W. J. T. Mitchell, Bernard E. Harcourt ve Michael Taussig – İşgal Et (2013)

  • İŞGAL ET, W. J. T. Mitchell, Bernard E. Harcourt ve Michael Taussig, çeviren: Elif Ersavcı, Kolektif Kitap, siyaset, 152 sayfa

ISGAL

İlgi çekici bir çalışma olan ‘İşgal Et’, dünya çapına yayılan kamusal alanları işgal etme girişimlerini (Occupy), üç profesörün gözünden değerlendiriyor. Yazarlardan antropolog Michael Taussig, Zuccotti Park’ta yaşanan deneyimin, ortaya çıkan manzaranın, sloganların ve ritüellerin canlı bir tasvirin sunuyor. Siyaset kuramcısı Bernard E. Harcourt, Occupy hareketlerinin sivil  itaatsizlik geleneğinin ötesine geçen karizmatik liderler ve belirli talepler reddedişini çözümlüyor. Sanat tarihçisi W. J. T. Mitchell ise, Occupy hareketinin küresel bir isyan haline gelişinde medyanın, imgelerin ve kamusal alanın rollerini tartışıyor.

Lars Iyer – Kuşku (2013)

  • KUŞKU, Lars Iyer, çeviren: Elif Ersavcı, Kolektif Kitap, roman, 212 sayfa

KUSKU

Lars Iyer’in ilk romanı ‘Kuşku’ için, düşüncenin bizzat kendisiyle alay ediyor demek yerinde. Roman, özgün iki karakteriyle karşımıza çıkıyor. Başta çok zıt görünmelerine rağmen ikisinin de ortak yönü, düşünememektir. Bunlardan W.’nin düşünememesinin sebebi, bir yerde her yolun, hiç anlamadığı matematiğe ve hiç inanmadığı Tanrı’ya çıkıyor olması. Karşıtı diyebileceğimiz Lars ise, tabi daha mütevazı. Onun düşünememesinin asıl sebebi ise, tümüyle aptal olması. İşte iki karakter, hiçbir şey bekledikleri gibi gitmese de, düşünme eylemini icra edebilmek ve kendilerine yaşamak için amaçlar yaratmak niyetiyle yola koyulacaktır.

Stephen Trombley – Modern Dünyaya Yön Veren 50 Düşünür (2013)

  • MODERN DÜNYAYA YÖN VEREN 50 DÜŞÜNÜR, Stephen Trombley, Gonca Gülbey, Kolektif Kitap, inceleme, 396 sayfa

 MODERN DUNYAYA

Stephen Trombley elimizdeki kitabında, fikirleriyle modern dünyayı etkilemiş elli düşünürü izleyerek, Batı düşüncesinin Aydınlanma’dan günümüze bir özetini sunuyor. Bu düşünürlerin fikirlerini öğrenmek için iyi bir başlangıç olan çalışmada Kant’tan Hegel’e, Arthur Schopenhaur’dan Karl Marx’a, Charles Darwin’den Nietzsche’ye, Max Weber’den Bertrand Russell’a, Martin Heidegger’den Ludwig Wittgenstein’a ve Noam Chomsky’e kadar pekçok ünlü isim anlatılıyor.

Barbara Bolt – Yeni Bir Bakışla Heidegger (2013)

  • YENİ BİR BAKIŞLA HEIDEGGER, Barbara Bolt, çeviren: Murat Özbank, Kolektif Kitap, sanat, 173 sayfa

 YENI

Barbara Blot’un elimizdeki kitabı, 1927 yılında yayınlanan ‘Varlık ve Zaman’da, dünyaya “fırlatılan” bir varlık dediği insanın varoluşunu dünya ile ilişkisinden hareketle çözümleyen Martin Heidegger’in düşüncelerini, sanat kuramı çerçevesinden yeniden yorumluyor. Özellikle sanatçılar ve sanat öğrencileri düşünülerek kaleme alınan kitapta, Heidegger’in yazılarında karşılaşılan tasvir/tasavvur, insan/gereç ilişkileri, teknoloji, sanat eseri, sanatçının sanat üretiminde oynadığı rol ve estetik gibi kavramları ile Heidegger’in, sanatçıyı bir deha olarak gören modernist anlayışa getirdiği belli başlı eleştiriler açıklanıyor.

Jheni Osman – Dünyayı Değiştiren 100 Fikir (2012)

  • DÜNYAYI DEĞİŞTİREN 100 FİKİR, Jheni Osman, çeviren: Orhan Düz, Kolektif Kitap, bilim, 398 sayfa

 

Karmaşık bilimsel konuları, okurları için anlaşılabilir hale getiren bilim muhabiri Jheni Osman ‘Dünyayı Değiştiren 100 Fikir’de, doğal dünyadan teknoloji dünyasına kadar pekçok bilimsel konu ve icadı açıklıyor. Kitapta, dünyanın yaşı, radyokarbon yöntemiyle tarihlendirme, güneş sistemi dışındaki gezegenler, kuantum kuramı, hareket yasaları, radyo dalgaları, türlerin sınıflandırılması, doğal seleksiyon, Mendel kalıtımı, DNA’nın yapısı, antibiyotikler, röntgen cihazı, kök hücreler, klonlama, sıvı kristal ekran (LCD), fiber optik, cep telefonu ve internet gibi hayatı değiştiren çok sayıda kuram ve buluş anlatılıyor.

Neil Cox – Picasso (2012)

  • PICASSO, Neil Cox, çeviren: Gülsüm Kara, Kolektif Kitap, sanat, 112 sayfa

 

Dünyayı değiştirmiş önemli isimlerle yapılan hayali söyleşilerin bu seferki konuğu, ressam Pablo Picasso. Picasso ile hayali bir muhabir arasında geçen bu söyleşi, Picasso’nun hayatının son on yılını geçirdiği Fransa’nın güneyindeki Mougins’deki evinde geçiyor ve Picasso’nun sıra dışı kişiliği ile onun devrim niteliğindeki eserlerine dair ilginç ayrıntılar barındırıyor. Hayali olmakla birlikte biyografik gerçeklere dayanan söyleşisinde Picasso, ölüm ve hayat, şiir ve resim, kübizm, sanatta nesnelerin önemi, sanatta üslup ve teknik, sanat ve politika, aşk ve aile hayatı konusundaki görüşlerini okurlarla paylaşıyor.