Pierre Bayard – Tolstoyevski Muamması (2022)

Büyük Rus yazar Leon Fyodor Tolstoyevski’nin adını herkes biliyor, değil mi?

Ama aynı kişi nasıl ‘Anna Karenina’ ve ‘Karamazov Kardeşler’ kadar farklı eserler yazmış olabilir?

‘Okumadığımız Kitaplar Hakkında Nasıl Konuşuruz?’, ‘Önceden İntihal’ ve ‘Peki, Ya Eserler Yazar Değiştirseydi?’ kitaplarının yazarı psikanalist, akademisyen ve denemeci Pierre Bayard’ın yaklaşık yirmi yıllık çalışmasının ürünü olan ‘Tolstoyevski Muamması’, iki büyük Rus yazarı tek isimde bütünleştirip eserleri arasında özgün bir bağ kuruyor.

Edebi tarzını “teorik kurmaca” olarak tanımlayan Bayard, Freud’un çabasını devam ettirerek büyük Rus edebiyatının psikanalizini yapıyor.

Çoklu kişilikler teorisinden yola çıkan Bayard, okuyucuya “Ben neden birçok kişiyim?” sorusunu yöneltiyor.

‘Tolstoyevski Muamması’, hem ciddi bir şaka hem de zekice yazılmış grotesk bir deneme.

Edebiyata, özellikle de 19. yüzyıl Rus yazınına özgün bir perspektifle, bir kez daha bakmak isteyenler için!

  • Künye: Pierre Bayard – Tolstoyevski Muamması, çeviren: Ani Haddeler, Everest Yayınları, deneme, 168 sayfa, 2022

Pierre Bayard – Peki, Ya Eserler Yazar Değiştirseydi? (2022)

Borges sayesinde artık hepimiz ‘Don Quijote’nin gerçek yazarının Pierre Ménard olduğunu biliyoruz.

Peki Kafka’nın ‘Yabancı’yı, Tolstoy’un ise ‘Rüzgâr Gibi Geçti’yi yazdığını ya da Hitchcock’un ‘Potemkin Zırhlısı’ filmini çektiğini biliyor muydunuz?

Edebiyat profesörü ve denemeci Pierre Bayard’a göre, eserlerin müelliflerini değiştirmek ve onları başka bir bakış açısıyla incelemeye çalışmak hem algımızı zenginleştiren hem de bizi daha çok hayal kurmaya teşvik eden bir yöntem.

Bayard, Don Quijote’yi bir 20. yüzyıl bilimkurgu yazarına atfeden Borges’in ve 1968’de “müellifin ölümü”nü ilan eden Roland Barthes’ın yolundan ilerliyor; Nietzsche’yi Karamazov Kardeşler’i yazmaya iten sebepleri sorguluyor, Balzac’ın Parma Manastırı’ndaki üslubunu inceliyor.

Peki, Ya Eserler Yazar Değiştirseydi? tarihe ters köşe yaparak alışılmadık bir okuma biçimi öneriyor.

  • Künye: Pierre Bayard – Peki, Ya Eserler Yazar Değiştirseydi?, çeviren: Murat Erşen, Everest Yayınları, deneme, 156 sayfa, 2022

Pierre Bayard – Önceden İntihal (2020)

Bir yazar, kendisinden sonra gelen, gelecekteki bir yazardan intihal yapabilir mi?

‘Önceden İntihal’in cins, hınzır ve zeki yazarı Pierre Bayard’a göre evet.

Daha önce yayımlanan ‘Okumadığımız Kitaplar Hakkında Nasıl Konuşuruz?’ ile bildiğimiz Bayard, şimdi de “önceden intihal” olarak tanımladığı bir kavramla karşımızda.

Yazara göre “önceden intihal”, bir yazarın, kendisinden sonra gelen, gelecekteki bir yazardan esinlenmesi, ondan aşırmasıdır.

Bayard, okuru bu saçma sapan teze ikna etmek için enteresan argümanlara başvuruyor.

Yazara göre, edebiyatta her yeni yapıt kendi öncellerini yaratır, onları okuma biçimimizi kökten değiştirir, kendisiyle sonlanan bir şecere oluşturur, yeni bir hat çizer.

Hatta bu kimi örneklerde, selefini intihal yapmış gibi gösterecek kadar güçlüdür.

Bayard, bütün bunları da ciddi bir kuramsal araştırma kisvesi altında ele alıyor.

Yazar bunu yaparken de, bizi edebiyat tarihi, karşılaştırmalı edebiyat, metinlerarası göndermeler, eleştiri ve okurun belleğinin kendine has işleyiş mekanizması gibi ilginç konular üzerine düşünmeye davet ediyor.

  • Künye: Pierre Bayard – Önceden İntihal, çeviren: Soner Sezer, Everest Yayınları, deneme, 200 sayfa, 2020