“Toplumsal antagonizmaları ve kolektif kimlikleri kavramlaştırmak çok önemlidir ve ‘sınıf savaşı’ gibi kalıplaşmış, neredeyse anlamsız formüllerin ötesine geçme ihtiyacı, çok zorlayıcıdır.”
Ernesto Laclau’nun şimdi bizde üçüncü baskısına ulaşan ‘Popülist Akıl Üzerine’ adlı bu nitelikli çalışması, daha önce Chantal Mouffe ile birlikte kaleme aldıkları ‘Hegemonya ve Sosyalist Strateji’ kitabında geliştirdikleri Marksizm ve radikal demokrasi kuramını genişletmeyi amaçlıyor.
Temelde kolektif kimliklerin oluşumunun doğası ve mantığına odaklanan, bu bağlamda “Popülizm hangi toplumsal gerçek ya da durumun ifadesidir?” sorusunun yanıtını arayan Laclau, yaklaşımının, ya grubu, toplumsal çözümlemenin temel birimi olarak kabul eden ya da bu birimi daha geniş işlevselci veya yapısalcı paradigmalara yerleştirmek suretiyle aşmaya çalışan sosyolojik perspektiflerin tatmin edicilikten uzak olmalarından kaynaklanıp geliştiğini belirtiyor.
Yazar, bu tarz toplumsal işlevselciliklerin öngördüğü mantığın, kimliklerin inşası sırasında devreye giren hareketlerin çeşitliliğini kavrayabilmek için fazlasıyla basit ve tekbiçimli olduğunu söylüyor.
Kitapta,
- Eşdeğerlik, farklılık mantıkları, boş gösterenler, hegemonya, yüzer göstergeler, toplumsal heterojenlik, temsil ve demokrasi kavramlarını,
- Popüler kimliklerin ortaya çıkış koşullarını gösteren tarihsel örnekleri,
- Ve popüler kimliklerin inşasının sınırları gibi konular tartışılıyor.
Kitabın, biz Türkiyeli okurları da çok ilgilendiren bir boyutu var.
Laclau, Kemalizmin/Kemalist Devrim’in, Atatürk’ün Altı Oku’nun uzun sayılabilecek çözümlemelerine girişiyor ve ardından da hem Kemalizmin hem de Arjantin’deki Peronist Hareketin popülizme karşılık gelip gelmediğini tartışıyor.
- Künye: Ernesto Laclau – Popülist Akıl Üzerine, çeviren: Nur Betül Çelik, Epos Yayınları, siyaset, 288 sayfa, 2018