Michael Brooks – Fizik (2012)

 

  • FİZİK, Michael Brooks, çeviren: Ebru Kılıç, Versus Kitap, bilim, 241 sayfa

Michael Brooks, alana dair bir kılavuz eser olarak değerlendirilebilecek ‘Fizik’te, bu bilim dalının kapsamına giren basit sorulardan zamanda seyahat edilip edilemeyeceği gibi büyük sorulara uzanıyor. Kitabı ilgi çekici kılan hususların başında, kimi basit fizik sorularının, insanlığın gerçekleştirdiği en derin bazı keşiflere nasıl yol açtığını göstermesidir diyebiliriz. Brooks, fiziğin amacından “Schrödinger’in kedisi”ne,  elmanın neden düştüğünden “Tanrı parçacığı”nın ne anlama geldiğine, dünyanın manyetik kalkanından doğanın en güçlü kuvvetinin hangisi olduğuna kadar birçok soruyu açıklamaya koyuluyor.

Zeynep Bursa – Türkiye Solunda Kalkınma Düşüncesi (2011)

  • TÜRKİYE SOLUNDA KALKINMA DÜŞÜNCESİ, Zeynep Bursa, Versus Kitap, inceleme, 258 sayfa

 

Zeynep Bursa, bu nitelikli çalışmasında, 1920’lerden 1970’lere uzanan zaman diliminde Türkiye sol hareketinde kendine ağırlıklı bir yer bulmuş olan kalkınma düşüncesini irdeliyor. Türkiye’de kalkınma konusunda temel sol yaklaşımların, esas olarak 1960’lı yıllarda ortaya çıktığı biliniyor. Fakat söz konusu kalkınmacı vizyon 1974 sonrasında solun geniş kesimleri için artık fazla bir anlam ifade etmeyecekti. Bursa, kalkınmacı anlayışın Türkiye solundaki seyrini, 1920’lerin Türkiye Komünist Partisi’nin (TKP) programından, Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) 1978 Demokratikleşme İçin Plan’ına kadar uzanan geniş bir zaman diliminde araştırıyor.

Robert Graham (ed.) – Anarşizm (2007)

  • ANARŞİZM, editör: Robert Graham, çeviren: Nil Erdoğan ve Mustafa Erata, Versus Kitap, tarih, 720 sayfa

 

‘Özgürlükçü Düşüncelerin Belgesel Bir Tarihi’ alt başlığını taşıyan ‘Anarşizm’, Anarşizmin MS 300’den 1939 yılına kadarki tarihi serüvenini ele alıyor. Ünlü anarşist araştırmacı Robert Graham’ın editörlüğünde hazırlanan kitap, siyasi düşüncenin anarşist geleneğinden başlıca metinleri barındırıyor. Daha sonra devamı yayınlanacak çalışmanın bu cildinde, anarşistlerin hayata geçirmeye çalıştıkları fikir ve öneriler ile karşısında durdukları teori ve pratiklerin anarşizme dair eleştirilerine yer veriliyor. Çalışmanın ikinci cildi ise, anarşizmin 1939’dan günümüze kadar olan dönemini kapsayacak. “Sadece bu ciltteki materyalin gözden geçirilmesi bile anarşist düşüncenin kendi zamanı için açıkgörüşlülüğünün ve derinliğinin ne kadar olağanüstü olduğunu ispatlamaktadır” diyen Graham’ın bu çalışması, anarşizmin 1939’a kadarki seyrini ayrıntılarıyla ele alıyor.

Franz Kafka – Dönüşüm (2011)

  • DÖNÜŞÜM, Franz Kafka, çeviren: Çiğdem Canan Dikmen, Versus Kitap, öykü, 72 sayfa

Franz Kafka’nın muhteşem öyküsü ‘Dönüşüm’, unutulmaz bir giriş cümlesiyle başlar: “Gregor Samsa bir sabah huzursuz düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş halde buldu.” Kafka’nın, ‘Değişim’ ve ‘Metamorfoz’ olarak da adlandırılmış bu uzun öyküsü, pazarlamacı olarak ailesinin geçimi üstlenen Gregor Samsa’nın bir böceğe dönüşerek güçten düşmesini ve ardından, babasının yıkıcı iktidarıyla yüzleşmesini hikâye eder. Böceğe dönüşen Samsa, artık çalışamadığı için de, babası tarafından istenmeyen varlık ilan edilmiştir. Samsa ise, onun acımasızlığı karşısında, kız kardeşi Grete ile annesine sığınmak zorunda kalacaktır.

