Elif Edes Tapan – Yeni Evliler İçin Misafir Sofraları (2009)

Misafirler için lezzetli yemekler yapmak, yeni evli çiftlerin en önemli sınavlarından.

Tabii bu durum, onların mutfaktaki maharetlerini sergilemeleri için de iyi bir fırsat teşkil ediyor.

Elif Edes Tapan’ın kaleme aldığı ‘Yeni Evliler İçin Misafir Sofraları’, yeni evlilerin yanı sıra, kısa zamanda farklı ve lezzetli yemekler yapmak isteyenlere hitap ediyor.

Burada ağırlıklı olarak, malzeme temini kolay, uygulaması pratik, çok zaman almayan ve hem göze hem de mideye hitap eden yemekler yer alıyor.

Yeni evlilere yemek dersleri veren Tapan’ın kitabı, yemek yapmayı seven, ancak mutfakta fazla vakit geçirmek istemeyenler için biçilmiş kaftan.

  • Künye: Elif Edes Tapan – Yeni Evliler İçin Misafir Sofraları, Mutlu Mutfak Yayınları, yemek, 152 sayfa

Hraç Norşen – Çileli Ağavni (2009)

Hraç Norşen ‘Çileli Ağavni’de, çocukluğu boyunca babaannesi Ağavni Norşen’den duyduğu aile hikâyelerini anlatıyor.

Ağavni Norşen’in genç kızlığından yaşlılığa uzanan hayatını anlatan yazar, böylece aile tarihinin de bir dökümünü yapmış oluyor.

Babaannesinin anlattıklarını ilk dinlediğinde küçücük bir çocuk olduğunu söyleyen Norşen, babaannesinin hayat hikâyesini, Sivas Suşehri’ne bağlı olan köyü Pürk’ü, ailesinin hiç tanımadığı fertlerine dair hatıralarını ve her birinin yaşadığı acı olayları aktarıyor.

Norşen’in kaleme aldığı anlatı, Ağavni Norşen’in çileli hayatı üzerinden, Ermenilerin bu topraklarda maruz kaldıkları baskıyı kayda geçirirken Türkiye yakın tarihine ışık tutuyor.

  • Künye: Hraç Norşen – Çileli Ağavni, Aras Yayıncılık, anlatı, 251 sayfa

Üstün Dökmen – Varolmak, Gelişmek, Uzlaşmak (2009)

Üstün Dökmen’in ‘Varolmak, Gelişmek, Uzlaşmak’ başlıklı elimizdeki kitabı, ilk olarak 2000 yılında yayımlanmıştı.

Aradan geçen yıllar içinde on iki baskı yapan kitap, okurun varoluşundan nasıl haz duyabileceği ve içinde yaşadığı dünyayla nasıl daha uyumlu olabileceği konusunda önerilerde bulunuyor.

Dökmen, kitabında, psikoloji kapsamındaki bilgiler ve görüşler kadar, varoluşçu psikolojinin alanına giren konuları da okurlarıyla paylaşıyor.

Çalışma buradan hareketle, insanın kendi içindeki ve dünya içindeki mücadelesinin nedenlerini ve sonuçlarını formüle etmeye çalışıyor.

  • Künye: Üstün Dökmen – Varolmak, Gelişmek, Uzlaşmak, Remzi Kitabevi, kişisel gelişim, 312 sayfa

Catherine Preljocaj – Portakal İçin Mutluluk Kayısı Olmak Değildir (2009)

Catherine Preljocaj’ın hayatı, kanser olduğunu öğrendiği gün alt üst olur.

Uzun yıllar sürecek olan bu hastalıkla mücadele eden Preljocaj, çileli bir tedavi sürecini kabul eder.

Azmi sayesinde kanseri yenebilen yazar için zorlu tedavi süreci, aynı zamanda alışkanlıklarıyla, insana dair algılarıyla da hesaplaştığı bir deneyime dönüşür.

