İngiliz bireyselciliğinin gelişimi kadar, bugünün bireyselleşmiş Anglo-Amerikan yaşam kültürünün kökenlerini daha iyi kavramak için de muhteşem bir eser.
Bizde yıllar önce ‘Kapitalizm Kültürü’ adlı eseri de yayımlanmış Alan Macfarlane, antropoloji ve tarihin çok iyi bir bireşimi olan çalışmasında, geleneksel, kapitalist-öncesi, grup-temelli köylü İngiliz toplumlarını dünyanın farklı toplumlarıyla karşılaştırıyor ve böylece İngiltere’nin ortaçağ feodalizminden Sanayi Devrimine uzanan beş yüzyıllık toplumsal dönüşüm hikâyesini derinlemesine ele alıyor.
Macfarlane, feodal sistemin olgunlaşma çağı olan on üçüncü yüzyıl İngiltere’sinin aile hukuku, toprak rejimi, mülkiyet ilişkileri ve dinsel-toplumsal yapılanma modelinin nasıl olup da uzun vadede Avrupa anakarasından farklılaştığını ve “İngiliz istisnailiği” denen olgunun köklerinin nelere dayandığını araştırıyor.
Bunu yaparken Marx, Weber, Bloch ve Goody gibi birçok tarihsel sosyologla diyaloga giren Macfarlane, İngiliz toplumunda ailenin dönüşümünü, köylülükten kentliliğe geçişi, Aydınlanma ve Sanayi Devrimini hazırlayan koşulları ayrıntılı bir şekilde ortaya koyuyor.
- Künye: Alan Macfarlane – İngiliz Bireyselciliğinin Kökenleri, çeviren: Onur İşci, Vakıfbank Kültür Yayınları, tarih, 328 sayfa, 2021