Varşova’daki Nazi işgalinin yanı sıra Sovyetlerin ülkesi Polonya’ya yönelik baskılarını da bizzat deneyimlemiş büyük şair ve denemeci Czeslaw Milosz’tan diktatörlüklerin, totaliterliğin altında inim inim inleyen insanlığa bir ağıt.
1953’te yayımlanan kitabın konusu, ağırlıklı olarak komünizmin düşüncelerin ifade edilmesi üzerindeki baskıcı tutumu ve bunun ardında entelektüel dünyada yaşanan çölleşme.
Fakat kitabı yalnızca bundan ibaret görmek, onun sahip olduğu evrensel ve çağlar üstü niteliği basite indirgemek olur.
‘Tutsak Edilmiş Akıl’, güncelliğini halen koruyan ve dünya üzerinde baskıcı yönetimler var oldukça da etkili kalacak bir metin.
Kitap, baskıcı iktidarların aklı neden ele geçirmeye ihtiyaç duyduklarını, zamanla bunda hangi araç ve yöntemleri kullanarak başarılı olduklarını ve buna karşı ruhumuzu ve aklımızı nasıl koruyabileceğimizi anlamak için iyi bir fırsat.
Kitaptan bir alıntı:
“Tek bir şey biliyorum: Eğer arkadaşım, zaferin tatlı meyvelerini yiyecekse, yerküre uzun yüzyıllar için planlı şekilde imar edilecekse, o güne kadar yaşayacaklara yazık. Şimdi yataklarında uyuyorlar ya da aptal eğlencelere veriyorlar kendilerini ve gerçekten her bir eylemleriyle yok oluşa hizmet etmeye uğraşıyorlar.”
Milosz, karamsar bir tablo çiziyor görünse de, iyinin nihayetinde kazanacağına duyduğu derin inançla bize de muazzam bir ümit aşılıyor.
- Künye: Czeslaw Milosz – Tutsak Edilmiş Akıl, çeviren: Osman Fırat Baş, MonoKL Yayınları, anlatı, 240 sayfa

