Louis A. Fishman – Geç Osmanlı Döneminde Yahudiler ve Filistinliler (2024)

Louis A. Fishman’ın ‘Geç Osmanlı Döneminde Yahudiler ve Filistinliler (1908-1914)’ adlı eseri, günümüzde Ortadoğu’nun en önemli sorunlarından biri haline gelen İsrail-Filistin çatışmasının kökenlerini Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerine kadar götürerek önemli bir bakış açısı sunar.

Fishman, Yahudi ve Arap topluluklarının Osmanlı yönetimi altında yaşadıkları deneyimleri, birbirleriyle olan ilişkilerini ve ortaya çıkan gerilimleri detaylı bir şekilde analiz eder.

Kitap, Siyonizm hareketinin bölgedeki Yahudi nüfusunu artırması ve bu durumun Arap-Yahudi ilişkilerini nasıl etkilediğini inceler.

Fishman, I. Dünya Savaşı öncesinde Filistin’de yaşanan siyasi gelişmeleri ve farklı güçlerin bölge üzerindeki etkilerini ele alır.

Yazar, günümüzde yaşanan çatışmanın kökenlerinin Osmanlı dönemine kadar uzandığını ve o dönemde atılan tohumların bugün hala meyve verdiğini savunur.

Fishman, İsrail-Filistin çatışmasını daha geniş bir tarihsel çerçeve içinde ele alarak, sorunun sadece son yüzyıla özgü olmadığını gösterir.

Kitap, Yahudi ve Arap toplumlarının birbirleriyle olan etkileşimlerini ve bu etkileşimlerin zaman içinde nasıl değiştiğini analiz eder.

Fishman, Siyonizm hareketinin Filistin’deki siyasi ve sosyal hayatı nasıl şekillendirdiğini inceler.

  • Künye: Louis A. Fishman – Geç Osmanlı Döneminde Yahudiler ve Filistinliler (1908-1914): Anavatanda Hak İddiası, çeviren: Ali Selman, İletişim Yayınları, tarih, 288 sayfa, 2024

Edward Hallett Carr – Komintern ve İspanya İç Savaşı (2010)

Edward Hallett Carr ‘Komintern ve İspanya İç Savaşı’nda, Komintern’in İspanya’daki devrim-karşı devrim sürecine yaklaşımını, oraya gönderdiği Komintern görevlilerini ve burada kullandığı yöntemleri irdeleyerek, bir anlamda, Komintern’in İspanya’daki sicilini ortaya koyuyor.

Carr’ın eseri, Moskova’nın, Komintern aracılığı ile İspanya karşısındaki tutumunda, devrimci hedeflerin yerini, ilerleyen zamanlarda Sovyet devletinin güvenlik hedeflerinin aldığını gözler önüne sermesiyle dikkat çekiyor.

İspanya iç savaşını, Komintern’in izinden giderek inceleyen yazar, Sovyetlerin yaklaşımının İspanya devriminin akıbetini nasıl değiştirdiğini gösteriyor.

  • Künye: Edward Hallett Carr – Komintern ve İspanya İç Savaşı, çeviren: Ali Selman, İletişim Yayınları, tarih, 183 sayfa

Saul Friedländer – Nazi Almanyası ve Yahudiler (2016)

Yahudi soykırımı ile Nazi ideolojisinin dinamikleri arasındaki ilişkiyi daha iyi kavramak açısından vazgeçilmez bir kaynak.

Saul Friedländer, çalışmasının, 1933-1939 arası dönemi ele alan bu ilk cildinde, Nazi Almanya’sında yaşamını sürdürmeye çalışan Yahudilerin etrafındaki çemberin gitgide daralışını anlatıyor.

Olguların kronolojik akışını izleyen çalışma, savaş öncesi gelişmeleri, anti-Yahudi yaptırımların doğuşu ve tatbikinde Hitler’in kişisel rolünü ve ideolojisinin işlevini ortaya koyuyor.

Friedländer, Alman nüfusunun büyük çoğunluğunun, savaştan çok daha önce Yahudilere karşı giderek artan şiddette uygulanan yaptırımların bütünüyle farkında olsa da, neredeyse tamamen ekonomik ve özellikle de dini-ideolojik sebeplere dayanan çok küçük itiraz alanları oluştuğunu ortaya koyuyor.

Kitaptan bir alıntı:

“Nazi rejiminin işlediği suçlar ne sadece bazı rastlantısal, istem dışı, fark edilemez, birbiri ile ilişkisiz olguların kaotik bir araya gelişidir ne de önceden belirlenmiş şeytani bir senaryodur; bir araya gelen unsurların sonucudur, bazı tasarılar ve beklenmedik durumların, elle tutulur sebepler ve tesadüflerin kesişmesinin sonucudur.”

