Lezzet ve mekân arasında birebir bir ilişki vardır.
Bu özenli çalışma ise, Türkiye’de yerel tatların ve yöresel mutfakların korunmasına büyük katkı sunacak türden.
Son yıllarda şefler kendilerini rakiplerinden farklılaştırmak için kullandıkları malzemelerin kökenini ön plana çıkarıyorlar.
Yemek yaparken kullanılan malzemelerin nereden geldiğini, nasıl üretildiğini ya da yetiştirildiğini bilmek artık daha fazla önem kazandı.
Türkçede “yerin tadı” dediğimiz bu kavram, kırsal toplulukların içinde yaşadıkları fiziksel çevreyle ilişkilerine de işaret eder.
“Yerin tadı” insanlar ve mekânlar arasında, kültür ve doğa arasında kuşaklar boyunca gelişen tarihsel ilişkiye dayalı bir yerel tarım modeli sunar.
Bu anlamda “yerin tadı” insan hüneri ve merakının bir yerin doğal özellikleriyle etkileşimini dile getirmek için kullanılır.
Kırsal topluluklar gündelik yaşam pratikleriyle yaşadıkları çevreyi belirler.
Aynı zamanda içinde yaşadıkları çevre de onların bilgi, beceri ve davranışlarını belirler.
İşte bu çalışma da, lezzet ve mekân arasındaki yakın ilişkiyi çarpıcı bir biçimde ortaya koymasıyla önemli.
Çalışma, Türkiye’nin coğrafi işaretlerinin bir envanterini sunuyor, yerel tatlar ve yöresel mutfakları kayıt altına alıyor.
- Künye: Raşit Çavaş ve Derya Nizam – Türkiye’nin Tescilli Lezzetleri Coğrafi İşaretler, Oğlak Kitap, yemek, 424 sayfa, 2021