmi Tezgör – “Bin Atlı Akınlarda Çocuklar”, İletişim Yayınları, inceleme, 208 sayfa

Hilmi Tezgör (der.) – “Korkuyu Beklerken” Gelenler (2011)

  • “KORKUYU BEKLERKEN” GELENLER, derleyen: Hilmi Tezgör, İletişim Yayınları, inceleme, 271 sayfa

 

‘Korkuyu Beklerken’, Oğuz Atay’ın tek öykü kitabı. 1975’te yayımlanan ve Türkiye edebiyatında yeni bir dönemi başlatan bu kitap, Atay’ın okurlarıyla kurduğu özel ilişkinin önemli bir aşamasını oluşturuyor. Yalnız bu kitabın yoğun bir ilgiyle karşılanışı, 1980’lerin ikinci yarısından itibaren Atay’ın toplu eserlerinin yeniden yayımlanmasıyla oldu. İşte elimizdeki “‘Korkuyu Beklerken” Gelenler’, Atay öyküleri üzerine kaleme alınmış yazılardan oluşuyor. Buradaki makaleler, aydın eleştirisi, ironi, birey, beden temsili, varoluş krizi ve Türkiye’deki erkeklik durumu gibi, Oğuz Atay’ın öykülerinde yer almış birçok temayı analiz ediyor.