Ernest Hemingway – Tüm Öyküleri (2017)

Özgün anlatım tarzı ve kendine has roman tekniğiyle yalnızca Amerikan edebiyatını değil, dünya edebiyatını da etkilemiş Ernest Hemingway’in öyküleri ilk kez Türkçede tek kitap halinde yayımlanıyor.

868 sayfalık bu oylumlu basım, Hemingway hayranları için arşivlik bir eser.

Hemingway’in öyküleri daha önce ayrı ayrı yayımlanmış, bunlardan da ağırlıklı olarak yazarın ‘Klimanjaro’nun Karları’, ‘Beyaz Fil Tepeleri’ ve ‘Aydınlık ve Temiz Bir Yer’ adlı öyküleri öne çıkmıştı.

Bu baskıda ise, yazarın gölgede kalmış öyküleriyle yukarıda adını andığımız meşhur öyküleri de bulunuyor ki, bu Hemingway Türkçe külliyatına yapılmış muazzam bir katkı.

  • Künye: Ernest Hemingway – Tüm Öyküleri, çeviren: Elif Derviş, Bilgi Yayınevi, öykü, 868 sayfa

Kemal Varol – Sahiden Hikâye (2017)

‘Jar’ ve ‘Haw’ romanlarında hayali Arkanya’da yaşayan sağlam karakterleriyle bizi tanıştıran Kemal Varol, şimdi de bizi öyküleriyle tanıştırıyor.

Yazarın bu ilk öykü kitabı da, bizi bir kez daha Arkanya’ya, bu taşra şehri insanlarının dünyasına götürüyor.

Burada, küçük hayatlar yaşayanından hayalleri sınır tanımayanına; yolları aşka, ölüme, kaybedişe, hiçliğe, dayanışmaya ve isyana açılan birçok karakterle tanışıyoruz.

Kimileri Varol’un edebiyatını, 90’lı yılların edebiyata yansımasının iyi örneklerinden biri olarak kabul eder.

Bu öyküler de, yalnızca söz konusu dönemin ruhunu iyi kavradıkları için değil, aynı zamanda özgün karakterleri, dili kullanmadaki maharetleri ve yarattıkları atmosferle de iyi bir okuma vaat etmekte.

Öykülerin, Rewhat Arslan’ın çizimleriyle zenginleştiğini de belirtelim.

  • Künye: Kemal Varol – Sahiden Hikâye, İletişim Yayınları, öykü, 169 sayfa

Deniz Faruk Zeren – Yasak Kitap (2014)

Deniz Faruk Zeren, ilk eseri ‘Yasak Kitap’ta, yoksulların, ezilenlerin, alttakilerin dünyasından hikâyeler sunuyor.

Öykülerini toplumcu gerçekçi tarzda yazan Zeren, simgelere de yoğun bir şekilde başvuruyor.

Zeren’in şizofreni, emek, çevre, kimlik ve zaman gibi temalar etrafında yol alan yirmi beş öyküsü,

“İllegal” örgüt üyelerinin insani hallerini,

Yoksulluğun hayatlarını gölgelediği insanları,

Modern çağın yok ettiği çocukluk dünyasını,

Ve cezaevindeki açlık grevi sonucunda Wernicke Korsakoff hastalığına yakalanan tutukluların ve onların ailelerinin yaşadığı acıları, farklı anlatım biçimlerine başvurarak resmediyor.

  • Künye: Deniz Faruk Zeren – Yasak Kitap, Patika Kitap, öykü, 152 sayfa

Mehmet Güreli – Alope’nin Odası (2008)

Mehmet Güreli’nin bu kitaptaki kısa öyküleri, yazarın ince anlatımı, ayrıntıları kullanma biçimi ve gizemli labirentleriyle dikkat çekiyor.

Kitaba adını veren güzel öykü, yazar Alope ile onun kitaplığına dadanmış, kitap yemeyi çok seven bir cüce sıçan arasındaki ilişkiye dayanıyor.

Sıçanı gördükten sonra yazma isteğini kaybeden Alope, hayvanı yakalayabilmek için odasına kapan kurar.

İlerleyen sayfalarda sıçan kendi dünyasına sahip, düşünen, hisseden ve kitaplara tutkun özgün bir karakter olarak yavaş yavaş vücut bulmaya başlar.

  • Künye: Mehmet Güreli – Alope’nin Odası, Sel Yayıncılık, öykü, 116 sayfa

Boris Vian – Karıncalar (2017)

Ünlü yazar Boris Vian’ın tarzını en iyi yansıtan dokuz öykü.

Vian’ın anarşist tavrının kendini yoğun olarak hissettirdiği öyküler, okurunu yaşadığı hayat üzerine düşünmeye ve onu sorgulamaya davet ediyor.

Savaşların anlamsızlığından şiddetin sıradanlaşmasına, müzikten aşka pek çok temaya uzanan öykülerde, birbirinden ilginç pek çok karakterle tanışıyoruz.

Öykülerin ilginç yanlarından biri de, gün içinde sıklıkla yanımızda yöremizde gördüğümüz ve üzerine neredeyse hiç düşünmediğimiz cansız nesneleri birer karakter olarak karşımıza çıkarması.

Boris Vian’ın edebi dehasına bir kere daha tanık olmak için iyi bir fırsat.

