Bengü Aydın Dikmen – İnkılabı Nakşedecek Resimler (2023)

Bengü Aydın Dikmen, ‘İnkılabı Nakşedecek Resimler’de, Cumhuriyet’in kuruluş ve inşa dönemindeki resim politikasına eğiliyor.

Bu vesileyle, dönemin farklı estetik anlayışlarının bir resmi geçidini de koyuyor ortaya.

Arka planda, Türkiye’de modern resmin “ağabey” ve genç kuşakları arasındaki rekabeti de görüyoruz.

Erken Cumhuriyet, resimde zevki yaymayı ve “yükseltmeyi” hedeflemişti.

Bunu yaparken “popüler zevklere” kapılmak istemediği gibi, “estetik modernizme” ve kübizm gibi avangart akımlara da mesafeliydi.

Kişi kültünü destekleyen lider portreleri, inkılabı temsil eden modern yapılar, ulusal mitleri besleyen kahramanlık temsillerini ortaya çıkaran İnkılap Resimleri ve Sergileri’nden başka, ressamların “inkılabı nakşetmek” üzere seferber edildiği Yurt Gezileri projesi, başlı başına ilginç bir deneyimdir.

Bu projeden beklenen, vatan imgesini canlandıran manzara resimleri, yerel âdetler, figürler, tarihî yapılar üzerinden vatanın görsel envanterinin oluşturulmasıydı.

Sadece ideolojik temsillerin değil, bizzat resmin ve estetik deneyimin tarihine, meraklı ve dikkatli bir bakış.

Kitaptan bir alıntı:

“Yönetimin yönlendirme, denetleme ve kimi zaman da tevkifat yoluyla sanat alanının aktörleri üzerinde göreli bir baskı kurmuş olduğunu gösterse de bu durum sanatçıların bu dönemde kendilerini kıymetli hissetmelerine engel olamamış, bu nedenle sanat hamiliği mekanizmalarından yararlanmak isteyenlerin bunu sadece maddi destek için değil aynı zamanda Parti tarafından kabul ve tanınma için yaptıkları da ortaya konmuştur. Bu kitabın iç içe geçen iki boyutu var; biri söylemi, düşünsel-ideolojik temelleri inceliyor, diğeri patronaja bakıyor. Hem sosyal hem de ekonomik sermaye ile ilgileniyor.”

  • Künye: Bengü Aydın Dikmen – İnkılabı Nakşedecek Resimler: Tek-Parti Döneminde Resim ve Siyaset, İletişim Yayınları, resim, 339 sayfa, 2023

Kolektif – Sabiha Sertel (2022)

Sabiha Sertel’in Türkiye sol tarihinde unutulmaz yeri var.

Bu çalışma da, Sertel’in entelektüel mirasını irdeleyen araştırmacıların metinleri ile Sertel’e dair kişisel tanıklıkları bir araya getiren çok değerli bir derleme.

Sertel 1895’te Selanik’te doğdu.

1919’da çıkan Büyük Mecmua’da “Türk Feminizmi”ni ilk kez ismiyle zikreden kendisidir.

Evliliği de sıra dışıydı.

İlk kez Yahudi Dönme cemaatinden bir kadın, cemaat dışında bir evlilik gerçekleştirdi.

Zekeriya Sertel ile evlilikleri İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin yüksek düzeyde ilgisine mazhar oldu.

Dahası mahkemede yargılanan ilk Türk kadın gazetecidir.

Üstelik çok fazla bilinmese de Amerika’da sosyal hizmetler eğitimi alarak memleketin ilk sosyal hizmetler uzmanı vasfını kazandı.

Yazdığı yazılar nedeniyle basında sıkça polemiklerle karşı karşıya kaldı.

1937’de dönemin Cumhuriyet gazetesinin hedefindeydi.

Bu yazılarda kendisine “Bolşevik Dudu”, “vatan haini” bile dendi.

Dönmeliği ve Yahudi kökleri teşhir edildi.

Sabiha Sertel yine sözünü esirgemedi ve yazmaktan vazgeçmedi.

Sertel, “Fikre Artık Yeter Tahakkümünüz” başlıklı yazısını yazdığında tarih 5 Kasım 1945’i gösteriyordu, 50 yaşındaydı ve daha Tan Gazetesi’nin bir baskın sonucu talan edilmesi ve yıkıma uğratılmasına neredeyse bir ay vardı.

Türkiye Komünist Partisi üyesiydi.

Sürgüne gittikten sonra partiye yardımcı olmak için altı ülke (Fransa, Macaristan, Almanya, Çekoslovakya, Bulgaristan, Sovyetler Birliği) değiştirdi.

1968’de Bakü’de hayata gözlerini yumdu.

Bu derleme, onun farklı entelektüel alanlara yaptığı katkıları odağına alan araştırmacıların ve kişisel tanıklıkların ışığında kendisinin yaşamına başka açılardan bakmayı amaçlıyor.

Kitaba katkıda bulunan isimler ise şöyle: Mehmet Ö. Alkan, Aynur Soydan Erdemir, Nur Deriş, Barış Çatal, Bengü Aydın Dikmen, İnci Özkan Kerestecioğlu, Çiğdem Akanyıldız-Gölbaşi, Aylin Özman, Kadir Dede, Ömer Durmaz, Özlem Özkal, Hülya Öztekin, Korhan Atay ve Gül Benderli.

  • Künye: Kolektif – Sabiha Sertel: Hayatı ve Entelektüel Mirası, hazırlayan: Barış Çatal, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, inceleme, 252 sayfa, 2022