Böylece, kanseri atlatmakla kalmayan yazar, ruhsal anlamda da iyileşecek, dönüşecektir.

Preljocaj, hatıra defteri tarzında kaleme aldığı kitabında, yaşadığı deneyimi bizimle paylaşıyor.

  • Künye: Catherine Preljocaj – Portakal İçin Mutluluk Kayısı Olmak Değildir, çeviren: Ayşe Feyza Tulga, Pan Yayıncılık, kişisel gelişim, 286 sayfa

Müjgan Tekin – Ağıt (2009)

‘Ağıt’, Müjgan Tekin’in üçüncü romanı.

‘Ararat’tan ve Ağrı’dan Yükselen Çığlık’ alt başlığını taşıyan romanında Tekin, üç zamanlı bir öyküyle okurun karşısına çıkıyor.

1991’de Erivan’da, 1915’te Harput’ta ve 2005 Türkiye’sinde geçen roman, Ermeni tehciri zamanlarında ve Hocalı katliamında yaşananları hikâye ediyor.

1915’te yaşanan olaylardan sonra bir Ermeni kızı Türkleşmiş, 1990’lı yılların başında Karabağ’da yaşanan olaylardan sonra da bir Azeri kızı Ermenileşmiştir.

Tekin, kaderleri yeni baştan çizilen bu iki karakterin serüveni aracılığıyla, toplumlar arasındaki düşmanlığın anlamsızlığını hikâye ediyor.

  • Künye: Müjgan Tekin – Ağıt, Galata Yayınları, roman, 216 sayfa

Serhat Güney – Tüm Yönleriyle Topluluk Radyoları (2009)

Serhat Güney’in kaleme aldığı ‘Tüm Yönleriyle Topluluk Radyoları’, alternatif yayıncılık geleneğinin kendine has gelişimini inceliyor.

Topluluk radyolarının temel prensipleri ve işlevleri; Güney Amerika’da topluluk radyosu hareketi; Avrupa deneyiminin simgesi olan Radio One; Afrika ve kırsal radyo geleneği ve Avusturalya’da topluluk radyoları, Güney’in ele aldığı konulardan birkaçı.

Yazar kitabının ilk bölümünde topluluk radyoları ile ilgili teorik çerçeveyi çiziyor; ikinci bölümünde de, dünyadan örnekler eşliğinde, başka bir radyonun nasıl mümkün olduğunu gösteriyor.

  • Künye: Serhat Güney – Tüm Yönleriyle Topluluk Radyoları, Punto Yayınları, medya, 144 sayfa

Franz Martin Wimmer – Kültürlerarası Felsefe (2009)

Franz Martin Wimmer, harika çalışması ‘Kültürlerarası Felsefe’de, felsefeye, kültürlerarası perspektiften bir giriş yapıyor.

İlk olarak, “felsefe” kavramını netleştirmeye girişen Wimmer; felsefeyi bilim, sanat ve din gibi öteki zihinsel yaratımlardan ayırıyor.

Wimmer ardından, felsefenin Çin, Hint, Yunan, Batı, Afrika ve Latin Amerika gibi birçok toplumda ve kültürde gelişimini, felsefenin tarihle ilişkisini ve yabancı bir düşünceyle diyaloga girmenin neden elzem olduğunu tartışıyor.

Yazar buradan hareketle, felsefede kültürlerarası bir perspektifin neden haklı, hatta vazgeçilmez olduğu üzerine derinlemesine düşünüyor.

  • Künye: Franz Martin Wimmer – Kültürlerarası Felsefe, çeviren: Mustafa Tüzel, İş Kültür Yayınları, felsefe, 254 sayfa

Tarkan Kaynar – Futbolun Bukalemunları (2009)

Tarkan Kaynar’ın arşivlere dayanarak kaleme aldığı ‘Futbolun Bukalemunları’, Türkiye futbolundaki sansasyonel transferleri anlatıyor.

