Hilmi Yavuz – İslam’ın Zihin Tarihi (2009)

Alt başlığı ‘Bir Müslüman Aydının İslam Üzerine Düşünceleri’ olan ‘İslam’ın Zihin Tarihi’, Hilmi Yavuz’un İslam felsefesinden İslam kelamına, İslam ve politika ilişkisinden tasavvuf düşüncesine, İslam Antropolojisinden İslam sosyolojisine kadar birçok konuyu irdeleyen makalelerini bir araya getiriyor.

Yavuz kendine has tarzıyla, İslam’ın entelektüel meselelerini, analitik ve kuramsal bir yöntemle inceliyor.

İslam ve felsefe, rasyonalite ve din, İslam ve demokrasi, İslam ve Oryantalizm arasındaki ilişki; İslam’da reform, dini tefekkür, imam ile öğretmenin temsil ettikleri, İslam medeniyetine nasıl sahip çıkılacağı ve dinsel kimliğin ne olduğu, Yavuz’un odaklandığı konulardan birkaçı.

  • Künye: Hilmi Yavuz – İslam’ın Zihin Tarihi, Timaş Yayınları, din, 253 sayfa

 

Mehmet Serhan Tayşi – Ali Emîrî’nin İzinde (2009)

‘Ali Emîrî’nin İzinde’, Milli Kütüphane’nin kurucusu ve Ali Emîrî’nin emanetlerine yıllarca koruyuculuk yapmış Mehmet Serhan Tayşi’nin anılarından oluşuyor.

Tayşi, çocukluğundan ve ailesinden başlayarak, Dolmabahçe Sarayı’nda sekiz yıl boyunca Atatürk’ün muhafızlığını yapan polis babası Ahmet Râsih Tayşi’yi, kütüphanede geçen uzun yıllarını, bu süre zarfında tanıştığı insanları ve deneyimlerini anlatıyor.

Tayşi’nin anıları bu yönüyle, bir dönemin tanıklığını okura sunmalarıyla ilgi çekiyor diyebiliriz.

Kitapta, 2. Dünya Savaşı’nın sıkıntılı günlerinden, dönemin Adana’sına, İzmir Bayındır’ın Melamî, Nakşi ikliminden İstanbul’un çok renkli düşün ve kültür dünyasına kadar birçok ayrıntı yer alıyor.

  • Künye: Mehmet Serhan Tayşi – Ali Emîrî’nin İzinde, Timaş Yayınları, anı, 608 sayfa

Turgut Cansever – İslam’da Şehir ve Mimari (2009)

‘İslam’da Şehir ve Mimari’, Türkiye mimarisinin önemli isimlerinden Turgut Cansever’in İslam mimarisi ve şehirciliğine dair görüşlerini bir araya getiriyor.

İslam mimarisinin temel nitelikleri, Osmanlı şehrinin belirleyici özellikleri, mimarlık mirasının korunma yolları ve bu tarzın gelecekte nasıl kurulabileceği, kitaptaki metinlerin çerçevesini oluşturuyor.

“Kültürel kirlenme, özünde, teknolojiyi kendi başına yaratıcı güç addetmek gibi temel bir yanılgıyı taşımaktadır.” diyen Cansever, dünyayı güzelleştirmeyi amaçlayan mimarlık alanına ait meselelere, bürokratların ve teknokratların gözüyle bakılmasının, bugün mimarinin içinde bulunduğu temel sıkıntı olduğunu söylüyor.

  • Künye: Turgut Cansever – İslam’da Şehir ve Mimari, Timaş Yayınları, mimari, 236 sayfa

André Gide – Pastoral Senfoni (2009)

Çağdaş Fransız romancılarından André Gide’in, adını Beethoven’in en önemli eserlerinden olan ‘Pastoral Senfoni’den alan bu metni, Protestan bir papazın, kör bir kız olan Gertrude’u koruma altına almasını, yetiştirmesini ve ona âşık olmasını anlatıyor.

