Rabindranath Tagore – Gora (2013)

  • GORA, Rabindranath Tagore, çeviren: Adnan Cemgil, Kapı Yayınları, roman, 519 sayfa

GORA

Rabindranath Tagore ‘Gora’da, bir gencin büyüme serüveni üzerinden ülke sevgisini, aşkın yüceliğini hikâye ediyor. Gora, ülkesinin İngiliz sömürgesinden kurtularak bağımsızlaşması üzerine kafa yormaktadır. Bu esnada genç adam, Suçarita adında genç bir kadına aşık olur. Dünyaya yepyeni bir çerçeveden bakmasına vesile olan bu aşkla birlikte Gora, ülkesindeki Hindu, Hıristiyan ve Müslümanların bir arada ve barış içinde yaşayacağı müşterek bir gelecek tahayyül edecektir.

M. Ertuğrul Düzdağ – Yakın Tarihimizde Irkçılık (2013)

  • YAKIN TARİHİMİZDE IRKÇILIK, M. Ertuğrul Düzdağ, Kapı Yayınları, inceleme, 334 sayfa

 YAKIN

M. Ertuğrul Düzdağ ‘Yakın Tarihimizde Irkçılık’ta, Türkiye yakın tarihinden kimi fikir adamlarının “ırkçılık” hakkındaki düşüncelerine odaklanıyor. Yazarın ele aldığı isimler ise, Meşrutiyet devrinde İslamcılık akımının dört önemli temsilcisi olan Babanzâde Ahmed Naim, Mehmet Akif Ersoy, Çerkeşşeyhi-zâde Halil Hâlid Bey ile Said Halim Paşa ve Cumhuriyet devrindeki din önderlerinden Said-i Nursi. Düzdağ, bu isimlerin eserlerinden yaptığı alıntılardan hareketle, İslam’a göre ırkçılığı; Osmanlıcılık, Türkçülük, Batıcılık ve İslamcılık gibi Meşrutiyet dönemindeki akımları ve ilk ırkçılık tartışmalarının başlamasını irdeliyor.

Hâfız – Hâfız Divânı (2013)

  • HÂFIZ DİVÂNI, Hâfız, çeviren: Hicabi Kırlangıç, Kapı Yayınları, divan, 553 sayfa

HAFIZ

Yeni bir baskıyla yayınlanan ‘Hâfız Divânı’, Farsçanın gizemli şairlerinden olan ve şiirinin gücü nedeniyle “Lisânü’l-Gayb” (Gaybın dili) olarak anılan Şemsüddin Muhammed Hâfız-ı Şîrâzî’nin gazellerinden ve mesnevilerinden oluşuyor. Kitap, Farsça gazelin zirvesini temsil eden ve kendinden sonraki şairler kadar ünlü Alman şair ve yazar Goethe’yi de etkilemiş Hâfız’ın şiirindeki çok yönlülük ile anlam ve imge zenginliğini yeniden keşfetmek için iyi bir fırsat.

Hakkı Süha Gezgin – Edebi Portreler (2013)

  • EDEBİ PORTRELER, Hakkı Süha Gezgin, yayına hazırlayan: Beşir Ayvazoğlu, Kapı Yayınları, deneme, 458 sayfa

 EDEBI

Yaklaşık kırk yıl boyunca İstanbul Erkek Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yapan Hakkı Süha Gezgin’in elimizdeki kitabı, Türkiye edebiyatının önde gelen simalarına dair kapsamlı yazılarından oluşuyor. Gezgin’in ele aldığı yazarların çoğunu tanıması ise, kitabın belge niteliğini kazanmasını sağlayan hususların başında geliyor. Yazar burada, Abdülhak Hamid’ten Ahmet Midhat Efendi’ye, Ahmet Rasim’den Bekir Sıtkı Kunt’a, Faruk Nafiz’den Fuat Köprülü’ye, Peyami Safa’dan Sabahattin Ali’ye birçok yazarı ve Dede Efendi’den Hacı Arif Bey’e, Neyzen’den Tatyos Efendi’ye birçok müzik insanını, kendine has titizliğiyle inceliyor.

Bayram Bilge Tokel – Neşet Ertaş Kitabı (2012)

  • NEŞET ERTAŞ KİTABI, Bayram Bilge Tokel, Kapı Yayınları, inceleme, 331 sayfa

 

Bayram Bilge Tokel, yeni bir baskıyla yayınlanan elimizdeki kitabında, kısa bir süre önce aramızdan ayrılan Neşet Ertaş’ı, onun hayatını adadığı sanatını anlamaya koyuluyor. Bir biyografi çalışmasından ziyade, bir uzmanın değerlendirmeleri ekseninde Ertaş’ın müzik dünyasına dair gözlemler barındırmasıyla dikkat çeken kitap, Ertaş’ın olağanüstü yeteneğini, geleneğe hakimiyetini ve geleneği yeniyle bağdaştırabilme kabiliyetini irdeliyor. Hacı Taşan ve Çekiç Ali gibi yörenin önemli sanatçılarının da ayrıca değerlendirildiği çalışma, Neşet Ertaş’la farklı dönemlerde yapılan birebir görüşmeler barındırmasıyla da dikkat çekiyor.

