Kolektif – “Biz Erkekler” (2025)

“Biz Erkekler” adlı bu önemli derleme, modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan itibaren şekillenen siyasi, düşünsel ve edebi arenada üretilen erkeklik anlatılarını derinlemesine inceleyerek, ülkenin kimlik inşası sürecine farklı bir perspektiften bakmamızı sağlıyor. Kitap, Türkiye’nin modernleşme projesinin farklı ideolojik kanallarında yer alan önemli figürlerin –Kemalist modernleşmenin “yeni adam” idealini savunan yazarlardan İslâmcı düşüncenin önde gelen isimlerine, ırkçı-militarist milliyetçi çevrelerden “erkeklikten muaf” olduklarını iddia eden sol düşünürlere kadar geniş bir yelpazede–  nasıl farklı erkeklik imgeleri inşa ettiklerini titizlikle analiz ediyor.

Kemalist modernleşmenin “yeni adam” figürünü idealize eden Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Peyami Safa, Ahmet Ağaoğlu ve İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu gibi yazarların eserlerinde, modern, Batılı değerlerle uyumlu, aktif ve idealize edilmiş bir erkeklik portresi çizilirken; Necip Fazıl Kısakürek, Nurettin Topçu ve İsmet Özel gibi İslâmcı düşünürlerin metinlerinde ise geleneksel değerlere bağlı, manevi derinliği olan ve İslami kimliği ön planda tutan bir erkeklik anlayışı öne sürülüyor. Ömer Seyfettin, Nihal Atsız ve Esat Mahmut Karakurt gibi ırkçı-militarist milliyetçilerin eserlerinde ise kahramanlık, savaşçılık ve ulusal ideallere bağlılık gibi vurgularla şekillenen, sert ve otoriter bir erkeklik imgesi belirginleşiyor. Şaşırtıcı bir şekilde, Şefik Hüsnü, Zekeriya Sertel ve Hikmet Kıvılcımlı gibi sol düşünürlerin, en azından söylemsel düzeyde, geleneksel erkeklik rollerinden ve beklentilerinden uzaklaşma ve “erkeklikten muaf” bir kimlik inşa etme çabaları da bu derlemede inceleniyor.

“Biz Erkekler”, sadece farklı ideolojilerin nasıl farklı erkeklik temsilleri yarattığını göstermekle kalmıyor, aynı zamanda bu temsillerin modern Türkiye’nin siyasi ve kültürel manzarasını nasıl şekillendirdiğini de anlamamıza yardımcı oluyor. Bu zihin açıcı derleme, okuyucuyu farklı düşünce dünyalarına doğru bir keşif yolculuğuna çıkarırken, edebiyat, siyaset ve düşünce arasındaki karmaşık ilişkiyi de gözler önüne seriyor. Farklı ideolojilerin penceresinden sunulan erkeklik anlatılarının karşılaştırılması, modern Türkiye’nin kimlik arayışının ve toplumsal dinamiklerinin daha derinlemesine anlaşılmasına katkıda bulunuyor. Bu nedenle, “Biz Erkekler”, modern Türkiye’nin düşünce tarihine ilgi duyan herkes için okunması ve üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir kaynak niteliği taşıyor.

Aylin Özman, Selin Akyüz ve Gülşen Seven’in hazırladığı derlemede ayrıca Alev Çınar ile Beyza Çubukçu, Sercan Çınar, Aslı Çırakman, Ayşe Durakbaşa, Özlem Duva Kaya, Funda Gençoğlu, Murat Göç, Çimen Günay Erkol, Feyda Sayan Cengiz, İnci Özkan Kerestecioğlu, Nurseli Yeşim Sünbüloğlu, H. Bahadır Türk, Aslı Yazıcı Yakın ile Meriç Kükrer ve Sinan Yıldırmaz’ın yazıları yer aldı.

  • Künye: Kolektif – “Biz Erkekler”: Türkiye’de Siyaset, Düşünce ve Edebiyatta Erkeklik Anlatıları, derleyen: Aylin Özman, Selin Akyüz, Gülşen Seven, İletişim Yayınları, inceleme, 358 sayfa, 2025

Guy Standing – Prekarya Bildirgesi: Hakların Kısılmasından Yurttaşlığa (2017)

Bilindiği gibi prekarya, sınırsız şekilde esnekleşmiş, sürekli değişen, başka bir deyişle düzenli olarak düzensiz işlerde çalışan kesimleri anlatan bir kavram.

Bu kesimi “çalışan yoksullar” veya “güvencesiz işçiler” olarak tanımlayanlar da var.

1975-2006 arasında Dünya Çalışma Örgütü’nde (ILO) çalışan ve 2013’ten beri Londra Üniversitesi Doğu ve Afrika Araştırmaları Okulu’nda (SOAS) öğretim üyesi olan Guy Standing ise, bu sınıfı “Yeni tehlikeli sınıf” olarak tanımlıyor.

Standing, daha önce yayımlanan ‘Prekarya’ adlı kitabında da, küreselleşme sürecinin yarattığı bir sonuç olan prekaryanın oluşumunu ve tabi olduğu sömürü mekanizmalarını kapsamlı bir şekilde tasvir etmişti.

Yazarın bir manifesto olarak okunabilecek elimizdeki çalışması ise, bir siyasi hareketin temeli olabilecek prekarya için gündem oluşturmayı ve yazarın daha önceki kitabına gelen tepkileri yanıtlamayı amaçlıyor.

Kitapta, ekonomik krizin prekarya üzerindeki sonuçları ve faydacı demokrasiye bir alternatif oluşturmak için neden bir Prekarya Bildirgesi’ne ihtiyaç duyulduğu tartışılıyor.

Kitabın ikinci bölümünde ise, Bildirge’ye temel oluşturabilecek yirmi dokuz madde sunuluyor.

Bu maddelerden bazıları ise şöyle:

  • Çalışmayı üretici ve yeniden üretici bir etkinlik olarak yeniden tanımlayın
  • İşçi istatistiklerini yeniden düzenleyin
  • İşe alma süreçlerini basitleştirin
  • Esnek emeği düzenleyin
  • Örgütlenme özgürlüğünü geliştirin
  • Mesleki toplulukları yeniden inşa edin
  • Sınıf temelli göç politikasını durdurun
  • Adil yargı hakkını herkese sağlayın
  • Yoksulluk tuzaklarını ve güvencesizlik tuzağını ortadan kaldırın
  • Sosyal yardım değerlendirme sistemlerini ateşe verin
  • Engellileri şeytanlaştırmaktan vazgeçin
  • İstihdama dayalı refaha hemen şimdi son verin!
  • Günlük kredileri ve öğrenim kredilerini düzenleyin
  • Finansal bilgi ve danışmanlık hakkını tesis edin
  • Eğitimi meta olmaktan çıkarın

Künye: Guy Standing – Prekarya Bildirgesi: Hakların Kısılmasından Yurttaşlığa, çeviren: Senem Demiralp ve Sercan Çınar, İletişim Yayınları, siyaset, 392 sayfa