  • Künye: Saul Friedländer – Nazi Almanyası ve Yahudiler, Cilt 1: Zulüm Yılları (1933-1939), çeviren: Ali Selman, İletişim Yayınları, tarih, 392 sayfa, 2016

John Breuilly – Avusturya, Prusya ve Almanya’nın Oluşumu (2019)

Bu kitabın odak noktası, Avusturya ve Prusya’nın 1815’te büyük güç statüsünü Fransa’nın ötesinde tutuştukları üstünlük mücadelesi ve Alman topraklarını yeniden şekillendirerek nasıl geri kazandıkları.

Karşılaştırmalı Avrupa tarihi, 19. yüzyıl şehirleşme tarihi ve ağırlıklı olarak milliyetçilik ve modern

Almanya tarihi üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen John Breuilly’nin bu incelemesi, hem bu konuyu aydınlatması hem de Alman milliyetçiliğinin ve ulusdevletinin oluşum sürecini ayrıntılı şekilde ortaya koymasıyla dikkat çekiyor.

Barındırdığı zengin belgelerle de dikkat çeken bu çalışmayı, Avusturya ve Prusya’nın Almanya’da elbirliğiyle kurdukları hâkimiyetin önce rekabet ya da kontrol kaybı evresine doğru yol alışı ve bunun sonrasında da aralarında bir egemenlik savaşı ile sonuçlanışını daha yakından izlemek isteyenlere öneririz.

  • Künye: John Breuilly – Avusturya, Prusya ve Almanya’nın Oluşumu (1806-1871), çeviren: Ali Selman, İletişim Yayınları, tarih, 310 sayfa, 2019

Stephen Kotkin – Stalin: İktidar Paradoksları, Cilt 1 (2018)

Soso Cugaşvili, Gürcistan’ın taşrasında yoksul bir ailenin evladı olarak dünyaya geldi.

Babası ayakkabı tamircisi, annesi ise çamaşırcı ve terziydi.

İlginç zamanlarda yaşamış Cugaşvili, zorluklarla dolu çocukluğundan mücadeleyle örülü gençliğine ve oradan dünya tarihinde iz bırakacak aktörlerden birine, Stalin’e dönüşecekti.

İşte Rus ve Sovyet tarihi uzmanı Stephen Kotkin’in toplamda üç cildi bulan bu kapsamlı kitabı, Stalin’in hayatını, Rusya’nın Sovyetler Birliği’ne dönüşüm süreciyle iç içe geçmiş bir şekilde anlatıyor.

Rusya’daki birçok tarih arşivi ve kütüphanenin yanı sıra Birleşik Devletler’deki konuyla ilgili çok önemli kaynaklarla uzun yıllar süren özgün araştırmaların ürünü olan kitap, hem bu önemli karakterin ortaya çıkış sürecini saptıyor hem de Stalin gibi bir karakterin, tarihin olağanüstü hızda aktığı bir dönemdeki rolünü bütün ayrıntılarıyla aydınlatıyor.

Çalışma, yalnızca Stalin’in değil, önemli ya da önemsiz her bireyin, diğer bireylere göreceli olarak nasıl hem etkin hale geldiklerini ve hem de sınırlandırıldıklarını; yerli kurumların doğasını; düşüncelerin etkileşimini; tarihsel konjonktürü (savaş ya da barış, kriz ya da yükseliş) ve diğerlerinin edim ya da atıllığını detaylarıyla göstermesiyle önemli.

  • Künye: Stephen Kotkin – Stalin: İktidar Paradoksları (1878-1928), Cilt 1, çeviren: Ali Selman, İletişim Yayınları, biyografi, 1096 sayfa, 2018

 

Roger Griffin – Faşizmin Doğası (2014)

Roger Griffin, faşizmin sosyo-tarihsel ve ideolojik dinamikleri üzerine tanınmış isimlerden.

Yazar burada da, faşizmin modern tarihin gelişiminde oynadığı rolü, çalkantılı sosyal ve ideolojik gelişmelerin yaşandığı yirminci yüzyılın sonlarına odaklanarak irdeliyor.

Griffin, konuyu geniş bir coğrafyada ve tarihsel bir perspektif içinde ele alıyor.

Faşizmi, onun bir nevi hammaddesini oluşturduğunu söylediği militarizm, ırkçılık, karizmatik liderlik, popülist milliyetçilik, çöküşün beraberinde getirdiği korkular ve modern çağa karşı hissedilen derin kaygılar gibi farklı boyutlarıyla inceleyen nitelikli bir kitap.

  • Künye: Faşizmin Doğası, Roger Griffin, çeviren: Ali Selman, İletişim Yayınları, siyaset, 391 sayfa