Antonio Altarriba – Uçma Sanatı: Bir İspanya İç Savaşı Hikâyesi (2011)

  • UÇMA SANATI: BİR İSPANYA İÇ SAVAŞI HİKÂYESİ, yazan: Antonio Altarriba, desenler: Kim, Versus Kitap, çizgiroman, 205 sayfa

Antonio Altarriba’nın yazdığı, Kim’in çizimleriyle zenginleştirdiği elimizdeki çizgiroman, İspanya İç Savaşı’nı hikâye ediyor. Eser, babası intihar eden anlatıcının, onun çocukluğuna, gençliğine, yetişkinliğine ve nihayet yaşlılığına dair anlatımlarıyla ilerler. Kurgu böylece, karakterinin hayatı ekseninde, bir ülkeyi, trajik geçmişiyle İspanya’yı tasvir ediyor. İç savaşın yok ettiği bir toplumsal doku çizgiromanın merkezine yerleştirilirken, aynı zamanda acımasızlığıyla kitleleri kırıp geçiren bir yoksulluğun da izi sürülüyor. Beş büyük çizgiroman ödülünü de kazanan ‘Uçma Sanatı’, 1936-1939 yılları arasında yaşanan ve 700 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan, nihayetinde Franko’nun “Barış gelmedi, zafer geldi…” diyerek faşistlerin zaferini ilan ettiği İspanya İç Savaşı’nın görsel açıdan zengin bir hikâyesini sunuyor.

Daryl Glaser ve David M. Walker (ed.) – 20. Yüzyılda Marksizm (2011)

  • 20. YÜZYILDA MARKSİZM, editör: Daryl Glaser ve David M. Walker, çeviren: Burak Gürel, Onur Koyunlu ve Sungur Savran, Versus Kitap, siyaset, 336 sayfa

Makale derlemelerinden oluşan ’20. Yüzyılda Marksizm’, 20. yüzyıl Marksizminin bugüne, yani 21. yüzyıl kuşağına bıraktığı mirası detaylı bir bakışla sunuyor. İlk bölümün Lenin’e ayrıldığı kitabın devamında, sosyal demokrasi, Stalinizm ve devrimci Marksizm gibi, 20. yüzyıl işçi hareketinin üç ana akımının öncüleri ele alınıyor. Lev Trotskiy, Rosa Luxemburg, Kautsky, Bernstein ve Menşevikler gibi önemli aktörlerin Marksizme katkılarının da irdelendiği kitabın asıl özgünlüğü ise, Avrupa, Asya, Latin Amerika ve Afrika’da Marksizmin gelişmesini incelemesi. Çalışmanın, Sungur Savran imzalı kapsamlı bir önsözle açıldığını da belirtelim.

Michael Tobias – Öfke (2006)

  • ÖFKE, Michael Tobias, çeviren: Algan Sezgintüredi, Versus Kitap, roman, 335 sayfa

Michael Tobias’ın ‘Öfke’si, insan öfkesinin hayvan katliamına giden yıkıcılığını konu ediyor. Fakat, hayvana yönelen bu şiddet, yazarın da çok iyi gösterdiği gibi, çok kolay bir şekilde, çocuklara, savunmasızlara, güçsüzlere ve siyahlara yönelebiliyor. Tobias, bir yazar olarak, elbette tavrını hayvan haklarından yana koyar. İnsanın cinai halinin hayvanı da kapsayan yoğunluğu karşısında, Tobias da, bir kişisel anlatı olarak düşünülebilecek romanında, bu şiddeti uygulayanlara karşı öfke duyar. “Acıyı hissetmek için kurban olmak gerekmez…” cümlesiyle başlayan roman, insanlarla, şiddet uyguladıkları hayvanlar arasında bir empati kurmayı amaçlıyor.

Ayşe Düzkan – Erkekliğin Kitabında Yazmaz Bu (2006)

  • ERKEKLİĞİN KİTABINDA YAZMAZ BU, Ayşe Düzkan, Versus Kitap, anlatı, 161 sayfa

‘Erkekliğin Kitabında Yazmaz Bu’, Ayşe Düzkan’ın, belli bir üne sahip erkekler ile genel olarak “erkeklik kültürü” üzerine kaleme aldığı yazılarından oluşuyor. Kenan Evren’in meslektaşlarına göre neden şanslı olduğu; Ahmet Kaya ve Attila İlhan’ın şimdi ne üzerine sohbet ettikleri; eski solculuğun kimlerin cv’sinde parlak bir yere sahip olduğu; İbrahim Tatlıses’in İstanbul’a neden Diyarbakır’dan daha fazla ihtiyacı olduğu ve Orhan Pamuk’un hangi romanına vefasızlık ettiği, Düzkan’ın yazılarında karşımıza çıkan konulardan birkaçı. Yine kitapta, sünnet düğünleri, asker eğlenceleri ve halı saha maçları gibi, erkeklikle ilgili çok sayıda konu da irdeleniyor.