Kolektif – “Türkçenin Dudaklarısın Sen Şair ve Editör Enver Ercan…” (2014)

Şair, editör ve yayıncı Enver Ercan için, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde düzenlenmiş sempozyuma sunulan bildiriler ile Ercan’la yapılmış söyleşiler.

Aralarında Doğan Hızlan, Handan İnci, Haydar Ergülen, Metin Celâl, küçük İskender, Selim İleri, Veysel Çolak, Sennur Sezer ve Metin Cengiz’in bulunduğu katılımcılar, Ercan’ın bir şair ve editör olarak portresini sunuyor.

  • Künye: Kolektif – “Türkçenin Dudaklarısın Sen Şair ve Editör Enver Ercan…”, Yasakmeyve Yayınları

Osman Olmuş – Kuduruk Kalpler Malikânesi (2008)

‘Vişne Çürüğü Aşklar’ ve ‘Pan Flüt Çetesi’ Osman Olmuş’un daha önce yayımlanmış şiir kitapları.

Şair, son kitabı ‘Kuduruk Kalpler Malikânesi’nde ise, şiirlerini on üç güzergâhta meraklısına sunuyor.

Kitapta yer alan ‘Hepimizin İnceldiği Yer’ isimli şiirden bir alıntı:

“hiç kimseyle geçinemedim. Geçinmedim

geçimsizlik üzerine kurdum bu hayatı ben

en baştan! küçücük şeylere taktım hep

takıldım! takıldığım yerlerde kaldım. Ufaldım

unufak! parçalandım. kendime: bir başkası

bir başkasınaysa yüzüme astığım bir çerçeveydim

ya hep bir şey eksik kaldı ya da herşey kontrast!

ne o içimdeki küçük ‘ben’leri büyütebildim

ne de o mâlum çerçeveyi doldurabildim (…)”

  • Künye: Osman Olmuş – Kuduruk Kalpler Malikânesi, Yasakmeyve Yayınları, şiir, 78 sayfa

Arzu Demir – Asıl Suret ve Bahçedekiler (2014)

Şiirden yola çıkıp öyküye, oradan romana uzanan Arzu Demir, şimdi dönüp yeniden şiirin sularına demir atıyor.

Demir buradaki şiirlerinde, “ölümü / sicim sicim örüyor / ayaklarımıza bağlıyoruz âdemden beri”, “göğü kutsasa da sığındığım söz / yine de sakardır dil” ve “ırkımın alnıma dokuduğu kaderin / içinden geçiyorum ki derin bir ahtır” diyor.

  • Künye: Arzu Demir – Asıl Suret ve Bahçedekiler, Yasakmeyve Yayınları

Türkân Yeşilyurt – Hilmi Yavuz’un Şiirlerinde Geleneğin Yeniden Üretimi (2014)

Metinlerarası ilişkiler bağlamında, Yavuz’un yapıtlarının gelenekle ilişkisi.

Yavuz’un 14 yapıtını, ayrıca şiirlerinin yanı sıra yazılarını da inceleyen Yeşilyurt, şairi besleyen kaynaklara iniyor, Yavuz’un gelenek anlayışının ne olduğunu ve gelenekçi bir şairin geçmişle nasıl ilişki kurduğunu tartışıyor.

  • Künye: Türkân Yeşilyurt – Hilmi Yavuz’un Şiirlerinde Geleneğin Yeniden Üretimi, Yasakmeyve Yayınları

İlhan Sami Çomak – Kedilerin Yazdığı İlahi (2014)

Türkçenin yanı sıra anadili Kürtçe ile de şiirler yazmış İlhan Çomak, iki dilli bir şair.

İki dilliliğin bir avantajı, dil kadar imgeleri de beslemesi.

Çomak’ta, tam da bu anlamda bir bireşim görülüyor diyebiliriz.

Çomak, “Ayrılığın ilk sebebi kavuşmaya alışmakmış” ve “Çünkü gözden düşmek en çok Kürtçe yaralar insanı.” diyor.

  • Künye: İlhan Sami Çomak – Kedilerin Yazdığı İlahi, Yasakmeyve Yayınları

Halim Yazıcı – Beyaz Caz Sokağı (2014)

‘Beyaz Caz Sokağı’, şiirleri imge bolluğu ve yalınlıklarıyla öne çıkan, şu ana kadar pek çok ödül kazanmış Halim Yazıcı’nın toplu şiirlerinin ilk cildi.

Yazıcı’nın ilk baskısı 1982’de yapılan ‘O Güzel Narin Gelin’ kitabında yer alan ‘Gözeneklerine Yüreğimin’ isimli şiiri şöyle:

“senin şiirini yazmak istiyorum yuntdağı

oynakça bakırçay’a göz kırpışını

kekik saklı gözkapaklarının şiirini

 

senin şiirini yazmak istiyorum balık ağı

katil gözlerini senin

denizler buğusu mekik oynamasının şiirini

ey kalbimin deli kendisi

senin şiirini söylemek istemiyorum

yaklaştıkça uzaklaşıyorum

çünkü gözeneklerine yüreğimin.”

