Işıl Cinmen – Bir Isırık New York (2010)

Işıl Cinmen ‘Bir Isırık New York’ta, Eylül 2007 – Ocak 2009 arasında bulunduğu New York’ta yaşadıklarını anlatıyor.

New York’ta Colombia Üniversitesi’nde yüksek lisans yapmak üzere bulunan Cinmen, Amerika, kültürü, eğitimi, sokak yaşamı ve insan ilişkilerini de kapsayan izlenimlerini okurlarıyla paylaşıyor.

“Özgürlükler şehri” olarak tanımlanan New York’ta farklı kültürlerden insanlar, Cinmen’in bu insanlarla kurduğu arkadaşlıklar, şehrin sokakları ve mekânları, ayrıca Amerika’nın New York dışındaki bazı şehirlerinden izlenimler, kitabın çerçevesini oluşturuyor.

Cinmen’in bir nevi New York günlüğü olarak düşünülebilecek eseri, rahat okunabilir bir üslupla kaleme alınmış.

  • Künye: Işıl Cinmen – Bir Isırık New York, Güncel Yayıncılık, gezi, 552 sayfa

Önay Yılmaz – Poseidon’un Laneti (2009)

‘Poseidon’un Laneti’, Önay Yılmaz’ın dördüncü kitabı.

Bu kez, bir polisiye romanla okurunun karşısına çıkan Yılmaz, hırs ve intikam duygusunun, insanı nasıl bir uçuruma sürükleyebileceğini hikâye ediyor.

Tanınmış bir deprem profesörü, bir trafik kazasında hayatını kaybeder.

Cinayet Masası’ndan Çetin Akın ve Ahmet Kerim, bu olayı araştırmak için kolları sıvar.

İki yetenekli polis kısa bir süre sonra olayların bildiklerinden çok daha karmaşık olduğunu fark edecektir.

Zira profesörün kişiliği kadar, profesörün geçirdiği trafik kazasından sonra elde edilen bulgular, onları girift bir ilişkiler ağına götürecektir.

İki polis, gazetecilerin de işbirliğiyle, bu karmaşık olayı açıklığa kavuşturmaya çalışacaktır.

  • Künye: Önay Yılmaz – Poseidon’un Laneti, Güncel Yayıncılık, roman, 327 sayfa

Ayşe İnci – Pisikolojik Öyküler (2009)

Ayşe İnci’nin kaleme aldığı ‘Pisikolojik Öyküler’, konusunu kedilerden, kedi sevgisinden alan öykülerden oluşuyor.

“Çocukken hiçbir zaman bir hayvanla korkutulmamış olmamızın da etkisi olsa gerek, hayvanlar hep can dostlarımız oldu ama gerek iş hayatımızın, gerekse yaşadığımız mekânların şartları gereği, hayatımızı paylaşanlar daha çok kedi dostlarımızdı.” diyen İnci, bu kitapta yer alan on iki öyküsünü, tüm kedi severlere ve hayvan dostlarına ithaf etmiş.

İnci’nin, tüm kahramanlarının kediler olduğu öyküleri, hayvanlarla insanlar arasındaki dostluğun, sınırı olmayan paylaşımın ve etkisini sürekli hissettiren sıcacık ilişkinin varabileceği noktaları sergilemeleriyle dikkat çekiyor.

  • Künye: Ayşe İnci – Pisikolojik Öyküler, Güncel Yayıncılık, öykü, 96 sayfa

Kolektif – Yabancı Gazeteciler Gözüyle Kürt Sorunu (2009)

‘Yabancı Gazeteciler Gözüyle Kürt Sorunu’ isimli bu çalışma, Türkiye’de görev yapan yabancı gazetecilerin konuya dair yorumlarından, görüşlerinden oluşuyor.

Serdar Korucu’nun gazetecilerle yaptığı röportajlardan oluşan kitap, Türkiye’nin gündeminden uzun zamandır düşmeyen bu yakıcı sorunla ilgili farklı görüşleri bir araya getiriyor; gazetecilerin yeni açılımların neler olabileceğine dair fikirlerine ve çözüm önerilerine yer veriyor.

