Agnes Dick Ramsay – 19. Yüzyıl Sonlarında Türkiye’de Günlük Yaşam (2015)

1880’den 1914’e kadar çoğu Anadolu yollarında olmak üzere, Osmanlı ülkesinde yaşamış Agnes Dick Ramsay’in dönemin insani ilişkileri ve gündelik hayatı konusunda gözlem ve deneyimleri.

Ramsay’in İzmir’den Afyon’a, Isparta’dan Kilikya’ya uzanan yolculuğunda, o zamanların Anadolu’suna dair ilgi çekici birçok gözlem bulunmakta.

  • Künye: Agnes Dick Ramsay – 19. Yüzyıl Sonlarında Türkiye’de Günlük Yaşam, çeviren: Raziye Çakıcıoğlu Oban ve Ercan Uyanık, Say Yayınları

Mark Sykes – Darül İslam (2017)

Sykes’in soyadı, size de hiç yabancı gelmemiştir.

Doğru, kendisi, yani tam adıyla Mark Sykes, 20. yüzyılın başlarında Ortadoğu’yu şekillendiren ve neden olduğu tuhaflıklar ve sorunlar günümüzde de devam eden Sykes-Picot Anlaşması’na adını veren İngiliz diplomat, komutan ve seyyahtır.

Sykes’ın bu kitabı da, 1902’de Beyrut’tan başladığı İslam dünyası gezisindeki izlenim ve değerlendirmelerini bir araya getiriyor.

Gezip gördüğü yerlerdeki önde gelen isimlerle yaptığı görüşmelerle de zenginleştirdiği seyahatnamesinde Sykes, yalnızca geziyle ilgili gözlemlerini bizimle paylaşmıyor, aynı zamanda 20. yüzyılın başındaki Osmanlı’nın içinde bulunduğu siyasi, toplumsal ve dini karmaşalardan kurtulabilmesi hakkında öneriler de sunuyor.

Bir döneme ve tarihi bir karakterin iç dünyasına ışık tutmalarıyla okunmayı hak eden bir kitap.

  • Künye: Mark Sykes – Darül İslam: Osmanlı’nın Şark Bölgelerine Seyahat, çeviren: Hikmet İlhan, Avesta Yayınları, seyahatname, 304 sayfa, 2017

James Brant – 1838 Yazında Kürdistan (2014)

Dönem İngiltere’sinin Erzurum Konsolosu James Brant’in, bölgenin ve dönemin siyasi atmosferinin ilgi çekici bir panoramasını sunan seyahat notları.

Brant, iki yardımcısıyla gerçekleştirdiği gezide, Erzurum, Muş, Bitlis, Van, Eleşkirt ve Adilcevaz gibi rotaları takip ederek, dönemin toplumsal hayatına dair gözlemlerini bizimle paylaşıyor.

Önemli bir tarihi tanıklık.

  • Künye: James Brant – 1838 Yazında Kürdistan, çeviren: A. Celil Kaya, Rûpel Yayınları

Heinrich Barth – Heinrich Barth Seyahatnamesi: Trabzon’dan Üsküdar’a Yolculuk, 1858 (2017)

İstanbul’dan Trabzon’a gemiyle, oradan atla Üsküdar’a dönen Heinrich Barth ile Alman şarkiyatçı Andreas David Mordtmann’ın dönemin Türkiye’sine dair gözlem ve deneyimleri…

İki yazar, yol boyunca köy evlerinde konaklamış, dönemin Müslüman ve Hıristiyan kesimleriyle diyalog geliştirmiş, bunun yanı sıra yolculuklarında gördükleri antikçağa ait eserlerin çizimlerini yapmış.

Seyahatname bu yönüyle Türkiye’nin 19. yüzyılına dair önemli veriler barındırmasıyla kayda değer bir tarihi belge niteliği taşımakta.

Yazarların rotası Trabzon, Şebinkarahisar, Tokat, Turhal, Amasya, Alacahöyük, Boğazköy, Yazılıkaya, Yozgat, Kayseri, Ürgüp, Göreme, Uçhisar, Nevşehir, Gülşehir, Kırşehir, Kırıkkale, Sivrihisar, Seyitgazi, Yazılıkaya, Eskişehir ve Bilecik’e uzanıyor ve oradan Üsküdar’a ulaşıp sonlanıyor.

