Kolektif – Kedi Hikâyeleri (2010)

Kediler, sadece insanların değil, edebiyatın da en sevdiği, çokça işlediği hayvanlardan.

İşte Julia Bachstein’ın derlediği ve birçok yazarın öykülerinin yer aldığı ‘Kedi Hikâyeleri’ de buna verilebilecek örneklerden biri.

Buradaki öykülerde, kimi zaman kedi gözünden insan, kimi zaman da insan gözünden kediler anlatılıyor.

E.T.A. Hoffmann, Grimm Kardeşler, Hans Christian Andersen, Mark Twain, Oscar Wilde ve Gustav Schwab, kitapta öyküleri bulunan bazı tanınmış yazarlar.

Kitaptaki öyküler, kedi ve insan dostluğunun iyi birer göstergesi olarak tanımlanabilir.

  • Künye: Kolektif – Kedi Hikâyeleri, derleyen: Julia Bachstein, çeviren: Esen Tezel, Dürrin Tunç, Aslı Genç, Begüm Kovulmaz, Nazmi Ağıl, Serhan Şimşek ve Aylin Karagöz, Yapı Kredi Yayınları, öykü, 225 sayfa

Nazmi Ağıl – Yağmura Bunca Düşkün (2014)

‘Yağmura Bunca Düşkün’, Nazmi Ağıl’ın 1998-2014 arasında yayınlanmış sekiz şiir kitabını bir araya getiriyor.

Kitaptan bir alıntı:

“Girdabının en güvenli ve durgun

merkezine derken döne döne meğer

doruğuna varmışım bir dağın. Vurgun

yemiş gibiyim işte, felçliyim ve her

 

yanım rüzgâra açık, eşiğindeyim

savruluşların. Ufalanıp geliyor taşlar

elimi atsam, yıkılıyor dağ ve deyim

yerindeyse küsüyor dağa ne kadar

 

tavşan varsa içimde. Yüzlercesi şimdi

eteklerde soluk soluğa.(…)”

  • Künye: Nazmi Ağıl – Yağmura Bunca Düşkün, Yapı Kredi Yayınları, şiir, 475 sayfa

Aharon Appelfeld – Badenheim 1939 (2007)

  • BADENHEIM 1939, Aharon Appelfeld, çeviren: Nazmi Ağıl, Yapı Kredi Yayınları, roman, 105 sayfa

badenheim

Yahudi olan Aharon Appelfeld’in annesi, Nazilerin doğu harekâtı sırasında öldürüldü. Bu olay, yazarın daha sonra yoğunlaştığı Yahudi soykırımına dair varoluşsal temalarının başlıca nedeni olacaktı. Yazarın ‘Badenheim 1939’u da, kendisinin bu varoluşsal temalarının adeta doruğa ulaştığı romanlarınndan biri. 1939’da, Avusturya’nın bu kasabasında bulunan Yahudiler dâhil tüm tatilciler, Naziler tarafından Polonya’ya göç etmeye zorlanır. İlk başlarda, eczacı ve karısı, kasabanın iki fahişesi, organizatör Dr. Pappenheim ve pastane sahibinden oluşan yerli halkıyla kent, her yıl olduğu gibi, tatilcilerin akını için hazırlanırken, kendilerini olağanüstü bir olayın tam merkezide bulurlar.