Michael Scott-Baumann – Kısa İsrail – Filistin Tarihi (2024)

İsrail ve Filistin arasında devam eden mücadele derin küresel sonuçları olan, tarihin en acı çatışmalarından biridir.

Orta Doğu uzmanı Michael Scott-Baumann çatışmanın kökenlerini kısa ve öz bir şekilde açıklarken bir yandan da iç savaştan günümüze dek mücadelenin evrimini gözler önüne seriyor.

Her bölüm anlaşmazlıktan etkilenen Filistin ve İsraillilerin kişisel ifadeleriyle sona eriyor.

Yirminci yüzyılın başında İngilizlerin rolü, 1948’de İsrail devletinin kuruluşu, 1967’deki Altı Gün Savaşı ve Trump yönetiminin barış planı da dahil olmak üzere İsrail-Filistin çatışmasının dönemeç noktalarını okuyarak İsrail’in Filistin topraklarındaki kontrolünün ve Filistin direnişinin niteliği hakkında bilgi edineceksiniz.

Kitaptan bir alıntı:

“Filistinliler ve İsrailliler her zaman birbirlerine komşu olacaklar. Dolayısıyla, eşitlik ve adalete dayalı bir uzlaşma her iki halkın barış ve güven içinde yaşamasını sağlayabilir. Ne var ki mevcut durumda bu epey uzak bir ihtimalmiş gibi görünüyor.”

  • Künye: Michael Scott-Baumann – Kısa İsrail – Filistin Tarihi, çeviren: Aslı Önal, Say Yayınları, tarih, 312 sayfa, 2024

Epiktetos – İnsan Kaderini Nasıl Belirler? (2024)

Epiktetos’un MS 50 yılında Frigya’daki Hieropolis kentinde dünyaya geldiği sanılıyor.

Gençliğini köle olarak geçiren Epiktetos, Nero’nun ölümünden (MS 68) kısa bir süre sonra azat edildi ve Roma’da felsefe eğitimi vermeye başladı.

MS 93 yılında Yunanistan’ın Epir yöresindeki Nikopolis kentine giderek bir felsefe okulu kurdu.

Epiktetos Stoacı felsefeye uygun olarak, çok az eşyasıyla büyük bir sadelik içinde yaşamını sürdürdü.

MS 135 civarında Nikopolis kentinde öldü.

‘İnsan Kaderini Nasıl Belirler?’ Epiktetos’un ‘Diatribai’ adlı eserinde yer alan kader konusundaki görüşlerinden yapılmış bir derleme.

Stoacı etikle sorumluluk düşüncesini, kendisinin ahlaki kişilik (prohairesis) kavramına dayanan bir özerklik ve içsel özgürlük düşüncesine dönüştürmek için çalışmış olan Epiktetos en çok tutku, istek ve arzulardan bağımsızlık anlamında özgürlüğün ve değişmez bir kader yoluyla belirlenmiş bir dünya karşısında tevekkülün önemine vurgu yaptı.

Kitaptan bir alıntı:

“‘Anne ve babamın böyle insanlar olmalarından çok rahatsızım.’” Bunları söyleyen insan anne ve babasını seçme şansının olmadığını bilmiyor mu? Ne yani ‘hadi bakalım, dünyaya geleceksin, kendine bir anne ve baba seç’ mi demeleri gerekirdi. Bu olanaksız. Anne ve babanızın sizden önce dünyaya gelmeleri gerekir. Sizin de ondan sonra. Anne ve babalarınız nasıl insanlar olacak? Nasıl olmaları gerekiyorsa öyle olacak.”

  • Künye: Epiktetos – İnsan Kaderini Nasıl Belirler?, çeviren: Furkan Akderin, Say Yayınları, felsefe, 2024

Pascal Picq – Sapiens Sapiens’e Karşı (2024)

Türümüz Homo sapiens, son 40 yılda kazandığı başarıların ve son yarım yüzyılda yaşadığı müthiş nüfus artışının baş döndürücü sonuçlarına uyum sağlayabilecek mi?

Çok uzun zaman önce, birkaç insan türü Dünya’yı paylaşıyor, teknik ve gen alışverişinde bulunuyordu.

Daha sonra, Afrika’da ortaya çıkan daha yeni Sapiens popülasyonları (bizim türümüz), Avrupalı Neandertalleri, Asyalı Denisovaları ve başka birkaç türü mağlup etmeden önce hem yaya olarak hem de teknelerle Avustralya ve Amerika’ya kadar ulaşıp tüm Dünya’yı fethettiler.