Turgay Anar – Mekândan Taşan Edebiyat (2012)

  • MEKÂNDAN TAŞAN EDEBİYAT, Turgay Anar, Kapı Yayınları, inceleme, 672 sayfa

 

Turgay Anar, elimizdeki uzun soluklu çalışmasında, 19. yüzyılın ikinci yarısından günümüze kadar İstanbul’daki yazarların buluşma yerlerini, diğer bir deyişle şehrin edebiyat mahfillerini araştırıyor, buradaki edebî faaliyetleri inceliyor. İstanbul’un edebiyat mahfilleri açısından zengin bir şehir olduğu biliniyorsa da, bu mahfillerin nerede ve nasıl oluştuğu, bunlara kimlerin, ne zaman gittiğiyle ilgili pek bir döküme sahip değiliz. Bu alandaki boşluğu dolduran çalışma, yazar evlerinden kıraathanelere, çay bahçelerinden pastaanelere, meyhanelerden lokanta ve restoranlara kadar, yazarların buluştuğu birçok mekâna uğruyor.

Handan İnci (haz.) – Ahmet Hamdi Tanpınar (2012)

  • AHMET HAMDİ TANPINAR, hazırlayan: Handan İnci, Kapı Yayınları, inceleme, 364 sayfa

 

Elimizdeki kitap, 2010’da gerçekleştirilen Ahmet Hamdi Tanpınar’ı ele alan bir sempozyum kapsamında gerçekleştirilen panellerden, söyleşilerden ve sempozyuma sunulan bazı bildirilerden oluşuyor. Kitapta, Tanpınar’ı yaşarken tanımış, öğrencisi olmuş veya asistanlığını yapmış kişilerin yazara dair anıları; Tanpınar’ı yabancı dillere kazandıran yedi çevirmenin, yazarın dünya edebiyat piyasasındaki yeri konusundaki düşünceleri; günümüz şairlerinin Tanpınar’ın şairliğini nasıl yorumladıkları ve Tanpınar’ın sinemaya olan ilgisi gibi, Tanpınar’ın kişiliğini ve sanat anlayışını aydınlatan ilgi çekici konular yer alıyor.

Mustafa İsen – Dile Duran Ölüm (2012)

  • DİLE DURAN ÖLÜM, Mustafa İsen, Kapı Yayınları, inceleme, 321 sayfa

Mustafa İsen ‘Dile Duran Ölüm’de, klasik Türk edebiyatında ölüm düşüncesinin, ölenin iyiliklerini sayıp dökmek anlamına gelen mersiye formu çerçevesinde şiire yansımasını inceliyor. Çalışması boyunca, mersiyenin tarihi gelişimini de izleyen İsen, Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında türün kronolojik yürüyüşünü; mersiyelerin nazım şekillerini; mersiyede kafiye ve redifi; mersiyelerde yas, dua ve temenniler  gibi konuları, kapsamlı bir bakışla irdeliyor. İsen ayrıca, padişahlara, şehzadelere, vezirlere, şeyhlere, aile bireylerine, dostlara, arkadaşlara, şehir ve hayvanlara yazılan mersiyelerden de örnekler veriyor.

Besim F. Dellaloğlu – Ahmet Hamdi Tanpınar (2012)

  • AHMET HAMDİ TANPINAR, Besim F. Dellaloğlu, Kapı Yayınları, inceleme, 217 sayfa

 

Besim F. Dellaloğlu elimizdeki ilgi çekici çalışmasında, Ahmet Hamdi Tanpınar fetişizmi örneğinden hareketle Türkiye modernleşmesinin zihniyet dünyasını tartışmaya açıyor. Üniversitelerde, Tanpınar üzerine dersler veren Dellaloğlu, öğrencilerinin Tanpınar’ı “muhafazakar” olarak tanımlayıp ona önyargıyla yaklaştığını belirtiyor. Bu durumun yalnızca öğrenciler özgü olmadığını, bunun, Türkiye modernleşme zihniyetinin ürettiği en önemli hurafelerden biri olduğunu söyleyen Dellaloğlu, Tanpınar’ın söylendiği gibi Doğu-Batı uzlaştırıcısı ve yerlici olmadığını; “Asrı saadet” ya da “Altın Çağ” arayışında olmadığını savunuyor.

Kemalettin Kuzucu – Bin Yılın Çayı (2012)

  • BİN YILIN ÇAYI, Kemalettin Kuzucu, Kapı Yayınları, kültür, 602 sayfa

 

Kemalettin Kuzucu ‘Bin Yılın Çayı’nda, Osmanlı’da çay ve çayhane kültürüne odaklanıyor. Kuzucu burada, Osmanlılardan önce Türklerde çay konusundan başlayarak çayın Osmanlı Devleti’ne girişi ve yaygınlaşmasına, gündelik hayatta çayın etkisinden çay hazırlama yöntemlerine ve çayla birlikte ortaya çıkan bir toplumsal mekan olan çayhanelerden çayın edebiyattaki yansımalarına kadar birçok ilgi çekici konuyu ele alıyor. Çay tüketimini biyolojik ihtiyaçlar veya ekonomik kavramlarla açıklamaktan ziyade, çayı siyasî, toplumsal, sembolik ve kültürel yönleriyle işleyen Kuzucu’nun kitabı, iyi bir kültür tarihi araştırması.