Hristo Brızitsov – Bir Çocuğun İstanbul Hatıraları (2021)

Bulgar gazeteci Hristo Brızitsov, 1901’de Ortaköy’de doğdu.

Brızitsov bu kitaptaki altın değerindeki anılarında, çocukluğunun altın çağını geçirdiği İstanbul ve özelde Ortaköy ve Pera’nın kozmopolit, Levanten zamanlarını anlatıyor.

Yeni bir yüzyılın başında Boğaziçi’nde hayata gözlerini açma ve çocukluğun gamsız yıllarını payitahtın orta yerinde geçirme ayrıcalığı, yazmaya meyilli her insan için bulunmaz bir nimet olmalı.

Bulgar gazeteci ve hatırat yazarı Brızitsov, bir dini kurumun yayın organı olan gazetede çalışan bir babanın oğlu olarak Ortaköy’de dünyaya geldi (1901), daha sonra da Cadde-i Kebir (İstiklal Caddesi) üzerindeki Rumeli Han’da Balkanlı, batılı, modern ve milli olduğu kadar Levanten, doğulu, geleneksel ve kozmopolit olan bir ortamda buldu kendini.

Hristo’nun çocukluğu ve ilkokul öğrenciliği İkinci Meşrutiyet, Birinci ve İkinci Balkan Savaşları gibi sarsıcı olayların yaşandığı bir döneme denk geldi.

İkinci Balkan Savaşından sonra doğduğu şehirden ayrılarak ailesiyle yerleştiği Sofya’da baba mesleğini sürdürmeye karar kıldı.

1930’lara gelindiğinde ülkesinin seçkin gazetelerinde genel yayın yönetmenliğine yükselmişti, basın alanında birçok yeniliğe imza attı.

Eylül 1944’te iktidarı ele geçiren yeni rejimin hışmına uğradı ve idam edilmekten bir tesadüf sonucunda kurtuldu; çarptırıldığı ömür boyu hapis cezasının dokuz yılını çekti, uzunca bir zaman yazması yasaklandı.

Yazmaya izin verildiğinde de, 1980’deki vefatına kadar büyük bir üretkenlik sergileyerek hatırat ağırlıklı eserler kaleme aldı.

En sevdiği ve tekrar tekrar dönerek yeniden ve farklı açılardan ele aldığı konu, doğduğu ve çocukluğun altın çağını geçirdiği İstanbul ve özelde Ortaköy ve Pera oldu.

Yaza yaza bitiremediği İstanbul’u odağına alan eserleri büyük ilgi gördü ve yüksek tirajlı yeni baskılara ulaştı.

Belleğin, yıllar geçtikçe daha da derinleşen dipsiz kuyusundan kazdığı yeni hatıra katmanlarından oluşan bu eserler arasında Bir Çocuğun İstanbul Hatıraları ilk sırayı aldı.

Eser, çocuk algısının narin ve yapmacıksız anlatımıyla payitahtın 20. yüzyıl başlarındaki halini canlandırmamıza, havasını teneffüs etmemize ve yeniden yaşamamıza keyifli bir vesile sunuyor.

  • Künye: Hristo Brızitsov – Bir Çocuğun İstanbul Hatıraları, 1901-1913, çeviren: Hüseyin Mevsim, Kitap Yayınevi, anı, 112 sayfa, 2021

Turan Akıncı – Beyoğlu (2018)

İstanbul’da yaşayan ve yolu düşen herkesin Beyoğlu’nda bir hatırası vardır.

İstanbul’da insanlar çok şeyi ilk defa Pera’da yaşadı.

İşte Turan Akıncı’nın bu kapsamlı çalışması da, Pera’nın 1831-1923 yılları arasındaki dönemini ele alıyor.

Akıncı, bu döneme ait, 288 kurum, 22 aile, 25 mimar ve 61 sokak saptamış.

Kitap, on altı bölümde,

  • Pera’daki sefaret saraylarını,
  • Pasajları,
  • Otelleri,
  • Yeme-içme mekânlarını,
  • Opera ve tiyatroları,
  • Sinemaları,
  • Mimari yapıyı,
  • Cemiyetleri,
  • Mektepleri,
  • Camileri,
  • Mevlevihane, dergâh ve tekkeleri,
  • Mağazaları,
  • Aileleri,
  • Mimarları,
  • Ve sokakları kayıt altına alıyor.

Beyoğlu, 190 yıldır şehrin en önemli çekim merkezi.

Akıncı’nın çalışması da, kapsamı ve özeniyle, her kütüphanede bulunması gereken arşivlik bir eser.

  • Künye: Turan Akıncı – Beyoğlu: Yapılar, Mekânlar, İnsanlar (1831-1923), Remzi Kitabevi, tarih, 512 sayfa, 2018

Turgay Tuna – Taksim’den Tünel’e Adım Adım Beyoğlu (2015)

Tarihi yarımadanın karşı kıyısı Pera’nın başından sonuna uzanan keyifli bir yolculuk.

Kristal Gazinosu’ndan Dingo’nun Ahırı’na, Emek sinemasından Aya Triada Rum Ortodoks Kilisesi’ne, Abdullah Efendi Lokantası’ndan Afrika Han’a, Naum Paşa Apartmanı’ndan Atlas Sineması’na, kadim semtin tarihinde iz bırakmış mekânlar Turgay Tuna’nın uzun emeklerinin ürünü olan bu kitabın uğrak yerleri.

  • Künye: Turgay Tuna – Taksim’den Tünel’e Adım Adım Beyoğlu, E Yayınları