Rita Guibert – Yedi Ses (2021)

Harika haber:

Rita Guilbert’in Latin Amerika edebiyatının yedi dev yazar ve şairiyle yaptığı enfes söyleşiler, Celâl Üster çevirisiyle Türkçede.

Pablo Neruda, Julio Cortázar, Gabriel García Márquez, Jorge Luis Borges, Miguel Angel Asturias, Octavio Paz ve Guillermo Cabrera Infante, ‘Yedi Ses’te arz-ı endam ediyor.

Çalışma, bu büyük yazar ve şairin, en sakınmasız düşünceleri, eleştirileri, itirafları ve suçlamalarına yer veriyor ve yalnızca yaşama, dünyaya, insanlığa, edebiyata, dönemin edebî tartışmalarına değil, sosyalizme, kapitalizme, dönemin siyasal olaylarına da yedi ayrı bakış sunuyor.

Guibert, kendi deyişiyle bir bıkkınlıktan, “bir kıtanın bıkkınlığı”ndan doğan ‘Yedi Ses’te, edebiyatı köklü bir dönüşüme uğratan Latin Amerika’nın çıkardığı yedi büyük yazarla söyleşilerine yer veriyor.

Miguel Angel Asturias’ın Fransız meslektaşları üzerinden dünyaya seslendiği, “Artık siz bir oturun bakalım, şimdi biz size bir şeyler anlatacağız,” sözünden yola çıkan kitapta yedi ustanın yazarlığa, edebiyata ve dünyaya dair düşünceleri, bu büyük kıtanın tek bir renkten ibaret olmadığını ortaya koyuyor ve yazarları kişisel olarak besleyen iklimleri, kültürleri ve olayları da portrelerine detay olarak ekliyor.

‘Yedi Ses’, her bir kelimesini dinlemek isteyeceğiniz bir edebiyat şöleni.

  • Künye: Rita Guibert – Yedi Ses: Latin Amerikalı Yedi Yazarla Söyleşiler, çeviren: Celâl Üster, Can Yayınları, söyleşi, 560 sayfa, 2021

Erdal Sarıçam – Sürgün Edilen Ünlüler (2010)

‘İntihar Eden Ünlüler’, Erdal Sarıçam’ın daha önce yayımlanan çalışmalarından.

Yazar, ‘Ünlüler’ serisinin elimizdeki kitabında ise, büyük kalabalıklara yön vermiş, önemli kitleleri etkilemiş isimlerin sürgün maceralarını işliyor.

Kitapta, yerli ve yabancı kırk bir ünlünün fikirleri, mücadeleleri, yaşadıkları trajediler, eserlerinden kısa alıntılar ve sürgün öyküleri yer alıyor.

Mehmet Akif Ersoy’dan Nâzım Hikmet’e, II. Abdülhamit’ten Ayetullah Humeyni’ye, Benazir Butto’dan Fidel Castro’ya, Şeyh Şamil’den Şivan Perwer’e, Ahmet Kaya’dan Rabia Kadir’e, Pablo Neruda’dan Yılmaz Güney’e kadar birçok ünlü isim, fırtınalı ve hayatları ve sürgün hikâyeleriyle okurun karşısına çıkıyor.

  • Künye: Erdal Sarıçam – Sürgün Edilen Ünlüler, Gezgin Yayınları, tarih, 271 sayfa

Pablo Neruda – Yüz Aşk Sonesi (2010)

Pablo Neruda, ilk kez 1959 yılında yayımlanan ünlü eseri ‘Yüz Aşk Sonesi’ni, Matilde Urrutia’ya ithaf etmişti.

Orijinal ismi ‘Cien Sonetos de Amor’ olan kitaptaki ilk şiirden bir alıntı:

“Matilde, çimen, taş, şarap, hangisi senin adın?

Adısın hem topraktan doğup sonsuza kalanın,

öyle bir sözcük ki söktürür şafağı büyümesiyle,

çakar limon ışıkları onun yaz demlerinde.

 

Akıp gider bu adın üstünde

ateşin deniz mavisi arılarıyla sarılmış tahta gemiler;

bir ırmağın suyudur ki o harfler

kireçlenmiş yüreğimde yüzerler.

 

Ah, nice yollardan sonra bulunmuş ad,

gizli bir tünelin kapısı sarmaşıklar altında,

dertleşir dünyanın mis kokusuyla! (…)”

  • Künye: Pablo Neruda – Yüz Aşk Sonesi, çeviren: Adnan Özer, Kırmızı Yayınları, şiir, 226 sayfa

Pablo Neruda – Aşk Şiirleri (2011)

  • AŞK ŞİİRLERİ, Pablo Neruda, yayıma hazırlayan: Fahri Özdemir, Kırmızı Yayınları, şiir, 146 sayfa

Şilili Pablo Neruda, en güzel aşk şiirlerini yazan isimlerden biri. İşte Fahri Özdemir’in yayıma hazırladığı elimizdeki kitap, onun aşkı en iyi anlattığı, unutulmaz şiirlerine yer veriyor. Neruda, ‘Sevgili’ başlıklı şiirinde şöyle diyor: “Sevgili, / serin taş üstünde, baharleyin, / suyun bir köpük parıltısını açıp yayışı gibi, / öyledir yüzünün gülümsemesi, / sevgili. // Sevgili, / nazik eller ve narin ayaklar / bir tay gibi gümüşten, / yürüyen, dünya çiçeği, / böyledir gözümün görmesi, / sevgili. / Sevgili, / bakırdan bir yuva örülmüşken / başında, bir yuva / koyu bal renginde, / orda gönlüm yanar ve dinlenir, / sevgili. (…)”

Pablo Neruda – Kuruntular Kitabı (2007)

  • KURUNTULAR KİTABI, Pablo Neruda, çeviren: Erdal Alova, Can Yayınları, şiir, 162 sayfa

‘Kuruntular Kitabı’, şair Pablo Neruda’nın “güz dönemi” başyapıtı olarak değerlendirilir. Çünkü, uzun zaman sürgünde kalan Neruda, onca sürgünden ve yurt özleminin ardından nihayet ülkesine dönmüştü. İşte, 1957-1958 gibi bir yıllık süre içinde kaleme alınan bu kitaptaki şiirler, bu dönemin melankolik-ironik yapısını, yurduna ve halkına duyduğu büyük özlemi gayet iyi açıklıyor. Neruda, ‘Yirmi Aşk Şiiri’, ‘Umutsuz Bir Şarkı’, ‘Yeryüzünde Konaklama’, ‘Yürekteki İspanya’, ‘Evrensel Şarkı’ ve ‘Macahu Picchu Dorukları’ gibi eserleriyle 1971 Nobel Edebiyat Ödülü’ne değer görüldü. Neruda’nın bu kitabı ise, kendisinin külliyatında önemli bir yer işgal ediyor.