Maksim Gorki – Amerika’dan İtalya’ya (2008)

  • AMERİKA’DAN İTALYA’YA, Maksim Gorki, çeviren: Ayşe Hacıhasanoğlu, Heyamola Yayınları, öykü, 232 sayfa

‘Amerika’dan İtalya’ya’, Maksim Gorki’nin Amerika’da kaleme aldığı yazılar ile İtalya’da yazdığı öykülerini bir araya getiriyor. Gorki, 1906 yılında, Bolşevik Parti’nin propagandasını yapmak üzere Amerika’ya gitmiş ve tahmin edileceği gibi, burada pek hoş karşılanmamıştı. Kitabın birinci bölümünde yer alan üç deneme, yazarın Amerika’da geçirdiği bu döneme dair izlenimlerinden oluşuyor. Kitabın ikinci bölümündeki öyküler de, Gorki’nin 1906-1913 yıllarında İtalya’da yaşadığı dönemde kaleme alındı. ‘Masallar’ başlığını taşıyan bu öyküler, aslında masaldan çok, İtalyan yaşam tarzının Rus yaşam tarzına uzak oluşunu ironik bir dille anlatan metinler.

Tarkan Barlas – Huzursuz Ruhlar (2008)

  • HUZURSUZ RUHLAR, Tarkan Barlas, Everest Yayınları, öykü, 123 sayfa

‘Huzursuz Ruhlar’, daha önce ‘Lanetli Oda’ isimli romanıyla hatırlanacak Tarkan Barlas’ın, on beş öyküsünü bir araya getiriyor. İnsan olmanın huzursuzluğu, iletişimsizlik, yabancılaşma, yalnızlık ve özgürlük, bu öykülerin asıl dokusunu oluşturuyor. Kitapta, Barlas’ın daha önce değişik dergilerde yayınlanan öyküleri ile yeni yazdığı öyküler bulunuyor. Barlas’ın öyküleri, özellikle yoğun bir anlatıma sahip olmaları ve sürprizler barındırmalarıyla ilgi çekiyor. Yazarın ‘Lanetli Oda’ isimli romanı, düzene yabancılaşmanın getirdiği bir isyan halini resmediyordu. Kendisinin bu öykülerinde de, benzer bir şekilde, yoğun bir sıkıntının ve huzursuzluğun izleri görülebiliyor.

 

Seyit Göktepe – Ben Ol da Gör (2008)

  • BEN OL DA GÖR, Seyit Göktepe, Yapı Kredi Yayınları, öykü, 134 sayfa

‘Defter ve Çikolata’ ile ‘İlkyazların Anısıyla’, Türkiye öykücülüğünün genç isimlerinden Seyit Göktepe’nin ‘Ben Ol da Gör’ isimli kitabından önce yayınlanan öykü kitaplarıydı. Göktepe’nin bu kitabında yer alan öyküler, yazarın daha önce yayınlanan öykülerinden de bilindiği gibi, daha çok kendine özgü simgesel anlatımıyla öne çıkıyor. “Karanlığı dinliyordum. İçinde geçmişime dair hiçbir şeyin olmadığı bir karanlığı. Yeni bir öyküye başlayabilmem için hediye edilmiş mis kokulu bir defter gibiydi gece,” diyen Göktepe, üçüncü kitabıyla, kendine has öykü anlayışını zenginleştiriyor.

Nikolay Vasilyeviç Gogol – Mirgorod Öyküleri (2014)

  • MİRGOROD ÖYKÜLERİ, Nikolay Vasilyeviç Gogol, çeviren: Mehmet Özgül ve Kayhan Yükselir, Everest Yayınları, öykü, 278 sayfa

