Adil Okay – 12 Eylül ve Filistin Günlüğü (2010)

12 Eylül darbesiyle beraber, Türkiye sol hareketi içinde bulunan birçok kişi cezaevlerine hapsedilmiş; kaçabilenlerin büyük bir kısmı Avrupa’ya giderken, bir kısmı da Suriye üzerinden Lübnan’a geçmişti.

Lübnan’a gidenler, İsrail’in Filistin’e saldırısına ve Sabra-Şatilla katliamına tanık olacaktı.

İşte ’12 Eylül ve Filistin Günlüğü’, 12 Eylül darbesi yapıldıktan sonra Lübnan’a kaçan ve orada İsrail-Filistin savaşına tanık olan Adil Okay’ın bu süre zarfında tuttuğu günlüğünden oluşuyor.

Hem acımasız 12 Eylül darbesini hem Filistin’de yaşanan savaşı, o zamanlar henüz yirmili yaşlarında bir genç olan Okay’ın gözlerinden anlatan kitap, iyi bir tarihi belge niteliğinde.

  • Künye: Adil Okay – 12 Eylül ve Filistin Günlüğü, Ütopya Yayınları, günlük, 327 sayfa

Guy Delisle – Kudüs Günlükleri (2018)

Guy Delisle, daha önce başarılı çizgiroman kitapları ‘Pyongyang’, ‘Shenzen’ ve ‘Burma’ günlükleri ile geniş bir okur kitlesine ulaşmıştı.

Bu kitap ise, Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Yahudiler için kutsal olan Kudüs’te yaşamanın tam olarak ne anlama geldiğini anlatıyor.

Bir yabancının bakış açısından, Kudüs’ün gündelik hayatından çok zengin ayrıntılar sunan kitap, yüzyıllardır bu şehirde yaşayan Yahudi, Hıristiyan ve Müslüman topluluklarının dünyasına da iniyor.

Özellikle, şimdilerde çetrefilli bir hal almış İsrail-Filistin çatışmasının kökenlerine inmesiyle de önem arz eden kitap, bazı yerlerde karanlık, genel olarak mizahi üslubuyla öne çıkıyor.

Bugünkü Kudüs’ün kültürel ve siyasi dokusuna giriş niteliğinde bir çalışma arayanlara şiddetle önerilir.

  • Künye: Guy Delisle – Kudüs Günlükleri, çeviren: Levend Yalman, Karakarga Yayınları, çizgiroman, 344 sayfa, 2018

Fahir Armaoğlu – Filistin Meselesi ve Arap-İsrail Savaşları, 1948-1988 (2017)

Arap-İsrail savaşları, yalnızca Filistin sorununu daha içinden çıkılmaz hale getirmedi, aynı zamanda yarattığı büyük dalgalanmalarla günümüz Orta Doğu’sunun tarihsel dinamiklerinde de önemli roller üstlendi.

Fahir Armaoğlu bu kapsamlı incelemesinde, yıllar geçtikçe daha yakıcı hale gelen Filistin meselesini merkeze alarak, 1948-1988 arasında yaşanmış Arap-İsrail savaşını ele alıyor.

Yaklaşık kırk yıl sürmesiyle modern çağın en uzun savaşı olarak bilinen Arap-İsrail savaşı, uluslararası niteliğiyle de bizim de içinde bulunduğumuz geniş bir coğrafyayı etkiledi.

Armaoğlu, Osmanlı’nın Orta Doğu’dan çekilmesinin, burada önemli bir boşluk yarattığını ve Filistin meselesiyle Arap-İsrail çekişmesinin de bu istikrarsız ortamın neticesi olduğunu savunuyor.

Yazar bu tezini işlerken, bölgeyi hem güncel hem de tarihsel bir perspektifle irdeliyor.

Çalışma, sadece Filistin sorunu ve Arap-İsrail savaşları için değil, en basitinden bugün Suriye’nin içinde bulunduğu durumu da daha iyi kavramak için iyi bir kaynak.

  • Künye: Fahir Armaoğlu – Filistin Meselesi ve Arap-İsrail Savaşları, Kronik Kitap, tarih, 584 sayfa

Jonathan Schnneer – Balfour Deklarasyonu (2012)

  • BALFOUR DEKLARASYONU, Jonathan Schnneer, çeviren: Ali Cevat Akkoyunlu, Kırmızı Kedi Yayınevi, tarih, 439 sayfa

 

Jonathan Schnneer elimizdeki çalışmasında, Arap-İsrail çatışmasını daha karmaşık hale getirdiği gibi, genel olarak Ortadoğu’da bitmek bilmeyen bir sorunlar yumağını da beraberinde getirmiş Balfour Deklarasyonu sürecini anlatıyor. Bilindiği gibi deklarasyon, Lloyd George’un başbakanlığındaki İngiliz savaş kabinesinde dışişleri bakanı Arthur James Balfour’un girişimiyle başlatılmıştı. 1917 yılındaki söz konusu deklarasyon, Filistin’de İsrail’in kurulmasıyla sonuçlanmıştı. Schnneer, deklarasyonun temelinde entrika ve ikiyüzlülük olduğu için, deklarasyona giden yolun salt muzaffer bir süreç olarak değerlendirilemeyeceğini söylüyor.