Eyüp Durukan – Çanakkale’den Mondros’a (2015)

Eyüp Durukan, Enver Paşa’nın talimatıyla,  1915’te Viyana’ya savaş levazımatı almak için gönderilen ekibin başındaydı.

Durukan bu seyahatten İstanbul’a dönüşünde, İstanbul Boğazı ve Çatalca Müdafaa Hattı’nda görev aldı.

1916’da Çanakkale’ye Ağır Topçu Alayı tabur kumandanı olarak tayin edildiğinde harp cephede olanca şiddetiyle sürüyordu.

Durukan bu yıllarda yaşadığı, duyduğu askeri ve siyasi olayları, diğer cephelerden gelen haberleri gün gün ve belgeleriyle kaydetmeye devam etti.

İşte Durukan’ın anılarının elimizdeki üçüncü cildi, hem bu süreçte yaşananları hem de Çanakkale’de farklı cephelerde savaşan Osmanlı’nın durumuna ve imparatorluğun 1. Dünya Savaşı’ndaki son üç yılına ışık tutmasıyla önemli.

  • Künye: Eyüp Durukan – Çanakkale’den Mondros’a, hazırlayan: Murat Uluğtekin, İş Kültür Yayınları, anı, 496 sayfa, 2015

Simon Millar – Viyana 1683 (2015)

Kanuni Sultan Süleyman’ın Viyana kuşatmasından 154 yıl sonra Osmanlı, Sadrazam Merzifonlu Kara Mustafa Paşa komutasında Viyana kapılarına dayanmıştı.

Simon Millar bu çalışmasında, Osmanlı’nın hezimetiyle sonuçlanan kuşatmayı başından sonuna izliyor ve bu seferin ayrıntılı bir dökümünü sunuyor.

Renkli savaş sahneleri, 3 boyutlu harekât haritaları, fotoğraflar ve coğrafi haritalar eşliğinde.

  • Künye: Simon Millar – Viyana 1683, illüstrasyonlar: Peter Dennis, çeviren: Eşref B. Özbilen, İş Kültür Yayınları

Orhan Şevki – Azınlık Spor Kulüpleri ve Sporcular (2018)

Futbolun “ordinaryüs”ü Lefter’i, Lefter Küçükandonyadis’i kim unutabilir!

Peki Vahram Papazyan’ı,

Tahtaperde Aleko’yu,

Büyük Garbis’i,

Buhuri’yi,

Vartan Tetikbaş’ı,

Garo Hamamcıoğlu’nu…

İşte bu harika çalışma, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan süreçte azınlık spor kulüplerini, bu kulüplerin yetiştirdiği büyük oyuncuları ve kulüplerin Türk sporunun gelişimindeki unutulmaz katkılarını gözler önüne seriyor.

Orhan Şevki, Osmanlı’da esas olarak yabancılar aracılığıyla başlayan modern spor faaliyetlerini ve bu faaliyetlerin azınlık spor kulüpleri bağlamında geçirdiği dönüşümü kayda alıyor.

Modern sporların bizde ortaya çıkış süreci çok ilginçtir.

Bunlar daha çok yabancılar aracılığıyla icra edilmiş, fakat bu faaliyetler kimi baskılarla karşılaşmış, özellikle bu alan Türk sporculara yasaklanmıştı.

Bu öyle bir boyut almıştır ki, Türk futbolcular bu yasakları delmek adına, adlarını değiştirip futbol oynamaya çalışmışlardır.

Şevki’nin bunun gibi çok ilginç bilgilerle harmanladığı kitabından, 20. yüzyılın başlarında art arda kurulmaya başlanan Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe gibi Türk kulüplerinin gelişimine dair ayrıntıları ve azınlık spor kulüplerinin çok iyi futbolcular yetiştirerek çoğunu bu kulüplere verdiğini de öğreniyoruz.

Kitap bunun yanı sıra,

  • Türk sporuna azınlık sporcularının katkılarının neden yadsınamaz olduğunu,
  • Azınlık spor kulüplerinin sayısız milli sporcu, sayısız şampiyon çıkardığı altın çağını,
  • Siyasi olayların getirdiği baskılar sonucu nüfusları yavaş yavaş azalan gayrimüslim cemaatlerle birlikte azınlık kulüplerinin de tek tek eriyişini,
  • Bu süreçten sonra maddi olanakların tükenmesi nedeniyle kulüplerin kendi yağlarıyla kavrulmayı sürdürme çabalarını,
  • Ve bunun gibi pek çok ilgi çekici konuyu irdeliyor.