Kendisi de Ukrayna’da orta halli toprak sahibi bir ailede dünyaya gelen Gogol’ün ‘Mirgorod Öyküleri’, yazarın kökenine, çocukluğuna doğru yaptığı bir yolculuk. Gogol burada yer alan öykülerinde, çocukluğunu etkileyen köy yaşamı ve Kazak geleneklerini yoğun bir biçimde kullanıyor. Kitapta, yazarın daha önce ayrı ayrı yayınlanmış ‘Eski Zaman Beyleri’, ‘Taras Bulba’, ‘Viy’ ve ‘İvan İvanoviç ile İvan Nikiforoviç’in Nasıl Tanıştıklarının Öyküsü’ isimli eserleri yer alıyor. Yazar, bu öykülerinden en meşhuru olan ‘Taras Bulba’da, saygın bir Kazak komutan olan Taras Bulba ile oğulları Ostap ve Andrey’in kahramanlık hikâyesini sunuyor.

Osman Şahin – Ağız İçinde Dil Gibi (2008)

  • AĞIZ İÇİNDE DİL GİBİ-ACI DUMAN, Osman Şahin, Can Yayınları, öykü, 232 sayfa

‘Ağız İçinde Dil Gibi-Acı Duman’, eleştirel gerçekçi yöntemi temel alarak eserler yazmış Osman Şahin’in bütün öykülerinin ikinci cildini oluşturuyor. Şahin’in ‘Fareler’ isimli öyküsü, Atıf Yılmaz tarafından ‘Kibar Feyzo’ ismiyle, ‘ Acenta Mirza’ ve ‘Reşim’ öyküleri de Yavuz Turgul tarafından ‘ Züğürt Ağa’  ismiyle sinemaya uyarlanmış ve büyük ilgi görmüştü. Şahin’in bu kitapta yer alan ‘Ağız İçinde Dil Gibi’ isimli öyküsü ise, 1980 yılında Nevzat Üstün Öykü ödülünü kazanmıştı. Bu eser, toplamda iki kitaptan ve yirmi bir öyküden oluşuyor. Osman Şahin’in bütün öykülerinin bu ikinci cildi, Türkiye edebiyatının bu değerli ismini yeniden okumak için iyi bir fırsat.

Nursel Duruel (haz.) – Sait Faik Hikâye Armağanı Antolojisi (2008)

  • İNSANLAR İÇİNDE BİR İNSAN: SAİT FAİK HİKÂYE ARMAĞANI ANTOLOJİSİ (1955-2007), hazırlayan: Nursel Duruel, Yapı Kredi Yayınları, öykü, 671 sayfa

insanlar-icinde-bir-insan

‘İnsanlar İçinde Bir İnsan’da, 1955 yılından 2007 yılına kadar, Sait Faik Hikâye Armağanı kazanmış 54 kitaptan birer öykü yer alıyor. Antolojide, Haldun Taner ve Sabahattin Kudret Aksal’ın 1955 yılında aldığı ilk ödülden, en son 2007 yılında Selma Fındıkoğlu’nun aldığı ödüle kadar, Türkiye edebiyatının önemli isimlerinin öyküleri yer alıyor. Türkiye modern öykücülüğünün öncülerinden olan Sait Faik Abasıyanık adına konan Sait Faik Hikâye Armağanı, yarım yüzyılı aşkın tarihi, ödülü alan öykü kitaplarının edebi değeri ve ödülün sürekliliği açısından, edebiyatımızın bu önemli ismine yakışır nitelikte. Kuşkusuz bu antoloji de öyle.

Tom Perrotta ve Heidi Pitlor (der.) – En İyi Amerikan Öyküleri (2014)

  • EN İYİ AMERİKAN ÖYKÜLERİ, derleyen: Tom Perrotta ve Heidi Pitlor, çeviren: Çiğdem Ataman, Emirhan Demirel ve Fatma Pınar Arslan, Hil Yayın, öykü, 286 sayfa

en-iyi

2012’nin en iyi öykülerinden oluşan derleme, gelecek vaat eden Amerikalı yazarların öykülerine yer veriyor. Kitapta Nathan Englander, Roxane Gay, Lawrence Osborne, Julie Otsuka, Edith Pearlman, Angela Pneuman, Eric Puchner, Taiye Selasi, Jess Walter ve Adam Wilson’un eserleri yer alıyor. Öyküler, iyi bir baba olmaya çalışan evsiz sarhoş, ücra bir teknik kolejde ders veren siyahi kadın, ölmekte olan kardeşini kıskanan genç oğlan, yapı marketinde çalışan bekâr lezbiyen anne ve tehlikeli ahlaki alanlarda gezinen bir atık denetçisi gibi karakterlerinin, kimi zaman gülünç, kimi zaman da üzücü hikâyelerini anlatıyor.