‘Sapiens Sapiens’e Karşı’ işte bu muhteşem macerayı anlatıyor.

Ancak, değişen iklim koşullarına uyum sağlama yeteneğimiz, kentleşmiş, anında iletişim olanağına kavuşmuş, kirlenmiş, ekosistemleri harap olmuş ve felaketlerin tehdidine daha açık hale gelmiş bir dünyaya uyum sağlamamıza hizmet edebilecek mi?

Çünkü evrim devam ediyor.

Ünlü Fransız popüler bilim yazarı Pascal Picq’in kaleminden, insanın evrimi hakkında bilgi edinmek isteyenler için çok uygun bir kitap.

  • Künye: Pascal Picq – Sapiens Sapiens’e Karşı: İnsanın Muhteşem ve Trajik Tarihi, çeviren: Hazal Çelik, Say Yayınları, tarih, 200 sayfa, 2024

Neil Oliver – Eskilerin Bilgeliği (2024)

Zaman zaman balinaların karaya vurduklarını görürüz.

Üstelik bir başlarına da değil, sürü halinde.

Peki bunu neden yaparlar?

Yaşlı ve bilge bir Maori’ye göre bu elim olaylar bir balinanın hastalanmasıyla ilgilidir.

Hastalanan balina artık kendinde yüzecek gücü bulamaz ve karaya çıkıp dinlenmek ister.

Onu seven aile fertleri de peşinden gider…

Yaşlı Maori balinaların çok uzun zaman önce suya geri dönen suaygırı benzeri amfibi bir hayvandan evrimleştiklerini bilmez.

Bilmez ama, olaya getirdiği açıklama bize bu bağlantıyı her nasılsa sezmiş olduğunu düşündürür.

İşte böyledir eskilerin bilgeliği…

Neil Oliver, unutulmuş kültürlerin ve ilk uygarlıkların kalıntıları altında gömülü kalmış fikirleri gün ışığına çıkarmak için bizi zamanda geriye götürüyor.

Tanzanya’daki Laetoli ayak izlerinde, Göbekli Tepe ve Çatalhöyük’te, Stonehenge’de ve Chauvet mağara resimlerinde saklı mesajları bizim için yorumluyor.

Usta hikâye anlatıcısı, eskilerin bilgeliğini zamanın testinden geçmiş on iki mesaja ayrıştırıyor ve bizi bunların bugünkü yaşamlarımıza nasıl uygulanabileceğini düşünmeye davet ediyor.

Sonuç güçlü, ilham verici ve etkileyici.

  • Künye: Neil Oliver – Eskilerin Bilgeliği: Uzak Geçmişten Yaşam Dersleri, çeviren: Şükrü Alpagut, Say Yayınları, tarih, 328 sayfa, 2024

Jose Miguel Mulet – Lezzetli Dünya Tarihi (2024)

Yemek, hayatta kalmak için gerekli olmanın ötesinde, kadim tarihin ve kültürün bir yansımasıdır; dolayısıyla her yemeğin ardında bir gelenek yatar ve her lezzet, insanlığın eşsiz bir ânını temsil eder.

Bu yüzden popüler bilim yazarı Jose Miguel Mulet tarihi yemeklerle anlatmayı tercih ediyor ve ortaya çok lezzetli bir dünya tarihi çıkıyor.

Fakat bu kitabı aynı zamanda “yemeğin tarihi” olarak okumak da mümkün.

Kitap insanın yiyecekle olan ilişkisini itinayla inceliyor, binlerce yıldan bu yana dünya halklarının kendi yemek kültürlerini nasıl geliştirdiklerini gösteriyor.

‘Lezzetli Dünya Tarihi’ varoluş ve yemek yeme arasındaki ilişkiye tartışmalı ve tamamen yenilikçi bir bakış açısıyla yaklaşan meşhur İspanyol yazar Mulet’in en iddialı projesi; mamut iliğinden fast food’a kadar her yemeğin anlattığı hikâyeyi ortaya koyuyor.