Çalışma, yukarıdaki isimlerin yanı sıra, Garbis Zakaryan, Kasapoğlu, Niko Kovi, Violet Kostanda, Rober Eryol ve Lale Kohen’i yeniden hatırlamak ve anmak için çok iyi bir fırsat.

  • Künye: Orhan Şevki – Azınlık Spor Kulüpleri ve Sporcular: Osmanlı’dan Cumhuriyet’e, İş Kültür Yayınları, spor tarihi, 192 sayfa, 2018

Miri Shefer-Mossensohn – Osmanlı’da Bilim (2019)

Uzmanlık alanı Osmanlı dönemindeki bilimsel ve tıbbi çalışmalar olan Miri Shefer-Mossensohn’dan, Osmanlı’daki bilimsel, kültürel yaratı ve bilgi alışverişi konusunda çok değerli bir çalışma.

Osmanlı’nın kapalı bir toplum yapısına sahip olmasının beraberinde yeniliklere karşı duyulan ilginin azalmasına neden olduğu ve bu durumun da imparatorluğun duraklama ve çöküş sürecine girişine neden olduğu, neredeyse genel bir kanıdır.

Shefer-Mossensohn ise, bu teze temelden karşı çıkıyor ve Osmanlı toplum ve kültürünün zengin bir bilimsel hayatı mümkün kılacak dinamiklere sahip olduğunu savunuyor.

Shefer-Mossensohn,

  • Osmanlıların dışarıdan gelen icat ve buluşları kendi ihtiyaçlarına göre nasıl değiştirerek geliştirdiğini,
  • İmparatorluk içinde bilim, eğitim ve öğretim mekanizmalarının işleyişini,
  • Teknolojik gelişmelerde devletin rol üstlenmesinin bilimi üreten ve kullanan Türkçe ve Arapça konuşan Osmanlılar üzerindeki etkilerini,
  • Osmanlı’nın bilgiyle etkileşime geçtiği süreçlerin nasıl ilerlediğini ve bunlara atfedilen değerleri,
  • Osmanlı’nın bilgiyle etkileşim sürecinde karşılaştığı belli başlı zorlukların neler olduğunu,
  • Osmanlı’nın sistemleştirilmiş bilgiyle olan deneyimlerinin ne şekilde geliştiğini,
  • Ve bunun gibi birçok ilgi çekici konuyu tartışıyor.

Kitap, Osmanlı’nın bilimsel ve kültürel macerasına daha yakından bakmak isteyenler için çok önemli ayrıntılar sunuyor.

  • Künye: Miri Shefer-Mossensohn – Osmanlı’da Bilim: Kültürel Yaratı ve Bilgi Alışverişi, çeviri: Kübra Oğuz, İş Kültür Yayınları, bilim tarihi, 316 sayfa, 2019

Friedrich Engels – Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni (2019)

Friedrich Engels’in ‘Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni’, ilk kez 1884 yılında basılmıştı.

Kitap hem materyalist tarih yöntemini ustaca kullanması hem de insanlığın soy, aile, kabile ve devlete uzanan macerasını bilimsel yönleriyle irdeleyen ilk bilimsel eserlerden olmasıyla bugün tam bir klasik.

Engels çalışmasında, Amerikalı öncü antropolog Lewis H. Morgan’ın barbarlık ve uygarlık alanında yapmış olduğu araştırmalarından edindiği çığır acıcı veriler ile Karl Marx’ın bu konulardaki fikirlerini rehber ediniyor.

Öte yandan Marx’ın da, Morgan’ın çalışmalarından çıkardığı geniş bir eleştirel özeti de bulunuyor.

Engels, çalışmasında bu notlardan da yararlanarak bir nevi Marx’ın vasiyetini yerine getirmiş oluyor.

  • Künye: Friedrich Engels – Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni, çeviren: Mustafa Tüzel, İş Kültür Yayınları, antropoloji, 236 sayfa, 2019

Basil Liddell Hart – İkinci Dünya Savaşı Tarihi (2015)

Askeri tarihçiliğin dünyaca ünlü isimlerinden Basil Liddell Hart, eserleri içinde muhtemelen en en önde gelen bu çalışmasında, dünya tarihine yön vermiş büyük savaşlardan İkinci Dünya Savaşı’nı yıl yıl, cephe cephe inceliyor.