Kitap,

  • Anadolu köy ve şehirlerini,
  • Buraların belli başlı geçim kaynaklarını,
  • Halkın gündelik hayatını,
  • Gelenek ve göreneklerini,
  • Müslümanlarla Hıristiyanların ilişkilerini,
  • Ve bunun gibi, daha pek çok önemli ve ilgi çekici ayrıntıyı kayda alıyor.

Künye: Heinrich Barth – Heinrich Barth Seyahatnamesi: Trabzon’dan Üsküdar’a Yolculuk, 1858, çeviren: Türkis Noyan, Kitap Yayınevi, seyahatname, 262 sayfa

Chardin – Chardin Seyahatnamesi (2014)

1686’da yayınlanan ‘Chardin Seyahatnamesi’, türün klasikleri arasında yer almasının yanı sıra, Montesquieu ve Rousseau gibi 18. yüzyılın yazarları kadar, İran tarihçileri tarafından da sıklıkla başvurulan önemli bir eser.

Chardin’in İstanbul, Osmanlı toprakları, Gürcistan, Ermenistan ve İran’ı kapsayan bu gezisi, 1671-1673 arasında gerçekleşmiş.

Paris’ten İstanbul’a, oradan Tiflis’e, Tiflis’ten Tebriz’e ve buradan Isfahan’a gerçekleşen yolculuğunda Chardin, Osmanlı-Fransız ilişkilerinde önemli yer tutan kapitülasyonları; Ermeni, İran, Gürcistan ve Osmanlı toplumlarıyla ilgili görüşlerini ve İran-Avrupa ilişkilerini anlatıyor.

  • Künye: Chardin – Chardin Seyahatnamesi, editör: Stefanos Yerasimos, çeviren: Ayşe Meral, Kitap Yayınevi, seyahatname, 496 sayfa

Ulrich Jasper Seetzen – İstanbul Günlükleri ve Anadolu’da Yolculuk (2017)

  • İSTANBUL GÜNLÜKLERİ VE ANADOLU’DA YOLCULUK, Ulrich Jasper Seetzen, çeviren: Selma Türkis Noyan, Kitap Yayınevi, seyahatname, 2 cilt, 772 sayfa

istanbul-gunlukleri-ve-anadolu-yolculuk

Alman seyyah Ulrich Jasper Seetzen’in İstanbul ve Anadolu’yu anlatan iki ciltlik seyahatnamesi, yaklaşık 800 sayfayı buluyor.  Seyahatnameyi bu coğrafya açısından anlamlı kılan başlıca husus, III. Selim dönemi İstanbul’unun gündelik hayatıyla ilgili altın değerinde bilgiler barındırması. Seetzen, dönemin İstanbul’unda yaşayan Rum ve Ermeniler ile onların Türklerle ilişkileri, türküler söyleyerek halk oyunları oynayan Kürtler, pehlivanların coşkulu geçen güreş müsabakaları, çocukların sokak oyunları gibi birçok ilgi çekici ayrıntı sunarken, zamanın İstanbul’undaki pamuklu dokuma atölyeleri, top dökümhaneleri, gemi çapası atölyeleri, kiremit ve tuğla ocakları, dönemin işçilerinin yaşadıkları zorluklar konularında da önemli bilgiler veriyor. Seetzen’in Anadolu yolculuğu ise Bursa, Manisa, İzmir, Uşak, Afyon, Konya ve Antakya rotalarını izliyor. Yazar bu bölümde de gezip gördüğü yerlerdeki camiler, pazar yerleri, medreseler, tekke ve kütüphaneler, evler, hanlar ve hamamlar hakkında detaylı bilgiler veriyor. Seetzen’in sahici üslubu ve ilginç gözlemlerinin bu seyahatnameyi sıra dışı kılıyor.

