Desmond Morris – Sürrealistlerin Hayatları (2024)

Magritte ile Miró kadar birbirinden farklı iki sanatçının beraber yer aldığı başka hiçbir sanat hareketi tarihte görülmez.

Bunun nedeni sürrealizmin bir sanat hareketi olarak değil, bir felsefi strateji olarak doğmuş olmasıdır.

Sürrealizm bir yaşam tarzıydı; Birinci Dünya Savaşı’nda dünyaya korkunç bir kıyım yaşatmış yerleşik düzene karşı bir başkaldırıydı.

Bilinçdışının kuytuda kalmış, en karanlık yanlarından beslenen sürrealist yapıtlar gerçekten olağanüstüydü ve uluslararası bir nitelik taşıyordu.

Tanınmış yazar ve sürrealist sanatçı Desmond Morris kitabında sürrealistlerin çalışmalarını çözümlemeye çalışmak yerine onlara insan olarak, sıra dışı bireyler olarak bakıyor.

Bu sanatçıların kişilikleri nasıldı; güçlü ve zayıf karakter özellikleri, tercihleri nelerdi?

Sosyal bir hayat mı sürüyorlardı, yoksa münzevi miydiler?

Ayrıksı ve cüretkâr mı, yoksa içe kapanık ve çekingen miydiler?

Morris’in aktardığı komik, sarsıcı, eğlenceli anekdotlar sürrealist felsefeye yaklaşım açısından sanatçıların eserlerinde ve hayatlarında gözlenen çarpıcı değişkenliği de açığa çıkarıyor.

Yazarın kişisel tanıklıklarından faydalanılan kitapta, sürrealistlerin yaşam öyküleri, mizaçları ve çoğu zaman karmaşık aşk hayatları, sanatçıların fotoğrafları ve eserleriyle birlikte çok canlı bir tarzda resmediliyor.

  • Künye: Desmond Morris – Sürrealistlerin Hayatları, çeviren: Ebru Kılıç, İş Kültür Yayınları, sanat, 272 sayfa, 2024

Desmond Morris – Kedinizi Nasıl Bilirsiniz? (2010)

Bir zoolog olarak kedi türünün birçok üyesiyle hem hobi hem de profesyonel olarak ilgilenen Desmond Morris ‘Kedinizi Nasıl Bilirsiniz?’de, kedilerin karmaşık sosyal yaşamını, cinsel davranışlarını, saldırganlıklarını ve avlanma becerilerini anlatıyor.

Kitapta, bu tatlı hayvanın niçin mırladığından en beğendiğiniz koltuğu niçin parçaladığına, dışkısını niçin gömdüğünden tüylerinin bakımı için neden fazla zaman harcadığına, kuyruğunu neden salladığından bir haşere öldürücü olarak ne kadar etkili olduğuna ve yiyeceğini nasıl hazırladığına kadar birçok konu yer alıyor.

Kitap bu yönüyle, tüm kedi sahipleri için temel bir başvuru kaynağıdır diyebiliriz.

  • Künye: Desmond Morris – Kedinizi Nasıl Bilirsiniz?, çeviren: Abdullah Ersoy, Dost Kitabevi, hobi, 160 sayfa

Desmond Morris – Muhteşem Bebek (2010)

‘Çıplak Maymun’ ve ‘İnsanat Bahçesi’ gibi kitaplarıyla bildiğimiz Desmond Morris ‘Muhteşem Bebek’te, bir bebeğin anne rahmine düştüğü andan iki yaşına kadarki gelişim sürecini ve anne-babaların bu gelişiminde nasıl olumlu roller üstlenebileceğini ayrıntılı bir şekilde izliyor.

Ebeveynlere yönelik bebek bakımı kitaplarının disiplini fazlasıyla merkeze aldığını söyleyen yazar, bu durumun kadınları, bebeklerine gönüllerince yaklaşmalarını engellediğini savunuyor.

Amerikalı bebek uzmanı John Watson’ın teorilerinin moda olduğu 1928 yılında dünyaya gelen yazar, öteki bebekler gibi olabildiğince katı bir disiplinle yetiştirilmiş.

“Watson’ın gaddar rejimi altında yetiştirilen bebekler, genelde acı çekiyorlardı” diyen Morris, anne ve çocuk arasında tamamen sevgi üstüne kurulu bir ilişkinin nasıl oluşturulabileceğini ele alıyor.

  • Künye: Desmond Morris – Muhteşem Bebek, çeviren: Duygu Akın, Domingo Kitap, bebek bakımı, 192 sayfa

Desmond Morris – İnsanat Bahçesi (2008)

Desmond Morris, 1959 yılında Londra Hayvanat Bahçesi müdürü olarak çalışmaya başlamış ve bu görevini sekiz yıl boyunca sürdürmüştü.

Ayrıca, muhtelif kitap ve makalelerinden de hatırlanacağı gibi, kendisi insan ve hayvan davranışları üzerine uzun yıllar çalışmış isimlerden.

İşte Morris’in ‘İnsanat Bahçesi’, insanın kent hayatına geçişinin tarihini, deneme tadındaki metinleriyle anlatıyor.

Morris, kafeslere hapsedilmiş hayvanlarla, kendi iradesiyle beton yığınlarına gömülmüş insanoğlunu karşılaştırıyor ve bu karşılaştırmanın sonucunda da, kendini bile isteye kalabalık şehirlere hapsetmiş çağdaş insanın, yüzyılları bulan mahpusluğunun nasıl aşılabileğine kafa yoruyor.

  • Künye: Desmond Morris – İnsanat Bahçesi, çeviren: Nuran Yavuz, İnkılap Kitabevi, anlatı, 278 sayfa