  • Künye: Jose Miguel Mulet – Lezzetli Dünya Tarihi: Tarih Öncesinden Bugüne Besinler ve Beslenme Alışkanlıkları Nasıl Değişti?, çeviren: Gonca Tanakol, Murat Tanakol, Say Yayınları, yemek, 520 sayfa, 2024

Adam Sharr – Modern Mimarlık (2024)

1910’la 1970 arasında bir yerlerde mimarlık değişti; ve bir sanat formu olarak mimari, geleceğin geçmişten kurtuluşunu simgeledi.

Bu kitapta modern mimarinin gerçekleşmesi için kültürel ve entelektüel fırsatların önünü açan teknik yenilikleri araştıran Adam Sharr, çelik ve betonarmenin icadının binaları şekillendirme olanaklarını nasıl kökten değiştirdiğini, mimarların hayal edebileceklerini nasıl dönüştürdüğünü, iklimlendirme ve aydınlatma için yeni sistemlerin nasıl kullanıldığını gösteriyor.

Daha büyük kültürel fikirleri de sembolize eden modern binalardan bir seçkiye odaklanan Sharr, modern mimarinin nasıl olduğunu, neden böyle olduğunu ve nasıl hayal edildiğini tartışıyor.

Modern mimarinin şekillenmesine yardımcı olan bazı tarihçi ve eleştirmenlerin çalışmalarını da göz önünde bulundurarak, bu alanın binaları kadar hikâyecilerine de ne kadar çok şey borçlu olduğunu gösteriyor.

Mimarlık tarihinde bir dönüm noktası olan modern mimariye kapsamlı bir giriş için değerli bir kitap.

  • Künye: Adam Sharr – Modern Mimarlık: Mimarlık Tarihinin En Çarpıcı Dönemi, çeviren: İrem Sağlamer, Say Yayınları, mimari, 192 sayfa, 2024

Karen Horney – Nevroz ve İnsan Gelişimi (2024)

Freud’un ardından gelen en özgün psikanalistlerden biri olan Karen Horney, yabancılaşma, kendini gerçekleştirme ve idealize edilmiş imge gibi kavramlara öncülük etmiş, kültür ve çevrenin önemine dair psikanalize yeni bir anlayış getirdi.

Bu kitapta Dr. Horney nevrotik süreci, sağlıklı gelişimin antitezi olan insan gelişiminin özel bir biçimi olarak tartışıyor.

Bu durumun farklı aşamalarını ortaya koymuş, nevrotik talepler, içsel buyrukların zorbalığı, kendinden nefret etme, hastalıklı bağımlılık ya da boyun eğme ve insan ilişkilerinde nevrotik rahatsızlıklar gibi duygusal tutumlardaki çatışma gerilimlerini hafifletmek için bulduğu çözümleri tanımlıyor.

‘Nevroz ve İnsan Gelişimi’, baştan sona, kişinin potansiyelini hem olumlu hem olumsuz yönde etkileyen güçleri çarpıcı bir anlayışla özetleyen bir eser.

  • Künye: Karen Horney – Nevroz ve İnsan Gelişimi: Kendini Gerçekleştirme Mücadelesi, çeviren: Yonca Kocadağ, Say Yayınları, psikanaliz, 376 sayfa, 2024

 

Peter Worley – Felsefe Dükkânı (2024)

Günün birinde, tanıdık dükkânların önünden geçerken daha önce hiç görmediğiniz bir dükkânın gözünüze çarptığını hayal edin.

Aslında, gördüğünüz bu dükkânın daha dün orada olmadığından eminsiniz.

Biraz daha araştırdığınızda bunun sıradan bir dükkân olmadığını keşfediyorsunuz.

Dükkân, zihninizi düşünceli ve uyanık tutacak hikâyeler, şiirler, etkinlikler, düşünce deneyleri, eğlenceli felsefi fikirler, bulmacalar, problemlerle dolu…

Başlangıç Sorusu: Bu dükkâna girer miydiniz?

Geliştirici Sorular:

  • Düşünmeye zaman ayırarak ne kaybedersiniz?
  • Düşünmeye zaman ayırarak ne kazanırsınız?
  • Düşünmek nedir? (Ana Soru)
  • Düşünmek iyi midir?
  • Neyle iyi gider?

‘Felsefe Dükkânı’, sınıf içinde ve dışında düşünmeyi geliştirmeye yönelik felsefi bulmacaların, zorlukların bulunduğu gerçek bir mağazadır.

