Gabor Maté – Aç Hayaletler Diyarında (2025)

Gabor Maté’nin bu çalışması, bağımlılığı yalnızca kimyasal bir hastalık değil, insanın duygusal acılarına verilmiş bir yanıt olarak ele alıyor. Vancouver’daki yoksul ve madde bağımlısı hastalarla yıllarca çalışan Maté, klinik deneyimlerini nörobilim ve psikolojiyle harmanlayarak bağımlılığın kökenine iniyor. Ona göre bağımlılıklar, çocuklukta yaşanan travmaların, sevgisizlik ve dışlanmanın yetişkinlikte bıraktığı boşluğu doldurma çabasıdır. Beynin ödül sistemi bu duygusal eksikliklerle yeniden şekilleniyor ve kişi, geçici bir rahatlama uğruna kendine zarar veren davranışlara sığınıyor.

Maté, uyuşturucu bağımlılığını merkez alsa da alışveriş, teknoloji, yeme veya başarı hırsı gibi daha “saygın” bağımlılık biçimlerini de aynı mekanizmanın ürünü olarak tanımlıyor. Böylece bağımlılığı, toplumsal yapının dayattığı yalnızlık, rekabet ve bastırılmış duyguların bir sonucu olarak görmemizi sağlıyor. ‘Aç Hayaletler Diyarında: Bağımlılıkla Yakın Temaslar’ (‘In the Realm of Hungry Ghosts: Close Encounters with Addiction’), cezalandırma yerine şefkat temelli bir yaklaşım öneriyor: bağımlıyı suçlamak yerine, onun hikâyesini anlamaya çalışmak.

Maté’nin üslubu hem bilimsel hem derin biçimde insani. Kendi yaşamındaki duygusal boşluklara da değinerek bağımlılığın kişisel boyutunu açık yüreklilikle paylaşıyor. ‘Aç Hayaletler Diyarında’, modern toplumun ruhsal yoksulluğunu gözler önüne seren ve iyileşmenin empatiyle mümkün olabileceğini hatırlatan güçlü bir eser olarak öne çıkıyor.

  • Künye: Gabor Maté – Aç Hayaletler Diyarında: Bağımlılıkla Yakın Temaslar, çeviren: Defne Orhun, İletişim Yayınları, psikoloji, 535 sayfa, 2025

Kültegin Ögel – Bağımlılık Asla Sadece Bağımlılık Değildir (2020)

Bağımlılığı yalnızca tek bir etkene indirgemek ya da nesneleştirmek, onu hiç anlamamak demektir.

Çünkü bağımlılık, yalnızca psikolojik bir durum olmaktan öte, sosyolojik, kültürel, siyasi ve tarihsel arka planlara da sahip bir olgudur.

Kültegin Ögel’in bir anlamda toplumsal bir eleştiri olarak okunabilecek bu kitabı, kimseyi yargılamadan bağımlılığın sosyolojik, siyasi ve tarihsel dinamiklerini aydınlatıyor.

Kitapta, İstanbul’un eroin fabrikalarından bir homurdanma ve isyan mekânı olarak kahvehaneler ve meyhanelere, ticari bir ürün olarak bağımlılıktan tarihten ilginç bağımlılık öykülerine, devletin bağımlılık söz konusu olduğunda yasaklamadan para kazanmaya uzanan çelişik tavrından bu topraklara özgü bağımlılık kültürüne, edebiyatta bağımlılıktan sinemada bağımlılığın işlenişine ve ilaç niyetine uyuşturucu kullanımından bağımlılığın sosyal arka planına pek çok konu ele alınıyor.

Kitaptan bir alıntı:

“Bağımlılık insanidir. Bağımlılık siyasidir. Bağımlılık bir kültürdür veya kültürden oluşur. İçinden ekonomi geçer. Geleneklerle yoğrulur. Tarihtir. Bağımlılığı beynin içinde görebilirsiniz. Bağımlılığın arkası psikolojidir. Bağımlılık itişme ve kakışmaların ortasındadır. Bağımlılık bireydir, ailedir, toplumdur, çevredir. Deneyimdir, sanattır, inançtır, ideolojidir.”

  • Künye: Kültegin Ögel – Bağımlılık Asla Sadece Bağımlılık Değildir, İletişim Yayınları, sosyoloji, 264 sayfa, 2020