Savaş başlarken Almanya ve Batılı müttefiklerin durumundan savaşın yayılmasına, Rusya’da savaşın seyrinin değişmesinden Nazilerin düşüşüne pek çok detay.

Eserin bu baskısı için de söylenebilecek belirtilmesi gereken birkaç nokta var:

Eser ilk Türkçe baskısından on yedi yıl sonra, baştan aşağı gözden geçirilmiş çevirisi ve orijinal eserde bulundukları halde bu ilk Türkçe baskıda yer almamış olan toplam kırk adet haritasıyla birlikte sunuluyor.

  • Künye: Basil Liddell Hart – İkinci Dünya Savaşı Tarihi, çeviren: Kerim Bağrıaçık, İş Kültür Yayınları

Nigel Rodgers – Antik Yunan (2015)

Nigel Rodgers’tan arkeoloji, sanat ve tarih meraklıları için, 1000 fotoğraf eşliğinde Antik Yunan hakkında kapsamlı bir rehber.

Antik Yunan’ın siyasi ve askeri tarihinden Atina’nın Altın Çağı’na, Büyük İskender’den Antik Yunan’ın dünya sanatı, mimarisi ve toplumunun doğuşu üzerindeki etkilerine, pek çok detay burada.

  • Künye: Nigel Rodgers – Antik Yunan, çeviren: Ülkü Evrim Uysal, İş Kültür Yayınları

Johann Wolfgang von Goethe – Yaşamımdan Şiir ve Hakikat (2009)

Dünya edebiyatının önde gelen isimlerinden Johann Wolfgang von Goethe ‘Yaşamımdan Şiir ve Hakikat’te, dünya görüşünü ve sanat anlayışını, kendi yaşamöyküsünden hareketle anlatıyor.

Goethe burada, içindeki heyecanları, dış etkileri, geçirdiği kuramsal ve uygulamalı eğitim basamaklarını sırasıyla anlatırken, kendisini az ya da çok etkilemiş sanatçı, bilim insanı ve devlet adamına dair fikirlerini de okurla paylaşıyor.

İlk bölümü 1811’de yayımlanan eserin dördüncü bölümü, Goethe’nin ölümünden sonra yayımlandı.

Bizde ilk baskısı Milli Eğitim tarafından yapılmış eser, Goethe’nin kişisel ve sanatsal dünyasına inmek için iyi bir fırsat.

  • Künye: Johann Wolfgang von Goethe – Yaşamımdan Şiir ve Hakikat, çeviren: Mahmure Kahraman, İş Kültür Yayınları, otobiyografi, 840 sayfa

İsmail Cem – Tarih Açısından 12 Mart (2009)

İsmail Cem ‘Tarih Açısından 12 Mart’ta, Türkiye’nin zorlu dönemeçlerinden olan 12 Mart askeri darbesini çok yönlü bir biçimde inceliyor.

Cem, çalışmasının ilk bölümünde, 12 Mart’ı günlük hayatın yansımaları çerçevesinde yorumluyor.

Darbeyi yaşanılan anın içinde tasvir eden bu bölüm, aynı zamanda belgesel bir nitelik de taşıyor.

Yazar, kitabının ikinci bölümünde ise, 12 Mart’ın tarih açısından yerini, önemini ve sonuçlarını ele alıyor.

Cem, kitabının ilk bölümünde gazete yazarlığı kimliğiyle, ikinci bölümünde de siyaset adamı kimliğiyle okurun karşısına çıkıyor.

  • Künye: İsmail Cem – Tarih Açısından 12 Mart, İş Kültür Yayınları, siyaset, 642 sayfa

William Golding – Çatal Dil (2015)

Yunan şehirlerinin en görkemlisi Delphi’nin, istilacı Romalılar karşısında can çekiştiği bir dönemde, bu çöküşe ilk elden tanıklık eden kâhin Arieka’nın yaşadıkları.

Şimdi yaşlılığını süren Arieka, geriye dönüşlerle zor geçen çocukluğuna, gençliğine ve Yunan şehirlerinin bir bir düşüşüne uzanacaktır.

William Golding’in ‘Çatal Dil’i, bir modern klasik.

  • Künye: William Golding – Çatal Dil, çeviren: E. Efe Çakmak, İş Kültür Yayınları