Lucien-Lévy Bruhl – Gelişmemiş Toplumlarda Zihinsel İşlevler (2025)

Lucien Lévy-Bruhl, ‘İlkel Toplumlarda Zihinsel İşlevler’ adlı çalışmasında, Batı’nın rasyonel düşünce sisteminden farklı olarak, ilkel toplumların üyelerinin “mistik zihin” dediğimiz farklı bir zihinsel yapıya sahip olduğunu öne sürüyor.

Bu görüşe göre, ilkel insanlar nesne ve olayları, Batılıların yaptığı gibi bağımsız olarak değil, mistik bir bütünlük içinde görürler.

Nedensellik ilişkileri de Batı’daki gibi doğrusal değil, sihir ve tabu gibi kavramlarla açıklanır.

Lévy-Bruhl’un bu görüşleri, döneminde büyük tartışmalara yol açmış ve günümüzde de geçerliliği sorgulanan bir konu olmuştur. Bazı bilim insanları, bu görüşün ilkel toplumlara yönelik önyargılı olduğunu savunurken, diğerleri kültürler arası farklılıkları anlamak için önemli bir adım olduğunu düşünmektedir.

Özetle, Lévy-Bruhl, çalışmasıyla Batı merkezli düşünceye meydan okuyarak, farklı kültürlerin zihinsel süreçlerinin de farklı olabileceğini göstermiştir. Ancak bu görüş, günümüzde de tartışılmaya devam ediyor.

  • Künye: Lucien-Lévy Bruhl – Gelişmemiş Toplumlarda Zihinsel İşlevler, çeviren: Ayşe Meral, Albaraka Yayınları, antropoloji, 416 sayfa, 2025

Lucien Lévy-Bruhl – İlkel Zihniyet (2024)

Lucien Lévy-Bruhl, 20. yüzyılın başlarında antropoloji alanında çığır açan bir Fransız filozof ve sosyologdur.

En önemli eserlerinden biri olan ‘La Mentalité Primitive’ (İlkel Zihniyet’), ilkel toplumların düşünce yapılarını ve batılı düşünce yapısıyla olan farklılıklarını derinlemesine inceliyor.

Lévy-Bruhl’a göre, ilkel toplumların düşünce yapısı, batılıların rasyonel ve mantıksal olarak tanımladığı düşünce biçiminden farklıdır.

O, bu farklılığı “mistik katılım” kavramıyla açıklar.

Mistik katılım, bireyin nesnelerle, ruhlarla ve doğa güçleriyle mistik bir bağ içinde olduğunu ve bu bağın düşünceyi etkilediğini ifade eder.

Bu bağlamda, ilkel insan için nesneler sadece maddi varlıklar değil, aynı zamanda ruhlu varlıklardır.

Bu nedenle, ilkel düşüncede nedensellik ilkesi, batılı anlamda kesin bir şekilde işlemeyebilir ve zihinsel bağlantılar daha çok benzetmelere, sembollere ve mitolojik anlatılara dayanabilir.

Lévy-Bruhl’un bu tezi, döneminde büyük tartışmalara yol açmış ve antropoloji alanında uzun süre tartışılan bir konu olmuştur.

Bazı eleştirmenler, Lévy-Bruhl’un ilkel toplumları romantize ettiğini ve onlara karşı önyargılı olduğunu savunmuşlardır.

Ancak, Lévy-Bruhl’un çalışmaları, kültürel farklılıklar üzerine yapılan çalışmalara önemli katkılar sağlamış ve antropolojinin temel kavramlarından biri olan “kültürel görelilik” kavramının gelişmesine zemin hazırlamıştır.

İlkel insan nesnelerle, ruhlarla ve doğa güçleriyle mistik bir bağ içindedir.

Batılı anlamda kesin bir nedensellik yerine, benzetme ve sembolik bağlantılar.

Düşüncenin bireysel değil, toplumsal bir olgu olması.

Farklı kültürlerin farklı düşünce sistemlerine sahip olması.

Lévy-Bruhl’un bu çalışması, günümüzde de antropoloji, psikoloji ve felsefe gibi farklı disiplinlerde hala tartışılmakta ve yeni yorumlamalara konu olmaktadır.

  • Künye: Lucien Lévy-Bruhl – İlkel Zihniyet, çeviren: Ayşe Meral, Albaraka Yayınları, antropoloji, 496 sayfa, 2024

Lucien Lévy-Bruhl – İlkel Zihniyette Doğaüstü ve Doğa Anlayışı – I (2024)

Lucien Lévy-Bruhl, 20. yüzyılın başlarında antropoloji alanında çığır açan bir Fransız filozof ve sosyologdur.