  • Künye: Halim Yazıcı – Beyaz Caz Sokağı, Yasakmeyve Yayınları, şiir, 438 sayfa

Cihan Oğuz – Mehteran Bölüğüyle Enternasyonal (2014)

Gazeteci Cihan Oğuz’un, şiir kitaplarının yanı sıra, eleştiri ve deneme çalışmaları da bulunuyor.

Oğuz, ‘Mehteran Bölüğüyle Enternasyonal’de de, yeni şiirlerini okurlarıyla paylaşıyor.

“Daha dün ıssızda bin çocuğa bin kurşun sıkan çakallar

Şimdi bayrak töreniyle Che şapkası giymek için kuyrukta” diyen Oğuz, üç kuşağın değerlerini, umutlarını ve yenilgilerini aynı durakta bir araya getiriyor.

Kitaba adını veren şiirden bir alıntı:

“(…) Sıradaki gelsin, hayır hayır, bir adım daha arkadaki

İstanbul’a kefen biçmeye nâzır tellâklar

Keselerle uğurlasın kendi kafesinde turist gibi yaşayan aylakları

 

Bizi bize o diye tanıtıp kandırdılar ya

Kimliksiz olmamız bu veçhile

Şimdi ne kadar konuşsak o kadar suskunuz

Kelimeler aslına rücû etmeye korkan birer orospu çocuğu

Her satıra zorla vesika etmişler masum halini (…)”

  • Künye: Cihan Oğuz – Mehteran Bölüğüyle Enternasyonal, Yasakmeyve Yayınları, şiir, 94 sayfa

Seçil Avcı – Gürültüde Uyuyan Çocuklar (2014)

‘Gürültüde Uyuyan Çocuklar’, Seçil Avcı’nın ilk kitabı. Kendisini kutluyoruz.

Avcı, kitaba adını veren şiirinde şöyle diyor:

“(…) bir bakışta tanıyamazsın beni

katliam değil, çatışma diye geçiyor

mürekkepli kesekâğıtlarında adım

toprağın örtmediği mezarlıklarım

eteği yırtık bir küçük kadındım

topraktan önce üç çocuk öldüm

-hava, ten ve deniz-

gazetelerde sayfa üçtüm

küçük bir kan lekesi

kanadı tutuşmuş kuşlardım

dökülmüştüm kaldırımınıza

sınıfta kaldığım yazıyordu her yanda

yanlış kıyafetle katılmıştım

cinayet karnavalınıza

 

Bana bakıp ortancaları sevmek

dört buçuktan beş olsaydı keşke (…)”

  • Künye: Seçil Avcı – Gürültüde Uyuyan Çocuklar, Yasakmeyve Yayınları, şiir, 53 sayfa

Sinan Karadeniz – Yomblues (2014)

  • YOMBLUES, Sinan Karadeniz, Yasakmeyve Yayınları, şiir, 53 sayfa

‘Yomblues’, daha önce farklı dergilerde şiirlerinin yanı sıra öyküleri de yayınlanmış Sinan Karadeniz’in ilk kitabı. Kendisini kutluyoruz. Karadeniz’in ‘simli tülün gözleri’ isimli şiirinden bir alıntı: “Seni izliyorum, duru notaların kıvrımlı inişinde / Her adımdan sonra manzarayı silip süpüren / Ellerin var ya ellerin yok böyle bir şey / Alıyor içine her ne var, dokuyor bütün uzamları / İnerek yeryüzüme // Harmanlayan parmaklarının alın teriyim ve güneş / Çalıyor büyük orkestrayı yakıcı gerçekliğiyle / Ellerin var ya ellerin yok böyle bir şey / Sürüyor kara toprağı renkli sesler üstüne / Kan ırmağın özümde (…)”

Göksel Aymaz – Nâzım Hikmet ve Memleket (2012)

  • NÂZIM HİKMET VE MEMLEKET, Göksel Aymaz, Yasakmeyve Yayınları, inceleme, 350 sayfa

 

Göksel Aymaz ‘Nâzım Hikmet ve Memleket’te, şair Nâzım Hikmet ve onun başyapıtı ‘Memleketimden İnsan Manzaraları’ aracılığıyla, sanat yapıtı üretiminin ve sanat yapıtı üreticisi olarak sanatçının üretiminin toplumsal koşullarını irdeliyor. Çalışmasını, kişilerin inançlarının, onları ne şekilde etkilediği fikri üzerine kuran Aymaz, söz konusu eseri incelerken, komünist dünya görüşünün Nâzım Hikmet’i nereye götürdüğünü araştırıyor. Aymaz bunu yaparken de, Pierre Bourdieu’nün “alan” sosyolojisi ile Plehanov, Lunaçarski, Lukacs, Adorno, Benjamin ve Eagleton gibi, Marksist kültür kuramcılarının fikirlerinden yararlanıyor.