Guillaume Martin – İstanbul’a Seyahat (2007)

  • İSTANBUL’A SEYAHAT, Guillaume Martin, çeviren: İsmail Yerguz, İstiklal Kitabevi, seyahat, 172 sayfa

istanbula-seyahat

‘İstanbul’a Seyahat’, rahip Guillaume Martin’in, Osmanlı İmparatorluğu’nun başkentinde geçirdiği yaklaşık üç aylık bir sürece dair gözlemlerinden oluşuyor. 1794 yılının ortalarında Osmanlı İmparatorluğu’na gelen Martin, aynı yılın Kasım ayında ayrılarak, bağlı bulunduğu Fransa’ya geçmişti. Martin, oldukça mütevazı ve titiz bir üslupla, burada geçirdiği zamanları anlatıyor. Şehrin yüksek tepelerinden sık sık Marmara’yı izleyerek ona hayran kalan Martin’e en çok acı verense, İstanbul’un yangınlarla kül olan alanları ile her yıl çok sayıda insanın canını alan veba tehlikesi.

Aubry de Motraye – La Motraye Seyahatnamesi (2007)

  • LA MOTRAYE SEYAHATNAMESİ, Aubry de Motraye, çeviren: Nedim Demirtaş, İstiklal Kitabevi, seyahatname, 532 sayfa

la-motraye-seyahatnamesi

Fransız Huguenotlarından olan ve 1674 yılında doğan Aubry de Motraye, hayatının neredeyse yarısını yolculuklarla geçirdi. 1696’dan itibaren yaptığı yolculuklarını kaleme alan Motraye, 1723 yılından itibaren bu yazılarını kitaplaştırmaya başladı. Kendisinin bu kitabı da, önce Katolikliğin merkezi Roma’ya, oradan da Osmanlı İmparatorluğu’na yaptığı seyahate dayanıyor. Motreye’nin Osmanlı ülkesinde kaldığı ve olayları aktardığı dönem, 17. yüzyıl gibi, Osmanlı tarihinin en ilginç dönemlerinden biridir. Yazar, dönemin tüm karmaşasını yüklenmiş; Celali ayaklanmalarıyla, Yeniçeri isyanları ve saray entrikalarıyla Osmanlı’ya dair izlenimlerini anlatıyor.

Aziza de Rochebrune – Dilber Kethy’nin Bursa ve İstanbul Hatıratı (2007)

  • DİLBER KETHY’NİN BURSA VE İSTANBUL HATIRATI, Aziza de Rochebrune, çeviren: İlhami Yurdakul, Kitabevi Yayınları, anı, 174 sayfa

dilber-kethy

Orijinal adı, ‘Le Calvaire de l’Islam’ olan bu kitabın ilk baskısı 1913 yılında Paris’te yapılmıştı. Kitabın yazarı ise, Doğu ve Batı kültürüne oldukça aşina olan Fransız yazar Madam Aziza de Rochebrune. Kitabın anlatıcısı, Kethy Brown isimli kurgu karakterdir. Brown’ın anlatımıyla verilen hatıraların birinci bölümü Bursa, ikinci bölümü de İstanbul’da geçer. Önemli bir ayrıntı olarak da, Balkan Savaşları’nda işgal edilen Edirne, kitapta karşımıza çıkan mekânlardan bir diğeri. Hatırat, Osmanlı yaşamına dair ayrıntılar barındırmasıyla ilgiye değer.

Mehmed Emin Efendi – İstanbul’dan Asya’yı Vusta’ya Seyahat (2007)

  • İSTANBUL’DAN ASYA-YI VUSTA’YA SEYAHAT, Mehmed Emin Efendi, hazırlayan: A. Muhibbe Darga, Everest Yayınları, gezi, 261 sayfa

istanbuldan-asyayi

Mehmet Emin Bey, zamanında II. Abdülhamit’in özel kalem müdürlüğünü yapmış bir isim. Yazarın bu seyahatnamesi de, Tercüman-ı Hakikat gazetesinde tefrika edilmişti. Seyahatname, İstanbul’dan Türkistan ve Orta Asya’ya yapılan bir geziyi kapsıyor. Burada Türkistan ve Orta Asya Türklerinin yaşadıkları coğrafik ortamları ile askeri, politik, ekonomik ve sosyal durumlarına dair anlatımlar yer alıyor. Bunun yanında, seyahatnamede bir aşk öyküsünün yer aldığını da belirtelim. Bu da, Orta Asya’da müzisyen Niyazi ile Han kızı Mehtap arasındaki trajik aşk hikâyesidir. Seyahatname, Türkiye gezi edebiyatının önemli klasiklerinden.