Okuyucularını tarih içinde bir yolculuğa çıkaran Kaynar, geçmişteki dikkat çeken örnekler eşliğinde, kimi ilginç transfer öykülerini sunuyor.

Kaynar’ın aktardığı kirli ilişkiler, Türkiye futbolunda, etik konusunda çok yönlü bir özeleştiriye gidilmesinin vaktinin geldiğini, hatta geçmekte olduğunu gösteriyor.

Türkiye futbol tarihinde 1900’lü yılların başlarına giden yazar, üç büyüklerin hepsinde forma giyen ilk futbolcu olma özelliğini taşıyan Refik Osman Top’un hikâyesiyle kitabına başlıyor.

O günden bugüne gerçekleşmiş önemli transfer öykülerini okurlarına sunan Kaynar, rekabetin en keskin dönemlerinde, Beşiktaş’tan Fenerbahçe’ye transfer olan Şenol ve Birol olayında da görüldüğü gibi, işi futbolcuyu kaçırmaya kadar vardıran skandalları anlatıyor.

  • Künye: Tarkan Kaynar – Futbolun Bukalemunları, İzgören Yayınları, futbol, 262 sayfa

Deniz Gürsoy – Acı Şeker (2009)

Yeme-içme kültürüne dair birçok kitap kaleme almış Deniz Gürsoy, ‘Acı Şeker’ isimli elimizdeki eserinde, şeker ve tatlılar konusunu lezzetli tarifler eşliğinde okuyuculara anlatıyor.

Şeker kamışı, şeker öncesinde Türkiye, şeker pancarı ve Türkiye’de şeker, şekerin çeşitleri, şekerin elde edilişi, şeker müzeleri ve festivalleri, pasta ve tatlı, geleneksel şekerli ürünlerimiz ve Avrupa’da şekerleme, Gürsoy’un ele aldığı konulardan birkaçı.

Kitabının sonuna bir şeker kronolojisi ve sözlükçesi de ekleyen Gürsoy, Ballı Portakal Likörü’nden Pekmezli Bulamaç’a, Sinkencebin Şerbeti’nden Ayva jölesine, Krem Karamel’den Mojito’ya ve Tatlı Ekmek’ten Tezpişti’ye kadar birçok tatlının da tarifini veriyor.

Gürsoy, şekerin masum görünüşünün altında, kırbaçlarla çalıştırılan milyonlarca Afrikalı’nın haykırışlarının bulunduğu gerçeğinden hareketle, şekerin acılarla yoğrulan tarihini anlatıyor.

  • Künye: Deniz Gürsoy – Acı Şeker, Oğlak Yayınları, yemek kültürü, 159 sayfa

Kolektif – İran’ın Tarafsızlığı (2009)

‘İran’ın Tarafsızlığı’, İran İmparatorluğu Dışişleri Bakanlığı diplomatik belgelerinden oluşuyor.

Kitabın girişini kaleme alan David Gaunt, Osmanlı İmparatorluğu’nun, 1. Dünya Savaşı sırasında, 1915 ve 1918’de olmak üzere iki kez kuzeybatı İran’ın bazı kısımlarını, yani Azerbaycan Vilayeti’ni işgal ettiğini belirtiyor.

Osmanlıların Almanya ve Avusturya-Macaristan ile ittifak halinde savaşa girer girmez bu saldırıyı gerçekleştirdiğini söyleyen Gaunt, kitaptaki belgelere dayanarak, İran Şahı’nın ülkesinin tarafsızlığını ilan etmesine rağmen bunun gerçekleştiğini, böylece silahsız sivillerin katledildiğini ve misyonlara sığınan kişilerin de ele geçirilip infaz edildiğini savunuyor.

  • Künye: Kolektif – İran’ın Tarafsızlığı, çeviren: Bilge Bulut, Pencere Yayınları, tarih, 243 sayfa