  • Künye: Boris Vian – Karıncalar, çeviren: Candan Keten, Sel Yayıncılık, öykü, 192 sayfa

Habib Bektaş – Kaybolmasınlar Diye (2014)

  • KAYBOLMASINLAR DİYE, Habib Bektaş, Delidolu Yayınları, öykü, 104 sayfa

Sinemaya da uyarlanan ‘Gölge Kokusu’ romanıyla bildiğimiz Habib Bektaş ‘Kaybolmasınlar Diye’de, kısa öykü türünde eserlerini sunuyor. Yazar tematik bir bağlam üzerine inşa ettiği kitabının ilk bölümünde, insan ilişkileri, varoluş, yazma eylemi, okuma edimi gibi konuları işlerken, ikinci bölümde de, doğaya, çocukluğa dair imgelere yoğunlaşmış. Bektaş, kitaba adını veren öyküsünde, bir hastanede yolu kesişen bir yazar ile bir çocuk arasında yaşananları anlatıyor. Yazar, her çocuk gibi ağzından çıkan sözü tartıp biçmeyen bu zeki kız çocuğunun sorduğu sorular aracılığıyla, yazmanın ve yaşamın anlamı üzerine düşünmeye başlayacaktır.

Halil Cibran – Ermiş (2014)

  • ERMİŞ, Halil Cibran, çeviren: Ayşe Berktay, İş Kültür Yayınları, edebiyat, 54 sayfa

Aşk, ölüm, doğa ve yurt özlemi konularında kaleme aldığı birçok çalışması bulunan Halil Cibran’ın ‘Ermiş’i, yazarın en ünlü yapıtlarından biri. Hem şiir, hem aforizma hem de “bilgelik kitabı” olarak değerlendirilebilecek eser, yıllar boyu yaşadığı kentten ayrılacak Ermiş’in, veda niyetine halka hitabından oluşuyor. Ermiş, kent halkının kendisine aşk, evlilik, suç, ölüm, güzellik, acı, yoksulluk ve mutluluk gibi kavramlara dair sorduğu sorulara yanıt verir.

Aziz Nesin – % Kaç Aptalız? (2008)

  • % KAÇ APTALIZ?, Aziz Nesin, yayına hazırlayan: T. Melis Kaya ve Özcan Haklı, Kırmızı Yayınları, öykü, 494 sayfa

‘% Kaç Aptalız’, Aziz Nesin’in seçme öykülerini bir araya getiriyor. Aziz Nesin şiirler yazdı, gazetecilik yaptı, romanlar ve tiyatro oyunları kaleme aldı. Nesin’in dehasının doruğa çıktığı alanlardan biri de öyküleri oldu. Bu öykülerin, etkileri hâlâ süren yankılar uyandırabilmelerinin biricik nedeni de, yazarın kendine has “gülmece” tarzından kaynaklanıyor. Bu derlemede, Nesin’in iki binden fazla hikâyesinden seçilmiş altmışı aşkın örnek yer alıyor. Nesin’in öyküleri, “Tam Aziz Nesin’lik,” cümlesinden de bilindiği gibi, Türkiye gerçekliğini en iyi veren öykülerin başında gelir. Seçme öyküler, bu hiciv ustasını yeniden okumak için iyi bir fırsat.

Ahmet Çakır – Dostun Ölümü (2008)

  • DOSTUN ÖLÜMÜ, Ahmet Çakır, Yalın Ses Yayınları, öykü, 160 sayfa

Ahmet Çakır’ın ‘Dostun Ölümü’nün ilk baskısı, 1983 yılında yapılmıştı. 1982 yılında, Çakır’ın kitaba da ismini veren öyküsü, Akademi Kitabevi öykü ödülünü kazanmıştı. ‘Hocaların Hocası’, ‘Araba Sevdası 1980’, ‘Orman Yangını’, ‘Şairin Ölümü’ ve ‘Arkadaşın Ölümü’ ise kitapta yer alan diğer öyküler. Kitaba adını veren öykü, 11 Nisan 1980 yılında uğradığı saldırı sonucu öldürülen öğretmen, folklor araştırmacısı, televizyon programcısı ve edebiyatçı Ümit Kaftancıoğlu’nun ölümünden duyulan derin acıyı anlatıyor. 1983 yılında, Gösteri edebiyat dergisi tarafından yılın en umut veren beş öykücüsü arasında gösterilen Çakır, daha sonra spor yazarlığına geçerek, bu türdeki çalışmalarına ara vermişti.

 

Yasemin Yazıcı – Tırtıl Yağmuru (2008)

  • TIRTIL YAĞMURU, Yasemin Yazıcı, Everest Yayınları, öykü, 119 sayfa

‘Tırtıl Yağmuru’, daha önce ‘Saklambaç Oynuyorduk Zamanla’, ‘Vampir Tangosu’ ve ‘Kaybolan Kasaba’ isimli kitaplarıyla hatırlanacak Yasemin Yazıcı’nın on bir öyküsünden oluşuyor. Kitapta yer alan öyküler çoğunlukla, insanlığın güncel sorunlarından şiddete odaklanıyor. Yazıcı’nın öykülerindeki şiddet de, maddi ve görünür hallerinden ziyade gündelik hayata sinen, neredeyse fark edilemeyen yönleriyle veriliyor. Öyküler, dışarıdan bakıldığında sıradan görünen yaşamların, aslında nasıl da her türden şiddeti barındırabileceğini ve bunun zaman içinde nasıl içselleştirilebildiğini tasvir etmeleriyle dikkat çekiyor.