Octavia Butler, tarihteki ilk siyahi kadın bilimkurgu yazarı.
Fakat bu, kendisini anlatacak yeterli bir tanımlama değil.
Butler’ın kalemi kuvvetliydi, muhalifti, hiyerarşiye ve iktidara baş kaldırmış, ırk ve cinsiyet eşitsizliğine tepki vermişti.
Bütün bu yönleriyle döneminin en önemli yazarlarından biri olan Butler, bu romanında, farklı zamanlara yolculuklar yapan başkahramanı Dana’nın hikâyesini anlatıyor.
Eşi Kevin ile yeni evlerine yerleşmeye hazırlanan Dana’nın midesi bulanmaya, başı dönmeye başlar.
Bu esnada Dana, kendisini yeşillikler içinde, bir nehir kenarında bulur.
Dana bu nehirde boğulmak üzere olan küçük Rufus’u kurtarır.
Bu, Dana’nın daha sonra defalarca yapacağı zaman yolculuklarından ilkidir.
Bundan sonra kahramanımız, Amerika’da kölelik düzeninin en sert şekilde sürdürüldüğü Maryland’in eski zamanlarına defalarca yolculuk yapacak, bu esnada büyük hayati tehlikeler atlatacak ve daha da önemlisi kölelik hakkında ve kendisiyle Rufus arasındaki kan bağı hakkında daha çok aydınlanacaktır.
Butler’ın zaman yolculuğu, fantezi ve tarihi kurgunun iç içe geçtiği bu klasikleşmiş yapıtı, bilimkurguda ve Afroamerikan edebiyatında bir dönüm noktasıdır; hem tür içerisinde hem modern edebiyatta çok özgün bir yere sahiptir.
- Künye: Octavia E. Butler – Yakın, çeviren: Emek Ergün, İthaki Yayınları, roman, 384 sayfa, 2019