Özellikle “ilkel zihniyet” üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır.

En önemli eserlerinden biri olan ‘İlkel Zihniyette Doğaüstü ve Doğa Anlayışı’, adlı kitabında, “ilkel” olarak nitelendirdiği toplulukların düşünce yapısını, özellikle de doğa ve doğaüstü arasındaki ilişkiyi mercek altına alır.

Lévy-Bruhl’a göre, “ilkel” toplumların düşünce yapısı, modern Batı toplumlarınınkinden temelde farklıdır.

Batı’da doğa ve doğaüstü birbirinden kesin çizgilerle ayrılırken, “ilkel” toplumlarda bu ayrım o kadar net değildir.

İlkel zihniyet, doğa olaylarını ve insan davranışlarını doğaüstü güçlerin etkisi altında görme eğilimindedir.

Bu nedenle, Lévy-Bruhl’a göre “ilkel” düşünce, mistik ve büyülü bir karakter taşır.

Lévy-Bruhl, bu farklılığı açıklamak için “mistik yasa” kavramını kullanır.

Batı düşüncesinde nedensellik ilkesi evrensel olarak geçerliyken, “ilkel” düşüncede mistik yasa, olaylar arasındaki bağlantıyı doğrudan ve mistik bir bağ olarak görür.

Yani bir olay, başka bir olayın doğrudan bir sonucu değil, daha çok bir işaret veya belirti olarak yorumlanır.

Lévy-Bruhl’ün çalışmaları, döneminde büyük ilgi görmüş olsa da günümüzde bazı eleştirilere de maruz kaldı.

Özellikle “ilkel” kavramının etnosentrik olduğu, yani kendi kültürünü merkez alarak diğer kültürleri değerlendirdiği yönünde eleştiriler yöneltildi.

Ayrıca, Lévy-Bruhl’ün “ilkel” zihniyeti tek tip bir yapı olarak göstermesi de eleştirilen noktalardandır.

Kitap, farklı kültürlerin düşünce yapılarını anlamak için önemli bir çerçeve sunar.

Özellikle din, büyü ve mitoloji gibi konularla ilgilenenler için bu kitap oldukça değerli bir kaynaktır.

Kitap, “ilkel” olarak nitelendirdiği toplulukların düşünce yapılarını, özellikle de doğa ve doğaüstü arasındaki ilişkiyi merkeze alarak inceler.

Kitap, kültürler arası farklılıkları anlamak için önemli bir başlangıç noktası olsa da, günümüzde bazı eleştirilere de maruz kalmaktadır.

  • Künye: Lucien Lévy-Bruhl – İlkel Zihniyette Doğaüstü ve Doğa Anlayışı – I, çeviren: Oğuz Adanır, Doğu Batı Yayınları, antropoloji, 252 sayfa, 2024

Lucien Lévy-Bruhl – İlkel Toplumlarda Mistik Deneyim ve Simgeler (2006)

Lucien Lévy-Bruhl, ‘İlkel Toplumlarda Mistik Deneyim ve Simgeler’de, ilksel veya ilkel olarak tanımlanan topluluklarda simgeler ile mistik deneyimi, onların zihinsel yapılarından yola çıkarak açıklamaya çalışıyor.

“Bu simgeler ve bu deneyime özgü belli başlı özellikler hangileridir ve bu sorunun yanıtını ilkellerin zihinsel yönlendirmesi ve zihinsel farklılıkları doğrultusunda mı aramak gerekmektedir?”, Lévy-Bruhl’ün cevap aradığı soruların başında geliyor.

Lévy-Bruhl çalışmalarıyla, Marksist ve Freudçu düşüncenin sosyal ya da insan bilimlerini neredeyse egemenliğine almış yapısında, egemen düşüncelere karşı kendi özgün tezlerini sunan bir isim.

Lévy-Bruhl’ün tarzı, bu kitabındaki konuyu modern anlayışla değil, esas olarak ilkellerin kendi zihinleri üzerinden açıklamaya çalışmasında da ortaya çıkıyor.

  • Künye: Lucien Lévy-Bruhl – İlkel Toplumlarda Mistik Deneyim ve Simgeler, çeviren: Oğuz Adanır, Doğu Batı Yayınları, antropoloji, 252 sayfa, 2018