Kitaba katılan gazeteciler şöyle: Andrew Finkel, Jan Keetman, Mayıs Alizade, Dirk Vermeiren, Nihal Özergan, Hasan Tahrawi, Jerome Bastion, Hugh Pope, Nicholas Birch, Andres Mourenza Urbina, Nicole Pope ve Hüsnü Mahalli.

  • Künye: Kolektif – Yabancı Gazeteciler Gözüyle Kürt Sorunu, derleyen: M. Serdar Korucu, Güncel Yayıncılık, siyaset, 294 sayfa

Vural Ergül – Ergenekon’un Hahamı (2008)

Vural Ergül ‘Ergenekon’un Hahamı’nda, 2001 yılında, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde verdiği ifadeleriyle Ergenekon iddianamesinin temel dayanağı olan Tuncay Güney’i, onun misyonunu ve rolünü anlatıyor.

Vural, dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarıyla ifadesi alınan Güney’in nasıl olup da Ergenekon hakkında bilgi vermeye başladığı; ifadelere ilişkin video kaydı ve bant çözümlerinin neden kaybolduğu; daha sonra bir şekilde bulunan kayıtlardan hangi bölümlerin, niçin çıkarıldığı; evinden çuvallarla belge alınıp alınmadığı; savcıların söylediği gibi, sorgusundaki ifadelerinin “samimi” olup olmadığı; gizlenen İslami geçmişi ve Fethullah Gülen cemaatiyle ilişkilerinin olaylarda nasıl bir rol oynadığı konularını anlatıyor.

  • Künye: Vural Ergül – Ergenekon’un Hahamı, Güncel Yayıncılık, siyaset, 391 sayfa

Orhan Gökdemir – Pike (2008)

Orhan Gökdemir, ilk baskısı 2000 yılında yapılan ‘Pike’de, 90’lı yılların simge isimlerinden Mehmet Ağar’ı ve onun simgelediği dönemin Türkiye’sinin hikâyesini anlatıyor.

Mülkiye’de okurken yıllıktaki lakabı “Pike” olan Ağar, hatırlanacağı gibi Susurluk kazasıyla tüm kirli çamaşırları ortalığa saçılan ve Özel Harp, Kontrgerilla, Gladio ve Çete gibi isimlerle anılan karanlık bir örgütlenmenin kilit isimlerinden.

Gökdemir, bu nitelikli çalışmasında, Ağar hakkında ayan beyan olanları, her şeyin unutulmuşluk halesiyle çerçevelendiği veya görmezden gelindiği günümüzde, hatırlatmaktan vazgeçmiyor: “Kendisi gibi polis olan babası 27 Mayıs’ın mağdurlarındandı, belki bu yüzden sola hep düşman oldu. Ülkenin içine düştüğü uzun iç savaş içinde kariyerini yaptı. Kimine göre acımasız ve gözü kara bir polis müdürü, kimine göre ilişkilerini hep sağlam tutmaya çalışan işbilir bir bürokrattı. Ama her halükarda Pike iç savaşın polisiydi.”

  • Künye: Orhan Gökdemir – Pike, Güncel Yayıncılık, biyografi, 272 sayfa

Ertan Kılcıgil – Futbol Buysa Üstü Kalsın (2008)

Ertan Kılcıgil, yirmi dört yıldır Ankara Üniversitesi’nde çalışıyor.

Kılcıgil şu anda, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’nda öğretim üyesi.

Kendisinin ‘Futbol Buysa Üstü Kalsın’ isimli bu kitabı, uzun yıllardır içinde yer alan biri olarak, futbol konusundaki fikirlerini, deneyimini ve bilgisini okurla paylaşmayı amaçlıyor. “Ayağına top değmemişlerin futbol konusunda en otorite zannedilip ortalıkta cirit attığı bir toplumda, bir meslek adamının kıyısından köşesinden değil de işin tam içinde bulunması nedeniyle futbol konusunda yazı yazması akademik sorumluluk nedeniyle zorunlu hale gelmiştir.” diyen Kılcıgil, futbolun teknik analizlerinden öte, aslında eksikliği çokça duyulan futbolun görünmeyen sosyal dinamiklerini, futbol etiğini analiz ediyor.