Yordan Yovkov – Tekerleklerin Türküsü (2014)

  • TEKERLEKLERİN TÜRKÜSÜ, Yordan Yovkov, çeviren: Türker Acaroğlu, Evrensel Yayınları, öykü, 159 sayfa

tekerleklerin

Bulgar edebiyatının önde gelen yazarlarından Yordan Yovkov, eserlerinde Balkan köylülerinin yaşantısını yetkin gözlemlerle anlatır. Yovkov’un belgesel nitelikteki eserleri, 19. yüzyıl Balkan coğrafyasının sosyo-kültürel yapısı konusunda önemli ayrıntılar barındırmasıyla önemli. Yazar, kitaba adını veren öyküsünde, araba ustası Salih Yaşar ile onun etrafındaki insanların hikâyesini anlatır. Kasabanın en iyi araba ustası olan Salih Yaşar, insanlara ve işine tutkuyla bağlıdır. Günün birinde usta, amansız bir hastalığa yakalanacak ve bunun devamında yaşananlar ona, hayatını yeniden gözden geçirmesi için fırsat verecektir.

Ercan Akbay – Kuraldışı Öyküler (2007)

  • KURALDIŞI ÖYKÜLER, Ercan Akbay, Arion Yayınevi, öykü, 132 sayfa

kuraldisi-oykuler

‘Kuraldışı Öyküler’in en öne çıkan yanı, klasik öykü formundan farklı olarak, anti-kahramanların ağzından anlatılan serüvenlere yer vermesi. Kitap, ‘Başka Birisi’, ‘Kumarhane Kuşu’ ve ‘Kötü Olan Benim’ isimli üç öyküden oluşuyor. Birinci öykü, hayatını sıfırlamaya karar verip başkalaşım yaşayan bir orta sınıf finans yöneticisinin başından geçenleri anlatıyor. İkinci öykü, zayıf karakterli bir zamparanın üç gün boyunca sürdüğü ahlaksız eğlence âlemini, son öykü ise, bir piyanistin çıktığı gemi yolculuğunda geçirdiği büyük bir kazanın ardından, âşık olduğu kadınla yaşadığı hastalıklı ilişkiyi anlatıyor.

Hüseyin Rahmi Gürpınar – Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç (2007)

  • KUYRUKLU YILDIZ ALTINDA BİR İZDİVAÇ / MELEK SANMIŞTIM ŞEYTANI, Hüseyin Rahmi Gürpınar, yayına hazırlayan: Sevengül Sönmez, Everest Yayınları, 232 sayfa

kuyruklu-yildiz-altinda-bir-izdivac

Hüseyin Rahmi Gürpınar, Türkiye edebiyatının en üretken yazarlarından biriydi. Everest Yayınları, bu önemli ismin tüm eserlerini yayınlamaya başladı. Bunların ikinci kısmı olan yukarıdaki iki kitap da, özellikle genç okurlar için sadeleştirildi. Birinci eser, dünyaya çarpması beklenen Halley kuyrukluyıldızının İstanbul insanının hayatında büyük çalkantılara sebep oluşunu hikâye ediyor. Bir öykü derlemesi olan ikinci kitapta ise, dönemin İstanbul halkının mahalle aralarında yaşadıkları, evlerinin içinde olup bitenler canlı bir şekilde anlatılıyor. Gürpınar’ın kendine has mizahi üslubunu yeniden hatırlamak için iyi bir fırsat.