Gide’in klasik eseri, papazın kıza hissettiği aşkın yanı sıra, diğer aile üyelerinin dünyalarına da uzanarak, okura çok katmanlı, zengin bir metin sunuyor.

Gide’in kendi hayatına göndermelerle dolu ve dolayısıyla otobiyografik özellikler de taşıyan bu kısa kitabı, hem papazın, hem de karısı, oğlu ve âşık olduğu kör kızın dünyalarına iniyor, böylece çok sesli bir senfoniye dönüşüyor.

  • Künye: André Gide – Pastoral Senfoni, çeviren: Buket Yılmaz, Timaş Yayınları, günlük, 95 sayfa

Altan Tan – Kürt Sorunu (2009)

Altan Tan, Türkiye’nin en önemli sorunlarının başında gelen Kürt sorununu, çok boyutlu okumaya tabi tutuyor ve tarafları daha iyi bir çözüm için tartışmaya davet ediyor.

Kitapta,

  • Türkler ve Kürtler arasında tarihte ilk ilişkilerin kuruluşu,
  • Haçlı Seferleri’nde Kürtlerin rolü,
  • Osmanlı dönemindeki özerk Kürt yapılanması,
  • Kürt edebiyatı ve folkloru,
  • II. Meşrutiyet’in Kürtler üzerine etkileri,
  • Cumhuriyet dönemi olayları,
  • Türkiye Kürtlerinin sağ ve sol düşünce içinde siyaset yapma biçimleri,
  • Ve federasyon, bağımsızlık veya demokratik Cumhuriyet tartışmaları, kitapta detaylı şekilde ele alınan konulardan birkaçı.

Bölgeyi iyi bilen isimlerden Tan, sorunun çözümü konusunda tarafların ne yapması gerektiğine odaklanıyor.

  • Künye: Altan Tan – Kürt Sorunu, Timaş Yayınları, siyaset, 603 sayfa

 

Arzu Terzi – Abdülhamid’in Mirası (2009)

Arzu Terzi, tam adı ‘Bağdat Musul’da Abdülhamid’in Mirası Petrol ve Arazi’ olan kitabında, söz konusu bölgenin, Osmanlı tarihinde ilk kez bir padişahın şahsi mülkü haline getirilmesi sürecini, döneme ait fotoğraflar ve belgeler eşliğinde veriyor.

Kitapta, bölgede padişah mülkü haline getirilen petrol yatakları, II. Abdülhamid’in bu yatakları işletme imtiyazını alışı, yabancı devletlerin çeşitli şahıslar aracılığıyla Osmanlı Devleti’ne yaptıkları imtiyaz talepleri, bölgedeki çıkar çatışmaları, Abdülhamid’in bu mücadele karşısında uyguladığı politikalar ve nihayet, padişahın bölgedeki şahsi mülkünün devletleştirilmesi süreci, ayrıntılı bir şekilde inceleniyor.

  • Künye: Arzu Terzi – Abdülhamid’in Mirası: Petrol ve Arazi, Timaş Yayınları, tarih, 317 sayfa

Alain Mabanckou – Yarın 20 Yaşında Olacağım (2015)

Devrim sonrasındaki, 1970’li yılların Kongo’sunda, on yaşında bir çocuğun arayışlar, soru işaretleri, belirsizlikler ve gizemlerle örülü büyüme serüveni.

Michel’in yapmayı en çok sevdiği şey, dostu Lounès’la vakit geçirip gevezelik etmektir.

Kız arkadaşı Carolin’le duygu dünyasının kapılarını aralamaya koyulan kahramanımız, radyo haberlerinden duyduğu, devrilen İran Şah’ı için üzülmekte ve dayısı René aracılığıyla da kapitalizmin ve sosyalizmin, ezilmenin, sömürmenin, siyasetin ve hakikatin ne olduğunu, kafası fazlasıyla karışsa da adım adım öğrenmektedir.

