Ahmet Cevizci – Eğitim Sözlüğü (2010)

Ahmet Cevizci’nin hazırladığı ‘Eğitim Sözlüğü’, eğitim alanının temel terimlerini bir araya getiriyor.

Fakat bu sözlüğün başlıca özgünlüğü, eğitime felsefi bir katkı sunuyor olmasıdır diyebiliriz.

Sözlüğü oluştururken, felsefi perspektife ağırlık veren Cevizci, eğitimle ilgili terimlerin yanı sıra, farklı eğitim gelenekleri ve onların eğitim anlayışlarını, eğitim konusunda fikir beyan etmiş filozofları, önemli eğitim akımlarını ve ideolojilerin eğitime bakışını da ele alıyor.

Sözlük bu yönüyle, özellikle eğitim fakültelerinin yeni yapısında birbirinden gün geçtikçe uzaklaşan pedagoglarla felsefecileri yeniden bir araya getiriyor.

  • Künye: Ahmet Cevizci – Eğitim Sözlüğü, Say Yayınları, sözlük, 559 sayfa

Zübeyde Terzioğlu – Türk Kadını Siyaset Sahnesinde (2010)

Zübeyde Terzioğlu ‘Türk Kadını Siyaset Sahnesinde’ adlı elimizdeki eserinde, Türkiye’de 1930-1935 yılları arasında, kadının siyasal alandaki faaliyetlerini ve durumunu basın merkezli olarak inceliyor.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında kadınların toplumsal hayatta rol almaya başlamaları, kadınların yerel seçimlere katılması, yeni seçim yasasının tartışılması, kadınların mitinglerinde siyasî haklarını kutlaması, kadınlara milletvekili seçilme hakkının verilişi, Türkiye’de kadınların da katılacağı ilk genel seçimler, CHP’ye üye olmaya başlayan kadınlar ve TBMM’ye giren ilk kadın milletvekillerinin çalışmaları, kitapta yer alan başlıca konular.

  • Künye: Zübeyde Terzioğlu – Türk Kadını Siyaset Sahnesinde, Giza Yayınları, kadın, 144 sayfa

Peter Brook – Boş Mekân (2010)

‘Boş Mekân’, ünlü tiyatro ve sinema yönetmeni Peter Brook’un farklı üniversitelerde verdiği aynı adlı konferanslar dizisinden derlenmiş.

Günümüz tiyatrosunun durumuna odaklanan Brook, konuyu hem kuramsal hem de kendi deneyimlerinden hareketle ele alıyor.

Tiyatronun işlevi, anlamı ve günümüz tiyatrosunun içinde bulunduğu sıkıntılar buradaki yazıların çerçevesini oluşturuyor.

Kitaptaki keyifli ve aydınlatıcı yazılar, sadece tiyatronun işlevini değil, aynı zamanda anlamını da irdelemeleriyle ayrıca dikkat çekiyor diyebiliriz.

Brook’un kaleminden, tiyatronun tekniği kadar, onun sıra dışı yönlerine ve yarattığı kendine has atmosfere tanık oluyoruz.

  • Künye: Peter Brook – Boş Mekân, çeviren: Ülker İnce, Hayalbaz Kitap, tiyatro, 182 sayfa

 

Jeanette Winterson – Fener Bekçisi (2010)

Jeanette Winterson, modern bir masal olarak tanımlanabilecek ‘Fener Bekçisi’nde, Gümüş’ün yaşadıkları üzerinden sevginin dönüştürücü gücünü hikâye ediyor.

Gümüş, babasını hiç tanımamış, annesinin ölümüyle de sahipsiz kalmıştır.

Onu, Cape Wrath Feneri’nin yaşlı bekçisi Pew yanına alır.

İkilinin bir araya gelişi, deniz fenerinin garip hikâyesinin de başlamasına vesile olur.

Zira, güçlü hafızasıyla Pew, 19. yüzyılda bu deniz fenerini kuran din adamı Babil Dark’ın ilginç hayatını Gümüş’le paylaşacaktır.

Dark, biri aydınlık öteki karanlık olmak üzere iki hayat yaşamıştır.

Ve geçmişte kalmış bu hikâyenin, bugün de söyleyebilecekleri vardır.

  • Künye: Jeanette Winterson – Fener Bekçisi, çeviren: Zarife Biliz, Turkuvaz Kitap, roman, 200 sayfa

İmran Karabağ – Dil ve Şiddet (2010)

İmran Karabağ ‘Dil ve Şiddet’te, geçmişten günümüze şiddet ifade eden söz-eylemlerin beslendiği sosyal, politik ve kültürel kurumları inceliyor.

İnsan iletişimine egemen olan söz-eylemlerin şiddetten hiçbir şekilde arınamadığını ortaya koyan Karabağ, Wilhelm von Humboldt ve Jürgen Habermas’ın konu ile ilgili düşüncelerini yorumluyor.

Şiddet sözcüğünün farklı sözlüklerdeki tanımlarını aktararak kitabına başlayan Karabağ, Humbolt ve Habermas’ın dilsel şiddet çözümlemelerini de ele alıyor.

Karabağ, devamında, egemen söylem biçimlerini anlatıyor ve oradan şiddet dilinin tarihçesine, Nazilerin Almanya’sı üzerinden şiddet dilinin egemen olduğu 20. yüzyıla ve günümüze kadar uzanıyor.

  • Künye: İmran Karabağ – Dil ve Şiddet, İkaros Yayınları, inceleme, 113 sayfa

Mario Levi – İçimdeki İstanbul Fotoğrafları (2019)

Öykü ve romanlarıyla bildiğimiz Mario Levi, Türkiye edebiyatının özgün kalemlerinden.