Gençlerin doğal merakından faydalanabilmenizi ve onları derinlemesine düşündürebilmenizi sağlayacak, isteyebileceğiniz her şeyin üst üste dizildiği tek duraklı bir mağaza hayal edin.

İşte bu!

Okullarda felsefe öğreten Peter Worley tarafından düzenlenen ve dünyanın dört bir yanından gelen filozofların katkılarıyla hazırlanan ‘Felsefe Dükkânı’, çocuklardan gençlere ve yetişkinlere kadar herkesin felsefi düşünmesini sağlayacak fikirlerle dolu.

Sınıfta, okul sonrası kulüplerde, felsefe bölümlerinde ve felsefe gruplarında kullanılmak üzere ve hatta yalnız okuyucu için bu kitap, düşünmeyi seven herkese hitap edecek.

  • Künye: Peter Worley – Felsefe Dükkânı: 7’den 70’e Herkesin Felsefi Düşünmesi İçin Fikirler, Etkinlikler ve Sorular, çeviren: Erkan Bozkurt, Nidan Oyman Bozkurt, Say Yayınları, felsefe, 328 sayfa, 2024

Richard Schacht – Nietzsche (2024)

Hem bir dâhi hem de çok yönlü bir düşünür olan Nietzsche, kuşkusuz, felsefe tarihinin en önemli –ve tartışmalı– filozoflarından biridir.

Tartışmaların bir kısmı haklıdır zira fikirlerinin büyük çoğunluğu oldukça sıra dışı ve kendine has bir sistem üzerinden geliştirildi.

Nietzsche, düşünce sistemini inşa ederken çoğulu, çokluğu, değişimi, dinamizmi ve kaosu kutlar.

O, kendi zamanındaki ve hatta bizim zamanımızdaki felsefenin kutsallarını zekice eleştirmeye kararlıdır zira onun sistemi, yapıcı olmaktan ziyade eleştireldir.

Öte yandan, yaygın bir biçimde yanlış da anlaşılmıştır; onu destekleyenler zaman zaman sahte nedenlerle kutlarken, aleyhtarları haksız nedenlerden ötürü onu kınamıştır.

Richard Schacht’ın bu berrak ve kapsamlı çalışması, Nietzsche’nin tüm düşünce sistemini ve felsefesini titizlikle ve dikkatle incelemekte ve onu, sadece geleneksel ve sıradan düşünme biçimlerinin radikal bir eleştirmeni olarak değil; aynı zamanda bunları geliştiren ve genişleten bir “gelecek felsefesi” başlatmaya çalışan biri olarak niçin ciddiye almamız gerektiğine dair ikna edici bir yol da çizmekte.

Metafizikten ahlaka, bilgi felsefesinden sanat ve sanatçılara ilişkin görüşlerine kadar; Nietzsche’nin felsefi düşüncesine dair tüm incelikli değerlendirmeleri bu kitapta bulabilirsiniz.

  • Künye: Richard Schacht – Nietzsche, çeviren: Oğuz Karayemiş, Say Yayınları, felsefe, 672 sayfa, 2024

Jacob Goldstein – Paranın Öyküsü (2024)

Para, yalnızca hepimiz ona inanmayı kabul ettiğimiz için işe yarar.

Jacob Goldstein Antik Yunanistan’da madeni paranın ortaya çıkışından, 16. yüzyılda Amsterdam’da oluşan ilk borsaya ve 21. yüzyılda gölge bankacılığın ortaya çıkışına kadar paranın toplumları şekillendiren faydalı bir kurgu olduğunu gösteriyor.

Hikâyenin merkezinde parayı yeniden tasarlayan düşünürler ve dünya liderleri bulunuyor.

Moğol İmparatoru Kubilay Han kâğıt parayı yarattı, bir kumarbaz ve katil olan John Law Fransa’ya modern parayı getirdi.

Bir grup bilgisayar programcısı Bitcoin’in yolunu açtı.

Hepsinin de farkına vardığı tek bir şey vardı: Neyin para sayıldığı ya da sayılmadığı yaptığımız seçimlerin bir sonucudur.

İlginç ayrıntılarla dolu ‘Paranın Öyküsü’, bu seçimlerin hikâyesidir.

  • Künye: Jacob Goldstein – Paranın Öyküsü: Uydurma Bir Şeyin Gerçek Hikâyesi, çeviren: Nurdan Soysal, Say Yayınları, iktisat, 248 sayfa, 2024