Kılcıgil’in çalışması, bu özgünlüğünün yanı sıra, günümüz Türkiye futbolunu eleştirel bir yaklaşımla değerlendirmesiyle dikkat çekeceğe benziyor.

  • Künye: Ertan Kılcıgil – Futbol Buysa Üstü Kalsın, Güncel Yayıncılık, futbol, 288 sayfa

Burhan Dodanlı – Hepiniz Suçlusunuz! (2008)

Burhan Dodanlı Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamının gazeteci tanığı.

Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının yargılandığı davayı başından sonuna kadar izlemiş olan Dodanlı’nın belgelere dayanarak kaleme aldığı ‘Hepiniz Suçlusunuz!’, üç gencin bir hiç uğruna idam edildiği bu davaya dair gözlemlerini barındırıyor.

İlk duruşmadan itibaren, Gezmiş ve arkadaşlarının neyle suçlandıkları, ifadeleri, sorguları,  haklarında dinletilen tanık ifadeleri ve infaz gecesinde yaşananlar, kitapta ayrıntılı olarak yer alıyor.

Kitapta ayrıca, Deniz Gezmiş’in idamından hemen önceki son sözleri ile Mustafa Yalçıner ve Hacı Tonak’a ait gerilla günlüğü de sansürsüz bir şekilde sunuluyor.

  • Künye: Burhan Dodanlı – Hepiniz Suçlusunuz!, Güncel Yayıncılık, anı, 247 sayfa

A. Can Ataş – Küresel Hegemonya ve İşgal Demokrasisi (2008)

Can Ataş, ‘Küresel Hegemonya ve İşgal Demokrasisi’nde, Amerika’nın başını çektiği ve diğer sermaye birikimini tamamlamış ülkeleri de peşine kattığı küreselleşmeyi, diğer bir deyişle yeni sömürgeciliği tartışıyor.

Ataş’ın temel analizi, sermayenin yükselen gücünün, günümüzde küreselleşme adı altında başta ABD, sonra Avrupa devletleri ile yer yer Japonya’nın ekonomik güçlerini kullanarak Ortadoğu ülkeleri üzerinde kurmak istedikleri egemenliğe dayanıyor.

Ataş, sermayenin söz konusu tarihsel gelişimini anlatırken, coğrafi konumu ile enerji kaynakları açısından stratejik bir noktada bulunan Türkiye’nin bu süreç içindeki yerine ve küreselleşme karşıtı hareketin bugünkü konumuna odaklanıyor.

  • Künye: A. Can Ataş – Küresel Hegemonya ve İşgal Demokrasisi, Güncel Yayıncılık, siyaset, 214 sayfa

Harun Gürek – AKP’nin Müteahhitleri (2008)

Gazeteci Harun Gürek ‘AKP’nin Müteahhitleri’nde, AKP’nin çokça tartışılan diğer politikalarının yanına, partinin beş yıllık dönemdeki konut politikalarını da ekliyor.

Gürek, çok sayıda ihaleyi, ihalelerin yapıldığı şirketleri, şirketlerin sahiplerinin kim olduğunu ve ihalelerde uygulanan kırımları inceleyerek, konu hakkında oldukça derli toplu ve tartışma yaratacak bir çalışma ortaya koymuş.

“Gerçekten konut projeleri ülkenin önemli sorunlarından birinin çözümü için mi, yoksa kaynak yaratıp dağıtmak için mi yapıldı?”

Ve

“Konut projeleriyle yapılan büyük kamu kaynağı kimlere dağıtıldı?”, Gürek’in burada cevabını titizlikle aradığı başlıca sorular.

  • Künye: Harun Gürek – AKP’nin Müteahhitleri, Güncel Yayıncılık, siyaset, 318 sayfa