Fırat Mollaer – Modernlik Kehanetleri (2023)

Modernlik felsefi kuruluşunda kehanetin güçlü çağrışımlarını bilimsel kesinlik arayışıyla sınırlamıştır.

Descartes kesinlik araştırmasında meşhur “cin”i başından savarken kâhinin yerini modern bilim adamı/filozof alır.

Ne var ki Descartes’ın kendisi de bir modernlik kehaneti ortaya koyar: Modernlik şaşmaz yasalarla düzenlenen, doğanın nesneye dönüştüğü, şeylerin ve toplumun apaçık olduğu bir kesinlikler evrenidir.

Bunu, modern toplumun ilk eleştirmenlerinden Rousseau’nun kehaneti takip eder: Modernlik, tarihin “tamahkâr bir tüccar” gibi ilerlemesiyle yüreğin yabancılaştığı bir bozulma dünyasıdır.

Eski bir efsane olan Faust, Goethe’nin kaleminde tam da bu kehanetleri takiben modernliğin hep inkâr ederek ilerleyen ruhuna dönüşmüştür.

Goethe ve Alman romantiklerini modern ruhun zaman/tarih aracılığıyla kaçınılmaz bir biçimde yabancılaşarak ilerlediğini söyleyen Hegel takip eder.

Marx’ın katı olan her şeyin buharlaştığı modern-kapitalist topluma dair unutulmaz kehaneti de kendinden önceki modernlik kehanetlerinin mirasçısıdır.

Baudelaire şiirindeki zaman sıkıntısı, Madam Bovary’nin baştan çıkarılması bu modernlik kehanetlerini söylemsel olarak pekiştirir.

Weber, modern rasyonaliteyi formüle eder: Dünyanın büyüsünün bozulması.

Simmel, metropolün tinsel hayatını anlatırken bu kehanetleri alır ve toplumsal bir ruhla yeniden işler.

Benjamin ise bütün bu modernlik kehanetlerini mesiyanik bir ruhla toplar ve modernliğe karşı yeni bir bakış açısına evirir.

Eğer modern bir toplumda yaşıyorsak modernlik kehanetleri bizi halen ilgilendiriyor demektir.

  • Künye: Fırat Mollaer – Modernlik Kehanetleri: Felsefe, Siyaset ve Estetik, Lejand Yayınları, felsefe, 352 sayfa, 2023

 

Kenan Göçer – Türk İktisat Zihniyeti (2022)

Türklerin iş yapma kültürünü ve iktisat zihniyetini mercek altına alan bu kitap, iki temel soru soruyor: “Neden olmuyor?” ya da “Neden hep böyle oluyor?”

Ve bu soruların cevabını Sabri Ülgener’in başlattığı izleği takip ederek din (İslam), tasavvuf (özellikle Melâmîlik) ve kültür (armağan, potlaç) alanlarında arıyor.

İlk bölümde Kuran’daki “arz” ve “dünya” kavramlarına getirilen yorumun Osmanlı iktisat zihniyetini nasıl şekillendirdiği üzerinde duruluyor ve bu her iki kavram için de yeni bir yorum geliştiriliyor.

İkinci bölümde kibri, gösterişi ve muteber olmayı değil çalışmayı önemseyen ve fakat kazancı biriktirmeyi değil, dağıtmayı salık veren Melâmîlik’in iktisat zihniyetine etkisini inceliyor.

Üçüncü bölümde, armağan kültürü üzerinden Türklerin İslam öncesi ve sonrasında özgün bir karakteri olarak Ahilik’in yorumlanmasında yeni ufuklar sunuyor.

Son bölümde ise Ahmet Hamdi Tanpınar’ın meşhur romanı ‘Saatleri Ayarlama Enstitüsü’nü armağan kültürü (potlaç) üzerinden okumayı deniyor.

Böylelikle, armağanın Türk iktisat zihniyetini şekillendirmede uzun dönem (long dure) etkisine sahip olduğunu göstermeye çalışıyor.

Türk iktisat zihniyetini anlamak için bir giriş denemesi olan kitap, ihmal edilen iktisat zihniyeti çalışmalarına yeni, heyecan uyandırıcı bir bakış açısı sunuyor.

  • Künye: Kenan Göçer – Türk İktisat Zihniyeti, Lejand Yayınları, iktisat, 122 sayfa, 2022

Carl Alfred Meier – Jung: Arketipler, Rüyalar ve Din (2022)

Jungiyen psikolojiye iyi bir giriş yapmak isteyenler bu kitabı kaçırmasın.

Carl Alfred Meier, derinlik psikolojisinin üç büyük kurucusundan biri sayılan C. G. Jung’un düşünsel mirasını muhtasar biçimde özetliyor.

Kolektif bilinçdışı, arketipler, rüyalar, mitler ve bireyleşme süreci gibi Jungiyen kavramlar üzerine etkileyici bir tartışma sunarken; insan bilincinin içrek doğasını, rüyaların ve mitlerin sembolik okumaları ile inceliyor.

Jungiyen düşünceyi kronolojik-biyografik bir metotla ele alan yazar; bilimsel, klasik ve kutsal metinlere atıflarıyla oldukça zengin bir anlatım sağlıyor.

Jung’un özel asistanlığını yapan ve Jungiyen okulun önde gelen otoritesi olarak kabul edilen Dr. Meier’in konferanslarından derlenen kitapta; insan ruhunun çalışma mekanizması, rüyaların anlamı ve yorumlanması, inançların benliğe ve iyileşme faktörüne etkisi, peri masallarının ve halk edebiyatının gizli formülleri ile “bütüncül bir kimliğe erişmek” gibi pek çok detay yer alıyor.

  • Künye: Carl Alfred Meier – Jung: Arketipler, Rüyalar ve Din, çeviren: Süha Zaimoğlu, Lejand Yayınları, psikoloji, 140 sayfa, 2022