Yazar bu sefer, daha önceki eserlerinden farklı bir türde kaleme aldığı ‘İçimdeki İstanbul Fotoğrafları’yla okurun karşısına çıkıyor.

Levi, “otobiyografik kurmaca” ya da “anı/roman” olarak tanımlayabileceğimiz bu eserinde, hayatının önemli duraklarını, edebiyatın kendisi için ne anlama geldiğini, dille ve yazıyla ne gibi bağlar kurduğunu anlatıyor.

Bu anlatımın merkezinde ise, Levi’nin doğup büyüdüğü ve halen yaşadığı İstanbul yer alıyor.

Kitap, Levi’nin hayatının ve edebiyatının dönüm noktalarını barındırdığı için ayrıca dikkat çekiyor diyebiliriz.

  • Künye: Mario Levi – İçimdeki İstanbul Fotoğrafları, Everest Yayınları, roman, 375 sayfa, 2019

Aysun Berktay Özmen – Bir Ressamın Bahçe Güncesi (2010)

Aysun Berktay Özmen ‘Bir Ressamın Bahçe Güncesi’nde, 2007 Ekim ayından 2008 Eylül ayına kadar, bahçesinin bir yıllık dönemini resmediyor ve anlatıyor.

Özmen’in İznik Gölü kenarında yaşadığı kır evinin bir yıllık süre içinde geçirdiği değişimleri dört mevsim üzerinden izleyen kitap, kuş, balık, çiçek ve bitkilerden oluşan çok sayıda suluboya resmi bir araya getiriyor.

Doğanın senfonisini dinleyerek bunu yazıya ve resme döken Özmen, canlı ve içten doğa tasvirleriyle okurlarına yaşam sevinci aşılıyor. Bu zenginliğinin yanı sıra kitabın, içerdiği pratik bilgiler ve tavsiyelerle de, kendi bahçesini kurmak isteyenler için yararlı bir kaynak olduğunu söyleyebiliriz.

  • Künye: Aysun Berktay Özmen – Bir Ressamın Bahçe Güncesi, İş Kültür Yayınları, sanat, 300 sayfa

Kolektif – Göstergebilim, Dilbilim ve Çeviribilim Terimleri Sözlüğü (2010)

Alfabetik olarak hazırlanmış ‘Göstergebilim, Dilbilim ve Çeviribilim Terimleri Sözlüğü’, Fransızca, İngilizce ve İtalyanca’da kullanılan konu ile ilgili terimlerin Türkçe karşılıklarını barındırıyor.

Sözlüğü oluşturmayı amaçlayan tarama ve derleme çalışmaları sırasında Türkçede daha önce üretilmiş terimler arasından yaygın biçimde kullanılanlar alınmış, ayrıca birçok terim karşılığı da Türkçede ilk kez üretilmiş.

Sözlük, göstergebilim, eleştiri kuramları, yazınbilim, yorumbilim, alımlama estetiği, dilbilim ve çeviribilim gibi alanlardan çok sayıda terim barındırmasıyla önemli bir boşluğu dolduruyor.

  • Künye: Kolektif – Göstergebilim, Dilbilim ve Çeviribilim Terimleri Sözlüğü, hazırlayan: Mehmet Rifat, Sema Rifat, Ayşenaz Koş ve Duygu Tekgül, Sel Yayıncılık, sözlük, 127 sayfa

Hasan Latif Sarıyüce – Anadolu Masalları (2010)

Hasan Latif Sarıyüce’nin daha önce çeşitli baskıları yapılan ‘Anadolu Masalları’, halk inançlarının, rüyaların ve gerçek ötesi yaşantıların tasvir edildiği çok sayıda masalı bir araya getiriyor.

Akkız ile Karakız, Tek Köse ile Çift Köse, Ahmak ile Çakmak, Büyülü Sofra, Keloğlan ile Çil Horoz, Deliler Ülkesi, Alicengiz Oyunu, Safoğlan, Süpürgeci Baba, Kurbağa Prenses, Kırk Haramiler ve Keçi Kız gibi masallardan oluşan kitap, hem sözlü masal geleneğini koruması hem de 8-12 yaş grubu çocukların anlayabilecekleri bir şekilde kaleme alınışıyla dikkat çekiyor.

Sarıyüce’nin bu kitabıyla, 1991 yılında Türkiye İş Bankası’nın Edebiyat Büyük Ödülü’nü kazandığını da belirtelim.

  • Künye: Hasan Latif Sarıyüce – Anadolu Masalları, Kapı Yayınları, folklor, 385 sayfa

Kolektif – Yazarın Kuramı (2010)

İshak Reyna tarafından derlenen ‘Yazarın Kuramı’, Türkiye ve dünya edebiyatının önde gelen isimlerinin, eserlerini nasıl yazdıklarına dair görüşlerini bir araya getiriyor.

Yazarların eserlerini nasıl tasarladıkları, onları nasıl yazdıklarına dair anlatımlarının aracısız bir şekilde okura sunulması, derlemeyi nitelikli kılan başlıca husus.

Kitapta, Balzac, Edgar Allan Poe, Dostoyevski, Tolstoy, Nietzsche, Elias Canetti, Marguerite Yourcenar ve Paul Auster gibi yabancı yazarların yanı sıra, Ahmet Hamdi Tanpınar, Nâzım Hikmet, İlhan Berk, Adalet Ağaoğlu, Ferit Edgü, Orhan Pamuk, Selim İleri ve Hasan Ali Toptaş gibi Türkiye edebiyatından yazarların anlatımları yer alıyor.

  • Künye: Kolektif – Yazarın Kuramı, derleyen: İshak Reyna, İletişim Yayınları, eleştiri, 367 sayfa