Michel’in meraklı ruhuna, bu esnada, halkının gündelik hayatından, geleneklerinden süzülen renkli ayrıntılar da eşlik edecektir.

Otobiyografik öğeler de barındıran Alain Mabanckou’nun romanı, özellikle Michel karakteriyle zihinlerde yer edinecek türden.

  • Künye: Alain Mabanckou – Yarın 20 Yaşında Olacağım, çeviren: Sibel Kuşca, Timaş Yayınları

Ebubekir Eroğlu – Çalkantı ve Dalga (2008)

‘Çalkantı ve Dalga’, şair kimliğiyle de bilinen Ebubekir Eroğlu’nun denemelerini bir araya getiriyor.

Kitabın iki bölümünden olan “Dalga”da, tarihten günümüze uzanan varlığıyla insanın kendisi anlatılıyor.

Var olma duygusu, bilinç, hayal kurma, zihin, irade, kemdilik bilinci, kimlik, öteki ve yaratıcının varlığını hissetmek, Eroğlu’nun bu bölümdeki anahtar kelimeleri.

Kitabın ikinci bölümü olan “Çalkantı” ise insan ve toplumsallık ilişkisinin ve bu ilişkinin beraberinde getirdiklerinin merkeze alındığı yazılardan oluşuyor.

Birey ve toplum arasındaki gerilimler; demokrasi ve hukuk; edebiyat ve etik ilişkisi ise Eroğlu’nun bu bölümdeki denemelerinin başlıca çerçevesini oluşturuyor.

  • Künye: Ebubekir Eroğlu – Çalkantı ve Dalga, Timaş Yayınları, deneme, 384 sayfa

Halide Nusret Zorlutuna – Aşk ve Zafer (2008)

‘Aşk ve Zafer’, Türkiye edebiyatında kadın yazarlar arasında gerek şiirleriyle gerekse romanlarıyla önemli bir yer edinen Halide Nusret Zorlutuna’nın bir romanı.

Zorlutuna’nın tefrika ettiği son romanı olan ‘Aşk ve Zafer’, Milli Mücadele döneminin Urfa, İstanbul ve Ankara’sını konu alması ve zengin tarihi malzeme sunmasıyla öne çıkıyor.

Zorlutuna bu eserinde, aşk gibi romantik bir duyguyla, vatana bağlılık hissine karşılık gelen şeref gibi iki temayı harmanlıyor.

Roman, umutsuz bir aşk hikâyesi etrafında, ülkenin geçirdiği yarım yüzyıllık serüveni anlatıyor.

Yazar, vermek istediği tarihi ve sosyal mesajları da bu aşk hikâyesi ekseninde anlatıyor.

  • Künye: Halide Nusret Zorlutuna – Aşk ve Zafer, hazırlayan: Betül Coşkun, Timaş Yayınları, roman, 204 sayfa

Ali Çelik – Türk Halk Şiiri Antolojisi (2008)

Ali Çelik’in uzun soluklu çalışmasının ürünü olan ‘Türk Halk Şiiri Antolojisi’, çok sayıda halk şairini, kronolojik sırayla okurun karşısına çıkarıyor.

Çelik’in farklı yazılı kaynakların yanı sıra, yaşayan halk şairleriyle yaptığı birebir görüşmelerle ortaya çıkardığı antoloji, İslamiyet’in kabulünden önceki halk edebiyatı ürünleri ile Azerbaycan’ı da kapsayan Osmanlı coğrafyasında 20. yüzyıla gelinceye kadar ortaya çıkan halk şiiri örneklerini barındırıyor.

Halk şiiri hakkında bilgilendirici yazıların da bulunduğu antolojinin, özel bir baskıyla yayımlandığını da belirtelim.

  • Künye: Ali Çelik – Türk Halk Şiiri Antolojisi, Timaş Yayınları, şiir, 459 sayfa